Her zamankinden daha çok milyarder var ve çoğunun varlıklı anne babaları var

2023’ün sonlarında dünyanın en varlıklı hanımı bir sentilyoner oldu. Sadece bu noktaya bir çevrimiçi alışveriş imparatorluğu kurarak yada şık EV’ler satarak ulaşmadı. Bunu eski moda yöntemle yapmış oldu: miras alarak.

Fransız güzellik markası L’Oréal’in varisi Françoise Bettencourt Meyers, son birkaç yılda kozmetik ve lüks moda harcamalarındaki artış esnasında şirketteki hisselerinin değerinin arttığını görmüş oldu. Bir ebeveynden milyarlarca dolar alan tek şahıs o değil. Yatırım bankası UBS’nin yakın tarihindeki bir raporu bir dönüm noktasına dikkat çekti: 2023’te, bu verileri yayınladığı dokuz yıl içinde ilk kez, miras kalan milyarder serveti yeni milyarder servetini geride bıraktı.

Son birkaç on yılda baş döndürücü bir hızla milyarderler basıldı – 1987’de Forbes 140 sayarken, 2023’te bu sayı 2.640’tı – ve şimdi döngüde çok büyük servet yığınlarının milyarderlere aktarıldığı noktaya geri döndük. gelecek nesil. Sol görüşlü fikir kuruluşu Siyaset Emekleri Enstitüsü’nün Eşitsizlik ve Ortak Yarar Programı direktörü Chuck Collins, “Zenginlik hanedanları bu şekilde oluşuyor” diyor. 2024’te yeni olan tek şey para yığınlarının her zamankinden daha büyük olması.

Bugün yalnızca daha çok milyarder olmakla kalmıyor, bununla beraber borsadaki zamanı getiriler yardımıyla averaj servetleri de artmaya devam ediyor. Üstelik mirasçılar, bir aile üyesinin ölümünü yada ölüme yakın olmasını beklemek yerine, servet transferlerini hayatlarının erken dönemlerinde alıyorlar. Tüm bunlar, paraya haiz olmanın daha çok para kazanmanın en iyi yolu olduğu gerçeğinin altını çiziyor. Sosyoekonomik merdivenin tepesine tırmanan, kendi kendini yetiştirmiş girişimciler ile alakalı yaygın efsaneye karşın, kim bilir en fazla milyardere ev sahipliği meydana getiren ABD’den daha gerçekçi bir yer yoktur. Fukara doğduysanız muhtemelen fukara kalacaksınız; Süper varlıklı doğduysanız muhtemelen daha da varlıklı olacaksınız.

Milyarderler zenginlikleriyle ne yapar?

Birçok mirasçı bir halde aile işine dahil oluyor ve çoğunlukla işin içine girip çıkıyor. L’Oréal’in 70 yaşındaki varisi Bettencourt Meyers firmanın yönetim kurulunda yer ediniyor sadece çoğunlukla piyano çalmayı seven bir yazar olarak sakin bir yaşam yaşamayı tercih ediyor. ABD’nın en varlıklı mirasçıları olan Walmart’ın Walton ailesinin serveti toplu olarak neredeyse 250 milyar doları elinde tutuyor. Kurucunun en büyük oğlu Rob, uzun süredir Walmart’ın yönetim kurulu başkanlığını yapıyordu. 2022’de Denver Broncos’u satın almak için bir aile çabasına öncülük etti. En minik oğul Jim, aile bankasının eski CEO’su ve şu anki yönetim kurulu başkanıdır. Tek kız olan Alice, sanat eserleri topluyor (hatta kendi müzesini kurdu) ve yakında bir sıhhat enstitüsü ve tıp fakültesi açacak. Aile vakıfları çoğunlukla sözleşmeli okulların genişletilmesine öncelik verdi.

Mirasçılar, miras kalan miraslarıyla ne yaparlarsa yapsınlar, büyük olasılıkla son aşama varlıklı kalacaklar, hatta daha da zenginleşmeyecekler. Torunların aile servetini çarçur etmiş olduğu “üçüncü nesil laneti” hakkında şaşırtıcı sayıda atasözü olmasına karşın, milyarlarca doları B ile miras aldığınızda, aslolan güçlük bu cömertliği harcamak şeklinde görünüyor. Aynı şey yeni milyarderler de ilgilendiriyor: Zenginliği Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’la olan evliliğinden gelen MacKenzie Scott’a bakın. Net servetinin ortalama 38 milyar dolar olduğu 2019’dan bu yana hayır kurumlarına 16 milyar dolardan fazla bağışta bulunmuş oldu. Ocak 2024 itibarıyla serveti 41 milyar dolardan fazlaydı.

Bu, büyük seviyede, hissedarların son yıllarda elde etmiş olduğu gişe rekorları kıran getirilerin bir kanıtıdır. 1980 senesinde piyasadaki en büyük 500 şirketi takip eden bir hisse senedi endeksi olan S&P 500’e 10.000 dolar yatırım yapsaydınız, bu meblağ 2018’de 760.000 dolara ulaşacaktı. İki ve hatta üç haneli milyarderlerdeki patlamanın yanı sıra, serveti yönetmek bir zorunluluk haline geldi. profesyonelleşmiş sanayi. Çalışanlarının tek bir klanın varlıklarını korumak ve büyütmek için tam zamanlı çalmış olduğu sözde aile ofislerinde bir patlama gördük. Siyaset Araştırmaları Enstitüsü’nün Amerikan servet hanedanları ile alakalı 2021 tarihindeki bir raporu, Forbes’un 2020 Milyar Dolarlık Hanedanları listesindeki en varlıklı 50 aileden 27’sinin, derginin 1983’teki en varlıklı 400 Amerikalı sıralamasında aslına bakarsan temsil edildiğini ve bunların servetlerinin toplu olarak o günden bu yana on kattan fazla arttı.

Toplumun iyiliği için miraslarını ansızın veren milyarder mirasçıların saldırısı karşısında nefesinizi tutmayın. UBS raporundan elde edilmiş bir düşünce, mirasçıların hayırseverliğe birinci nesil milyarderlere kıyasla oldukça daha azca ilgi duyma eğiliminde olmalarıdır. Collins’e gore niçin olduğuna dair bir kuram, “ilk neslin zenginlik yaratma kabiliyetlerine birazcık itimat duyması”, ikinci neslin ise bu şekilde olmamasıdır. “İkinci dönem, üçüncü kuşakların zenginliği yaratmaktan oldukça onu korumakla ilgilendiğini biliyoruz” diye devam ediyor. “Servet savunmasına oldukça yatırım yapıyorlar; lobiciliğe oldukça yatırım yapıyorlar.” Bu, zenginlere uygulanan her türlü servet vergisine yada gelir vergisi artışına karşı çıkmak yada milyarderlerin hükümete olan borçlarını en aza indirmelerine uzun süredir olanak tanıyan boşlukları kapatacak düzenlemelerle savaşım etmek anlamına geliyor. Collins, bunun “servet üstündeki vergi sisteminin daha isteğe bağlı hale geldiğinin” bir işareti bulunduğunu söylüyor.

Ultra zenginler korkudan çocuklarına daha erken para veriyor

Ultra varlıklı ebeveynlerin net varlıklarının bir kısmını (ister nakit, ister hisse senedi, ister güzel bir mülk, bir aile şirketi yada bir sanat koleksiyonu yöntemiyle olsun) er ya da geç devretmesinin pek oldukça sebebi var. Bir çok, servetlerinin iyi mi kaybolabileceği korkusunu içeriyor.

Birincisi, emlak vergisi ve itimat yasalarının daha da sıkılaştırabileceği mevzusunda içimi kemiren bir kaygı var. Servet transferi için koşullar oldukça uygun (2024’te aktarılan ilk 13,6 milyon dolar federal emlak vergisinden tamamen muaf olacak). Sadece teoride bu değişebilir. Zenginler, ABD’de derinleşen servet eşitsizliğine çözüm bulmak için artan siyasal açlığın oldukça iyi bilincinde; buna, yalnızca geliri vergilendirmek yerine (ki buna güvenme eğilimindeler) kendi varlıklarına (oldukça haiz oldukları) uygulanacak bir servet vergisi uygulamak da dahil. oldukça daha azca).

Servet transferi telaşının değişik türden bir korkuyla da ilgisi olabilir. Pillsbury hukuk şirketi Winthrop Shaw Pittman’ın Hususi Satın alan ve Aile Ofisi uygulama grubunun eş başkanı Michael Kosnitzky, bazı ultra zenginlerin “gelecek neslin bununla ne yapacağından korktuğunu” söylüyor. “Yaşlı ve genç kuşakların zenginliğe bakış açılarında daima farklılıklar olmuştur. Sadece bugün gelecek neslin zenginlik ve para ile alakalı düşünceleri mevzusunda oldukça derin farklılıklar olduğuna inanıyorum. Ve eski dönem artık bunun önüne geçilmesi gerektiğine inanıyor.”

Mirasçıların paralarını dürtüsel olarak israf etmelerini engellemiş olan tröstler var; Kosnitzky, bazıları “gelecek neslin iş ahlakına haiz olmadığını” düşünüyor. Sadece ebeveynlerin servetini daha erken devretmesi, bunun iyi mi harcandığını proaktif olarak denetim etmenin başka bir yoludur bundan dolayı bunun kullanıldığını görecek kadar hayatta olacaklar. Selef ve mirasçı çoğu zaman bir servetin en iyi şekilde iyi mi kullanılacağı mevzusunda aynı fikirde değiller; ister aile şirketini iyi mi yönetecekleri, hangi siyasal amaçlara bağışta bulunabilecekleri yada bazı durumlarda böylesine büyük bir servete haiz olmanın etik olup olmadığı. ya da verilmesi gerekir.

Milyarderler fırsatlarımızı iyi mi daraltıyor?

Miras almak ABD’de ender görülen bir durum olmaya devam ediyor. 2022 yılı itibarıyla Federal Reserve’den alınan veriler, Amerikalı hanelerin yalnızca beşte birinin miras aldığını gösteriyor. New York Üniversitesi profesörü Edward Wolff’a gore, birkaç yıl öncesine kadar en yaygın miras miktarı 10.000 ile 50.000 dolar arasındaydı.

Gerçek Zamanlı Eşitsizlik takip edeni, Amerikalı yetişkinlerin en alttaki yüzde 50’sinin (ortalama 125 milyon şahıs) Ocak 2023 itibarıyla toplu olarak ortalama 1,1 trilyon dolara haiz bulunduğunu gösteriyor. Bu, ABD’deki en varlıklı sekiz kişinin toplam haiz olduğu miktara karşılık ediyor, listelenen mevcut net servetlerine gore Forbes’ta. Bu, en alttaki yüzde 50’lik kesimin servetinin son birkaç yılda iki katına çıkmasına karşın gerçekleşti.

Milyarderlerin çok büyük serveti akıp gitmiyor. Nesilden nesile bir avuç insana aktarılıyor. Ve bu kapalı döngünün toplumun geri kalanına da yansımaları var. Ekonomik araştırmalar, yüksek servet eşitsizliğinin, nesiller arası hareketliliğin düşük olmasıyla örtüştüğünü gösteriyor; bu da, hakkaten varlıklı birçok insanoğlunun varlığının, mali açıdan ebeveynlerinden daha iyi şeyler yapmak için çabalayan basit insanlarla el ele gittiği anlamına geliyor; bu, Great Gatsby Eğrisi isminde olan bir gözlem. City University of New York ekonomisti Miles Corak’ın araştırmasına gore, servet uçurumları, yetişkinlikteki başarınızı belirlemede “aile geçmişinin daha kuvvetli bir rol oynamasını” daha ihtimaller içinde hale getiriyor; “kendi sıkı çalışmanız da aynı oranda daha zayıf bir rol oynuyor.”

ABD’nın fırsatlar ve fırsatlar ülkesi olarak savunulmasına karşın, 80’lerden bu yana burada ortaya çıkan yüzlerce milyarder aslına bakarsak bugün koşuşturma ve eziyetinizin daha azca mühim olduğu anlamına gelebilir.

GC Wealth Project’in direktörü ekonomist Salvatore Morelli’ye gore, ABD bir zamanlar öteki gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında nispeten düşük bir miras oranına sahipti, sadece miras mevzusunda “Avrupa düzeyine” geçmeye başladı. Vox’a, haiz olanlar ile olmayanlar arasındaki uçurumun “insanların hayatlarına başlayacakları fırsat ve şansları” şekillendirdiğini söylüyor. Eşit olmayan fırsatlara örnek olarak eğitim şeklinde şeyler verilebilir: Bir Ivy League okuluna gidecek notlara haiz olabilirsiniz, sadece birinin ebeveyni sizinkinden daha çok harcama yaparak en pahalı üniversite danışmanlarını işe alabilecek ve hatta okula eli açık bir bağışta bulunabilecek bir milyarderse, bu varis yerinizi kapabilir. ABD’de ultra varlıklı ailelerin sayısında patlama yaşanırken, finansal başarı şansına haiz olma çıtası – zayıf bir talih olsa bile – yükselmeye devam ediyor.

O şekilde göründüğü gibi, oldukça fazla istikrarsızlık ve kutuplaşma sebebiyle bir noktada bu eşitsizliğe dayanılması imkânsız hale gelecek (Collins buna “oligarşinin devrilme noktası” diyor).

Sadece sosyolog Jonathan Mijs’in araştırmasına gore, hakkaniyet fikri mevzusunda hayal kırıklığına uğramak yerine, artan eşitsizlik aslına bakarsak insanların toplumun adil olduğuna daha kuvvetli bir halde inanmalarına yol açabilir. Kuram, eşitsizliğin o denli büyük bulunduğunu ve benzer şekilde büyük bir gerekçeye gerekseme duyduğunu ileri sürüyor – Amerikalı milyarderlerin patlamasına inanmak, onların ne kadar daha oldukça çalıştıklarını, daha oldukça yenilik yaptıklarını, her zamankinden daha oldukça dahiler olduklarını kanıtlamak şeklinde bir şey. Amerikan rüyası ve ABD’deki pek oldukça “kendi kendini yetiştirmiş” varlıklı insanoğlunun paçavradan zenginliğe dönüştüğü fikri, paradoksal olarak Amerikalıların eşitsizliği daha çok kabul etmesine niçin olabilir. Bu milyarların çoğunun anne ve babadan geldiği gerçeğinin yolunuza çıkmasına izin vermeyin.