Yargıç Minallah, suo motu seçim zamanı hakkında hangi soruları gündeme getirdi?

0
Yüksek Mahkeme Yargıcı Athar Minallah.  - Yargıtay web sitesi
Yüksek Mahkeme Yargıcı Athar Minallah. – Yargıtay internet sayfası

Beklenmedik bir gelişmede, dört yargıç YargıtayYargıç Athar Minallah da dahil olmak suretiyle, kendilerini daha büyük kürsüden ayırdı. motu bildirimi Hayber Pakhtunkhwa ve Pencap’ta Pazartesi günü yapılacak seçimlerle ilgili.

Yüksek mahkemenin duruşmaya saat 11’de devam etmesi planlandı, sadece bildirildiğine bakılırsa, SC’nin bugün gösterilen 23 Şubat tarihindeki sonucu ışığında heyetin dağılması sebebiyle sorun ertelendi.

Yargıç Minallah, Yargıç Jamal Khan Mandokhail, Yargıç Mansoor Ali Shah ve Yargıç Yahya Afridi’nin karşıcılık notlarında yeni bir kürsü aramasının arkasından kürsü tekrardan oluşturuldu.

Sadece, Baş Yargıç Umar Ata Bandial, Yargıç Mansoor Ali Shah, Yargıç Munib Akhtar, Yargıç Jamal Khan Mandokhail ve Yargıç Muhammed Ali Mazhar’dan oluşan beş üyeli yeni bir kurul oluşturuldu.

Yargıç Minallah, Yargıç Afridi ile aynı fikirde ve karşıcılık notunda Baş Yargıç Umar Ata Bandial’ın emrinin açık mahkemede “takipler ve dikte edilen emirle tutarlı görünmediğini” söylemiş oldu.

SC yargıcı, Pencap ve KP il meclislerinin feshedilmesinin anayasaya uygunluğuna ilişkin soruların göz ardı edilemeyeceğinden, önlerine yöneltilen soruların birbirinden bağımsız olarak ele alınamayacağını kaydetti.

“Pakistan İslam Cumhuriyeti Anayasası’nda (‘Anayasa’) belirtilen süre dolmadan anayasal demokrasinin plan ve ilkelerini ihlal ederek feshedildiler mi?”

Yargıç Minallah, tasfiyenin hukuka uygunluğuna ilişkin soruların oldukca daha ciddi temel hak ihlallerini içerdiğini belirterek, “Önümüzdeki mevzu kesinlikle erken. kardeşi Yahya Afridi, J.”

Davanın ilk duruşmasını hatırlatarak, yargılamalar esnasında, mahkemeye sunulan mevzuyu incelemeden ilkin ilgili il yasama meclislerinin feshedilmesinin yasallığı problemininin da incelenmesi icap ettiğini önerdiğini söylemiş oldu.

“Kürsüye başkanlık eden Sayın Baş Yargıç, Madde 184(3) uyarınca verilen suo motu yargı yetkisini varsayarak ve buna başvurarak, tavsiye edilen soruları değerlendirilmek suretiyle dahil etmeyi kabul etti. Mahkeme heyetindeki bilgili kardeşler itiraz etmediler ve bu yüzden, açık Mahkemede karar dikte edilirken, tavsiye edilen ek soruların değerlendirilmek suretiyle dahil edilmiş olduğu usulüne uygun olarak kabul edilmiş ve duyurulmuştur. bu Mahkeme, 2021 tarihindeki 4 numaralı suo motu davasında (PLD 2022 SC 306).”

Yargıç Minallah sonrasında soruları not aldı;

  1. Bir başbakanın il meclisinin feshedilmesi için tavsiyede bulunma yetkisinin olup olmadığı [sic] mutlak ve uygulanması için herhangi bir geçerli anayasal sebep gerektirmiyor mu?
  2. Bir başbakan kendi bağımsız görüşüne bakılırsa bu şekilde bir tavsiyede bulunabilir mi, yoksa başka birinin yönlendirmesiyle bu şekilde bir tavsiyede bulunabilir mi?
  3. Bir başbakanın bu şekilde bir tavsiyesi herhangi bir nedenle anayasal olarak geçersiz bulunursa, bu yüzden feshedilen il meclisi geri alınabilir mi?

Yargıç Minallah’a bakılırsa, Anayasa’nın yorumlanması imtiyazın yanı sıra yüksek mahkemenin görevidir ve Anayasa’nın korunması, muhafaza edilmesi ve savunulması için de külfetli bir vazife bulunduğunu sözlerine ekledi.

“Anayasa’nın organik bir belge olduğu ve gelecek tüm zamanlar için tasarlandığı Mahkeme tarafınca gözlemlenmiştir.” ülke, gelecek nesiller için neticeleri olmasının yanı sıra.

Yargıç Minallah, Anayasayı hazırlayanların bu Mahkemeye 184(3) maddesi uyarınca muhteşem bir yargı yetkisi verdiğini ve bu yetkinin iyi mi kullanılacağının kendi içinde oldukca büyük bir kamu önemi meselesi bulunduğunu söylemiş oldu.

“Yargı yetkisine başvururken oldukca dikkatli olunmalıdır. Anayasa’nın 176. maddesi bu Mahkemenin yapısını açıklamaktadır. 184(3) maddesinin dilinde zımni olarak verilen muhteşem orijinal yargı yetkisinin kullanılması gerektiği kanaatindeyim. Tam Mahkeme tarafınca ağırlandı ve dinlendi. [sic] el ve tutmak [sic] Soruların incelememiz açısından önemi göz önünde bulundurulduğunda, Anayasa’nın ihlali ve yorumuna ilişkin mevzunun bir Tam Mahkeme tarafınca görülmesi zorunludur. Anayasa’nın 184(3) maddesinin bu bağlamda yorumlanması da yorum gerektirir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir