İran şehri Yezd’in ustaca mimarisi yazları onu iyi mi serin tutuyor?

0
UNESCO'ya göre Yezd, bir Dünya Mirası Alanı olarak listeleniyor ve şehir, çölde hayatta kalmak için sınırlı mevcut kaynakların akıllıca kullanımının canlı bir kanıtı olarak tanımlanıyor — AFP/Files
UNESCO’ya bakılırsa Yezd, bir Dünya Mirası Alanı olarak listeleniyor ve kent ‘çölde hayatta kalmak için sınırı olan mevcut kaynakların zekice kullanımının canlı bir kanıtı’ olarak tanımlanıyor – AFP/Files

İran’ın çöl şehri Yezd’de, asırlık kerpiç evlerden yükselen baca benzeri yüksek kuleler, gezegendeki en sıcak şehirlerden birinin sakinlerine serinletici bir esinti sunuyor.

Farsça’da badgirler olarak malum bu rüzgar yakalayıcılar, kavurucu yazlar esnasında 40 santigrat dereceyi (104 Fahrenheit aşama) aşan sıcaklıklarla savaşım etmek için şehrin sakinleri tarafınca geliştirilen ustaca mühendisliğin bir kanıtıdır.

Enerji tüketen klimaların aksine, badgir’ler yalnızca uygun maliyetli değil, bununla beraber karbonsuzdur.

İran Kültürel Miras ve Gezim Bakanlığı İl Milletvekili Abdolmajid Shakeri, elektriğin icadından yüzyıllar ilkin rüzgar yakalayıcıların evleri soğutarak konforlu yaşam koşulları sağladığını açıklıyor.

Şehirdeki en eski rüzgar yakalayıcı 14. yüzyıla kadar uzanıyor olsa da, mimari özelliğin ortalama 2.500 yıl ilkin, Yazd’ın antik İpek Yolu süresince hareketli bir durak olduğu Pers İmparatorluğu döneminde ortaya çıktığına inanılıyor.

Badgir’ler şehrin refahında oldukca mühim bir rol oynadılar, binalara temiz hava çektiler ve sıcak havanın büyük dikey yuvalardan kaçmasına izin verdiler. 33 metrelik (100 fit) yüksek bir rüzgar toplayıcının bulunmuş olduğu Dowlatabad bahçesinden görevli Majid Oloumi, elektrik yada kirletici maddeler olmadan çalmış olduğu için soğutma yönteminin temizliğini övüyor.

UNESCO, Yezd’i 2017’de bir Dünya Mirası Alanı olarak tanıdı ve şehrin hayatta kalmak için sınırı olan çöl kaynaklarını zekice kullanmasına övgüde bulunmuş oldu.

Yazd’da termal konfor elde eden biyoiklimsel mimari, bilhassa gezegen ısınma sorunlarıyla karşı karşıya olduğundan dünya genelinde ilgi görmüş oldu.

İran’ın rüzgar yakalayıcıları üstünde çalışmış olan Paris merkezli mimar Roland Dehghan Kamaraji, badgirlerin sürdürülebilir çözümlerin karmaşık yada ileri teknoloji olması gerektiği yanılgısına meydan okuyarak sadeliğin sürdürülebilirliğin kilit bir yönü olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiyor.

Rüzgar yakalayıcılar benzer biçimde bazı sürdürülebilir mimari gelenekler başka yerlerde uygar tasarımlara esin vermiş olsa da, ne yazık ki Yazd’ın kendisinde büyük seviyede unutuldu.

Klimaların ortaya çıkışı, geleneksel kil, kerpiç ve kerpiç evlerin yerini mahalli iklime pek uygun olmayan çağdaş beton yapıların almasıyla şehrin eşi olmayan mirasının dikkatsizlik edilmesine yol açtı.

Yezd’de rüzgar yakalayıcıların yanı sıra bir öteki sürdürülebilir mimari özellik de qanats adında olan yer altı su kemeri sistemidir.

Bu kanatlar, su temini, serin meskenler sağlamak ve yiyecekleri ideal sıcaklıklarda korumak için yeraltı kaynaklarından su taşır.

Ne yazık ki, son yıllarda aşırı tüketim ve yer altı su kaynaklarının kuruması sebebiyle operasyonel kanatların sayısı azaldı.

Sadece Yezd halkı, fosil yakıtlar kıtlaştığında gelecekteki zorluklarla karşı karşıya kalırken, bu eski şekilleri korumanın önemini artık anlıyor.

Bu geleneksel sistemlerin rehabilite edilmesi ve bunlara kıymet verilmesi, çağdaş kolaylıkların artık geçerli bir seçenek olmadığı durumlarda şehrin sürdürülebilir geleceğini sağlamak için lüzumlu olabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir