Üstün dereceli kıran 61 günlük domuz böbreği denemesi, nakil hastalarına ümit sunuyor

0
En son deneysel prosedür, türler arası organ nakli geliştirmeyi ve tekniğin bilimsel amaçlarla bağışlanan kadavralar üzerinde test edilmesini amaçlayan, büyüyen bir araştırma alanının bir parçasıdır.  Fransa Basın Ajansı
Son olarak deneysel prosedür, türler arası organ nakli geliştirmeyi ve tekniğin bilimsel amaçlarla bağışlanan kadavralar üstünde kontrol edilmesini amaçlayan, büyüyen bir araştırma alanının bir parçasıdır. Fransa Basın Ajansı

ABD’li cerrahlar, türler arası organ naklinin sınırlarını zorlayarak domuzdan insana en uzun başarıya ulaşmış böbrek naklini gerçekleştirmiş oldu.

New York Üniversitesi Langone Örgen aktarımı Enstitüsü müdürü Robert Montgomery liderliğindeki deneysel prosedür, 61 günlük benzeri görülmemiş gözlem ve analizle sonuçlandı.

Bu gelişme, bir çok böbrek nakli arayışında olan binlerce Amerikalının organ nakli beklediği acil organ sıkıntısı problemininin çözümünde ileriye doğru atılmış mühim bir adımdır.

Bu başarı gelecek için ümit sağlarken, bununla birlikte genetiği değiştirilmiş domuzlardan insanlara organ naklini içeren bir araştırma alanı olan ksenotransplantasyonun karmaşıklıklarını ve zorluklarını da vurguluyor.

Organ naklinde gelişmeler:

Daha ilkin 2021 senesinde dünyanın ilk genetiği değiştirilmiş domuz böbreği naklini gerçekleştiren Robert Montgomery ve ekibi, bu alanda büyük ilerleme kaydetti.

İnsan antikorlarının ortak hedefi olan alfa-gal adında olan dirimsel bir molekülü ortadan kaldırmak için bağışlanan domuzların genetiğini değiştirerek, anında reddedilmeyi önleyebildiler.

Virginia merkezli biyoteknoloji şirketi Revivicor’dan temin edilen ve Besin ve İlaç İdaresi tarafınca kullanılması onaylanan bu donör domuzlar, klonlanmak yerine yetiştiriliyor ve bu da daha kolay ölçeklenebilirlik sağlıyor.

Domuzların organ bağışçısı olarak seçimi, organlarının ebatlarına, süratli büyümesine, büyük çöplere ve gıda deposu olarak kullanımına dayanmaktadır. Bununla beraber, primat organlarını kullanan önceki girişimler sınırı olan bir başarı elde etti ve bu da domuzları organ eksikliğini yok etmede daha ümit verici bir yol haline getirdi.

Bu başarı ileriye doğru atılmış mühim bir adım olsa da aşılması ihtiyaç duyulan zorluklar da var. Nakilden alınan doku numuneleri, hafifçe bir reddi gösterdi ve bu durum, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların arttırılmasını gerektirdi. Bu prosedürün başarısı, bilhassa domuz beyinlerinde insan hücrelerinin varlığıyla sonuçlanan domuz ve insan hibrit böbreklerini içeren son Çin araştırmalarının ışığında etik soruları da gündeme getiriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir