İngiltere’deki yitik kişi vakası, TikTok amatör hafiyelerinin yükselişini vurguluyor

0
Dedektifler, Bulley'nin nehre düşüp boğulduğuna inanıyor.— AFP/dosya
Dedektifler, Bulley’nin nehire düşüp boğulduğuna inanıyor.— AFP/dosya

LONDRA: İngiliz bir kadının ağlatısal bir halde ortadan kaybolması ve ölümü, polisin işini yapabileceğine inanan sözde çevrimiçi hafiyelerin ve amatör dedektiflerin yükselişine rahatsız edici bir ışık tuttu.

45 yaşındaki ipotek danışmanı Nicola Bulley gittiğinde noksan Ocak ayı sonlarında – görünüşe gore “ortadan kaybolup gitti”, telefonunu hala bir iş görüşmesine çevrili bir bankta bırakarak – ilk haber kapsamı düşük anahtardı.

Cesedi üç haftadan birazcık daha uzun bir süre sonrasında bulunduğunda, dava doygunluk kapsamı oluşturuyordu ve her insana açık korkulu bir toplumsal medyaya inmişti.

Dedektifler, evli ve iki ufak kızı olan Bulley’nin yakındaki bir nehire düşüp boğulduğu teorisine odaklanmıştı.

Sadece memurlar ve öteki uzman dalgıçlar başlangıçta cesedini bulamayınca, çevrimiçi gerçek kabahat dünyası, ailesinin sıkıntısına, ona ne olabileceğine dair spekülasyonlarla hızla çalkalandı.

Kapsama alanı en düşük noktasına ulaştı. TikTok kullanıcı, ihtimaller içinde gömü alanlarını kazarken filme almış ve peşinden kadının cesedinin nehirdeki sazlıklardan çıkarıldığı anı yakalamış.

ABD’deki Buffalo Üniversitesi’nde İngilizce profesörü olan David Schmid, Nicola Bulley soruşturmasının şu anda ABD davalarında yaygın olan müstakbel dedektiflerin ilgisini çektiğini söylemiş oldu.

AFP’ye verdiği demeçte, “İnsanlar bu davalara daha çok yatırım halletmeye, bu amatör dedektifler olmaya ve soruşturmaya ve suçla ilgili değişik yaklaşımlar ve mercekler sağlamaya çalışıyor” dedi.

‘Olukta’

Schmid’e gore amatör ilgisi, 2014 podcast’i “Serial” ve 2015 belgesel dizisi “Making a Murderer”ı içeren son on senenin gerçek kabahat fenomeninden kaynaklandı.

Her ikisi de “suçta, bilhassa soğuk davalar üstünde çalışmaya yada insanların adaletin yerine getirilmediğini hissettiği davalara müdahale etmeye yönelik yeni bir tür kamu çıkarına işaret etti” dedi.

Öteki filmler, belgeseller ve tv dizileri bu trendi körüklemeye destek oldu.

Geçen yıl bir yargıç, eski kız arkadaşını öldürmekten 23 yıl hapis yatmış olan Adnan Syed’in “Seri” dizisinin davasına dünya genelinde dikkat çekmesinin peşinden derhal özgür bırakılmasına karar verdi.

Schmid, bir çok gerçek kabahat çıktısının, sansasyon yaratma cazibesinden kaçınarak öznelerini kırılgan ve etik bir halde ele aldığını söylemiş oldu.

Ek olarak faile aşırı odaklanmaktan yada mitleştirmekten kaçınmış ve bunun kurbanlar, aileleri ve daha geniş topluluk üstündeki tesirini kabul etmiştir.

Sadece gerçek kabahat dünyasının artık keşfedilmemiş sulara doğru ilerlediği mevzusunda uyardı.

“Bence insanoğlu etik gerçek kabahat çağının sona ereceğini ve insanların gerçek suçlarını bir çöplükte istediklerini anlıyor” dedi.

Geçen yılki Netflix kabahat draması “Dahmer-Monster: The Jeffrey Dahmer Story”, suçlarını oldukca başarı göstermiş bir diziye dönüştürdü fakat bununla beraber öfkeli bir tepkiye yol açtı.

Dahmer’in kurbanlarından kabul edilen Errol Lindsey’in akrabası Eric Perry, “Çoğumuz, hayatınızın en fena gününün komşunuzun en sevilmiş olduğu aşırı şova indirgenmesinden bir travmatik vaka uzaktayız” yorumunu yapmış oldu.

‘Katliam değil hayal kırıklığı’

Yeni değişen teknolojinin, çevrimiçi veritabanlarının yardımıyla ve ana akım medya normlarının haricinde etkinlik gösteren amatörlerin vakaya dahil olması, delillerin potansiyel olarak yok edilmesi ve yanlış bir halde şüpheli olarak vurgulanan kişilerin zarar görmesine ilişkin endişeleri de artırdı.

ABD’nin Wisconsin eyaletindeki Marquette Üniversitesi’nde dijital medya dersleri veren Amanda Keeler, geçen Kasım ayında öldürülen dört Idaho Üniversitesi öğrencisinin fena şöhretli vakasında tehlikelerin açıkça görüldüğünü söylemiş oldu.

“Pek oldukca kabahat kurgusu izliyoruz, hakkaten kendimizi ona kaptırıyoruz ve bunun zevkinin bir kısmı da vakalar hakkında düşünmek ve onları çözmek” dedi.

“Fakat bir tv programı ile gerçek insanoğlu içinde gerçek bir kopukluk var. Aynı şey değil.”

Bulley’nin ailesi ve onun ilk kaybolduğu Wyre’daki ufak şimal İngiliz köyü St Michael’s travmatik vakalarla yüzleşirken, Schmid “sömürücü” kabahat haberlerinin muhtemelen burada kalacağını söylemiş oldu.

Davasının en kaygı verici yanının, sonunda ağlatısal bir kaza şeklinde görünen “neredeyse elle tutulur bir hayal kırıklığı duygusu” bulunduğunu ekledi.

“Cemiyet olarak neredeyiz ki, bu tür bir travmaya ve başkalarının travmasını tüketme arzusuna o denli kapıldık ki bunun bir katliam olmadığı gerçeğiyle neredeyse hayal kırıklığına uğradık.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir