Shyamalan’ın Knock at the Cabin’i kitabın sonunu büyük bir değişim için iyi mi tekrardan yazdı?

0
Terörize edilen aile kulübeye vur. | Evrensel görüntüler

M. Night Shyamalan’ın yeni vizyona giren filmi A Cabin at the End of the World adlı kitaba dayanıyor ve büyük seviyede onu takip ediyor – ta ki artık kalmayana kadar.

Bu yazı için spoiler ihtiva eder Kulübeyi vur.

Her M. Night Shyamalan filmine birlikte rol alan kaçınılmaz iki sual vardır: Bir bükülme var mı? Ve tamam, bu nedir? Son filmi kıyamet korku filmi kulübeye vurKural dışı değil.

Bir bükülme var fakat bu geleneksel bir Shyamalan dönüşü değil; Bruce Willis’in öldüğünü sanmayın. Altıncı Hisyada genişletilmiş bir LARP tatbikatı olarak köy Köyyada yaşlanan sahil aslına bakarsak eskiyen bir kumsaldır Eskimiş.

Spoiler uyarısının görüntüsü

Mesele şu ki, Shyamalan’ın senaristliğini beraber yazdığı filmi aslına bakarsak 2018’in en oldukca satanlar listesine dayanıyor. Dünyanın sonunda bir kulübePaul Tremblay tarafınca yazılmıştır. Öncül aynı kalırken – iki gey baba ve evlatları, bir kıyametin yaklaştığını iddia eden dört köktencilik işgalci tarafınca terörize ediliyor – Shyamalan’ın filmi tamamen değişik bir hal alıyor, yalnız sonu değil, bununla beraber temaları, mesajı ve Ahlakı da değiştiriyor. Tremblay’in Romanında Sorulan Sorular. Netice, tasvir etmiş olduğu duygusal işkencenin fanatiklerine hitap edecek bir film oldu. birazcık yaşamBu eşcinsel ailenin dünyayı kurtarıp kurtarmayacağına dair oldukca net bir cevapla.

daki büyük değişim kulübeye vur

kulübeye vur, çoğunlukla romanın “kurallarına” bağlı kalır. Aileye – Andrew (Ben Aldridge), Eric (Jonathan Groff) ve Wen’e (Kristen Cui) – kıyameti önlemek için kendilerinden birini feda etmeleri ve öldürmeleri gerektiği söylendi. Bu öldürme kazara yada intihara yönelik olması imkansız ve sağduyu ile verilmiş bir karar olmalıdır. Kendilerinden herhangi birini öldürmemeyi seçerlerse, ziyaretçilerden biri – Leonard (Dave Bautista), Redmond (Rupert Grint), Sabrina (Nikki Amuka-Bird) ve Adriane (Abby Quinn) – ötekiler tarafınca öldürülecek ve dünyanın her yerine bir veba salınacak. Ziyaretçiler biri ayaktayken aileden bir karar isteyecek. Artık ziyaretçi kalmadığında kıyamet kopacak.

Bu oldukca hususi ölüm politikaları, aileyi dünyanın sevdikleri birini yakmasını yada öldürmesini seyretmek için etik açıdan olanaksız bir konuma getiriyor. Aile, söylendiği takdirde kimseyi öldürmemeyi seçtiği için, tsunamiler ABD’nin Pasifik kıyılarını vurdu. İkinci bir yanıt vermeyince virüs salgını adım atar. Üçüncü veba esnasında gökten uçaklar düşer. Gene de Eric ve Andrew şüpheyle yaklaşıyorlar ve bu da ziyaretçilerin bu korkulu kehanete inanmakta yanılmış olma ihtimalini artırıyor. (Sonuçta, dünyamızda korkulu şeyler oluyor… oldukça çok.)

Hem beyazperde uyarlamasında hem de kaynak materyalde aile kaçmaya çalışır ve ziyaretçiler onları engeller. Romanda bu, ilk ziyaretçinin kurban edilmesinden sonrasında doruğa ulaşır. Andrew kaçar ve silahını almak için otomobiline koşar. Ziyaretçilerden önde gelen Adriane’ı öldürür. Leonard ile müteakip bir tartışmada tabanca patlar ve evladı Wen öldürülür. Sadece ölümü bir kazadır ve kıyameti durdurmaz.

Romanın sonunda, kalbi kırık babalar, hayatta kalanları tamamen yalnız bırakarak birbirlerini öldürmeyi reddederler. Son ziyaretçi kendini öldürdükten sonrasında, sonrasında ne olacağından güvenli olamadan kızlarının cesediyle beraber uzaklaşırlar.

Film, ilk kurbandan sonrasında kitabından kopmaya adım atar ve romandaki son vakalar dizisi gerçekleşmez.

İçinde kulübeye vur, Andrew silahını alıyor. Romanda öldürdüğünden değişik bir ziyaretçi olan Sabrina’yı vurur (filmimizde son iki ziyaretçinin ölüm sırası da farklıdır). Andrew, Leonard’la kavga eder. Wen hiçbir noktada yanlışlıkla vurulmaz.

Filmin çatışmasında Andrew silahın kontrolünü kaybeder ve Leonard silahı alır. Leonard, aileyi silahlı olarak arka bahçeye götürür ve onlara son bir kez kendilerinden birini feda edip etmeyeceklerini sorar. Babalar, Wen’i bir ağaç eve gönderir ve Leonard’a birbirlerini öldürmeyeceklerini söyler. Leonard onlara, ölümünden sonrasında kıyameti durdurmak için yalnız dakikaları olacağını söyler. Kendini öldürür ve son belayı özgür bırakır: gökten şimşek ve ateş.

Leonard’ın ölümünden sonrasında Andrew ve Eric, kabine geri döner ve bundan sonrasında ne yapacaklarını tartışır. Andrew, her şeyin kesinlikle saçma bulunduğunu ve birbirlerini asla öldürmeyeceklerini söylüyor. Sadece Eric, felaketlere daha oldukca inanıyor ve dünyayı kurtarmak için ölmesi icap ettiğini düşünüyor. İleri geri giderler, sadece Eric, Andrew’a Wen’in bir geleceği olması icap ettiğini söylediğinde dururlar. Kocasına, Wen’in büyümüş olduğu ve Andrew’un yaşlandığı, ikisinin de birbirlerini oldukca sevdikleri bir vakit çizelgesi gördüğünü söyler. Sahne bir tabanca sesiyle sonlanmış olur ve Andrew’un Wen’i almak için ağaç eve tek başına tırmanmasıyla kesilir.

Filmin sonunda Eric ve Andrew’un dünyayı kurtarıp kurtarmadığı daha açık bir halde anlatılıyor.

Bu köklü değişiklikle, iki versiyon arasındaki sonlar açıkça son aşama değişik. Kitapta, kızlarını kaybettikten sonrasında çaresiz kalan Andrew ve Eric, ne olursa olsun beraber kalmaya söz verirler. Bu versiyonda kıyamet, kısmen Andrew ve Eric’in kızlarının vurulduğunu gördükten sonrasında ne kadar boş ve umutsuz hissettikleri için daha belirsiz.

Filmin sonu oldukca daha somut. Eric ve Andrew kurallara uydular ve bu yüzden Eric’in ölümü dünyanın sonunu engellemeli. Ve görünüşe nazaran olan tam olarak bu.

Kulübedeki çileden sonrasında Andrew, Wen’i ziyaretçilerin terk etmiş olduğu kamyona götürür ve mahalli bir lokantaya gider. Orada sığınan ve haber takip eden bir grup insan görürler. Gösteride, ilk veba selleri, ikinci veba virüsü, gökten düşen üçüncü uçaklar ve dördüncü veba şimşekleri tüm dünyada durmuş benzer biçimde görünüyor. Haber spikeri, hayatta kalanlardan ve restoran müdavimlerinden tüm fena şeylerin iyi mi ansızın durduğundan bahsediyor ve ailenin fedakarlığının dünyayı kurtardığının sinyalini veriyor.

Eric ve Andrew intikamcı bir tanrı tarafınca kendilerine atılan tüm fena şeylerin sorumluluğunu alıp dünyayı kurtarabildikleri için bu final daha ümit verici sanırım? Sadece, Tanrı’nın bu intikam dolu oyununa katılmamanın ve kitaptaki Eric ve Andrew benzer biçimde, bu son anlamına gelse bile beraber olmaya söz vermenin eşit derecede kahramanca bir yanı bulunduğunu iddia ediyorum.

Oyunda hala bir çocuk olduğunda bahisler normal olarak büyük seviyede değişmiş olur. Wen’in hayatta olması, filmi Eric ve Andrew’un onlar ve gelecekleri için ebeveyn sorumluluğu hakkında bir karara dönüştürür. Eric’in evladı için yaşamını feda etme sonucu, kitabın kızını feda ettikten sonrasında kendisini ve dolayısıyla kocasını belirsiz bir duruma düşürdükten sonrasında kendini kurtarmayı seçmek zorunda kalması muammasından daha azca karmaşıktır (bu probleminin yanıtını daha ilkin hikayelerde gördük). , çaresizce iç karartıcı bir gelecek.

Filmin son sahnesinde Andrew ve Wen, bir krizin önüne geçerek gün batımına doğru yola çıkarlar. İkiniz de Eric’in bir kahraman bulunduğunu ve dünya genelinde milyarlarca insanı kurtardığını bildiğiniz gibi. Kim bilir Andrew ve Wen, Eric’in yaşlanıp mutlu olma vizyonunu gerçekleştireceklerdir. Evlerinin basılmasının travmasından sonrasında, bu işgalcilerin kendilerini öldürdüğünü, dört vebadan sağ kurtulduğunu ve Andrew’un durumunda kocasını öldürdüğünü gördükten sonrasında, ümit ederim bu kadar oldukca terapi alma vizyonlarını gerçekleştirirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir