Diktatörün çıkardığı mevzuata değil, seçilmiş temsilcilerin mevzuatına güveneceğim: CJP Isa
İSLAMABAD: Pakistan Başyargıcı (CJP) Qazi Faez Isa, seçilmiş temsilciler tarafınca çıkarılan yasalara güveneceğini ve bir askeri yöneticinin vazife süresi süresince çıkarılan yasaları dikkate almayacağını gözlemledi.
HSK bu açıklamaları, yaşam boyu diskalifiye davasına ilişkin bir duruşma esnasında yapmış oldu; bu dava, milletvekillerinin anketlere katılma uygunsuzluğunun, Madde 62 (1)(F) uyarınca değiştirilen 2017 Seçim Yasası uyarınca yaşam boyu mu yoksa beş yıl mı olması icap ettiğini belirleyecek.
Heyetin öteki üyeleri içinde Yargıç Syed Mansoor Ali Shah, Yargıç Yahya Afridi, Yargıç Aminuddin Khan, Yargıç Jamal Khan Mandokhel, Yargıç Muhammad Ali Mazhar ve Yargıç Musarat Hilali yer ediniyor.
Davanın duruşması SC’nin web sitesi ve YouTube kanalından canlı gösterildi ve 4 Ocak Perşembe gününe ertelendi.
11 Aralık 2023’te, baş yargıç, eski PML-N eyalet milletvekili Sardar Meer Badshah Khan Qaisrani’nin geçen ay diskalifiye edilmesiyle ilgili bir davayı dinleyen üç üyeli bir heyete başkanlık ederken, kararıyla mevzuat arasındaki çelişkiyi fark etti. Seçim Kanunu’nda yaşam boyu diskalifiyeye ilişkin değişim yapılmış oldu.
Baş yargıç, Yüksek Mahkeme’nin yaşam boyu diskalifiye sonucu ile 2017 Seçim Yasasında meydana getirilen değişikliklerin aynı anda var olamayacağını gözlemlemişti.
Ek olarak, ya Parlamentonun Seçim Yasasına ilişkin çıkardığı mevzuatın ya da Yüksek Mahkemenin verdiği kararın geçerli olacağını söylemiş oldu.
Mahkeme mevzuyu, 2023 tarihindeki Yüksek Mahkeme (Uygulama ve Usul) Yasası’nın 2. Kısmı uyarınca oluşturulan ve davaların üst mahkeme kürsüleri önünde tespitine ilişkin sonucu alan üç üyeli bir komiteye havale etmişti.
2018 yılındaki bir üst mahkeme sonucu, Anayasanın 62(1)(f) maddesi uyarınca diskalifiye edilen herhangi bir kişinin yaşam boyu hapis cezasına çarptırılacağına hükmetmişti.
Eski başbakan Navaz Şerif ve peşinden Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) lideri Jahangir Tareen, 2017 senesinde Anayasanın 62(1)(f) maddesi uyarınca Yüksek Mahkeme tarafınca diskalifiye edildi.
Mahkeme, Navaz’ın parlamentoya ve mahkemelere karşı sahtekarlık yaptığına ve dolayısıyla görevine uygun görülemeyeceğine hükmetmişti.
Hemen sonra bir mesuliyet mahkemesi ona Avenfield apartmanlarında 10 yıl, Al-Azizia referanslarında ise yedi yıl hapis cezası verdi.
Sadece İslamabad Yüksek Mahkemesi, eski başbakanın ülkeye dönmesinin peşinden her iki davada da onu beraat ettirdi.
2023 senesinde PDM koalisyon hükümeti 2017 Seçim Yasasında bir değişim yaparak yasa koyucunun diskalifiye süresini geriye dönük olarak beş yıla indirdi.
Pakistan Seçim Komisyonu, kurucusu İmran Khan da dahil olmak suretiyle PTI’nın önde gelen adaylarının çoğunun adaylık belgelerini reddederken, 8 Şubat’ta genel seçimler yapılacağı için bu mevzu büyük ehemmiyet taşıyor.
Sadece seçim organı, PTI liderlerinin komisyonun görevi mevzusunda eleştirilerine neden olan en üst düzey yöneticisi Nawaz da dahil olmak suretiyle PML-N adaylarının çoğunun adaylık belgelerini kabul etti.
Duruşma
Duruşmanın başlangıcında Pakistan Başsavcısı (AGP) Mansoor Usman Awan, kürsüden yaşam boyu diskalifiyeyle ilgili kararını gözden geçirmesi için ricada bulunmuş oldu.
Bunun üstüne CJP Isa, AGP’ye kendi görüşüne gore neyin geçerli olması icap ettiğini sordu: değiştirilmiş 2017 Seçim Yasası mı yoksa Yüksek Mahkeme’nin yaşam boyu diskalifiye sonucu mı?
AGP, federal hükümet tarafınca yürürlüğe konulmuş olan 2017 Seçim Yasasını destekleyeceğini söylemiş oldu.
Sadece AGP, Yüksek Mahkeme’nin sonucu geçerli olmadığı sürece yaşam boyu diskalifiye ilanının geçerli kalacağını söylemiş oldu.
Yargıç Şah, Anayasayı kolay yasayla değiştirmenin mümkün olup olmadığını yada bir anayasa değişikliğinin lüzumlu olup olmadığını merak etti.
Yargıç Mazhar, diskalifiye sınırının Madde 62 (1)(F)’de belirlenmediğini söylemiş oldu.
Yargıç Şah, katliam ve vatana ihanetten yargı giymiş bir kişinin, birkaç senelik yasağın peşinden seçimlere katılabileceğini belirterek, bir kişiyi “önemsiz bir nedenden” dolayı yaşam boyu diskalifiye etmenin uygunsuz olup olmadığını sordu.
Tareen’in avukatı Makhdom Ali Khan’ın 1985 senesinde başkanlık talimatıyla Anayasa’ya 62. maddenin eklendiğini mahkemeye bildirmesinin peşinden CJP Isa, hakimleri görevden alan ve Anayasayı ihlal eden bir kişinin iyi karakterli olup olmadığını merak etti.
HSK İsa, kendi görüşüne gore, bir Anayasa ile ondan sonra Anayasa’da meydana getirilen değişimler içinde çelişki olması durumunda aslolan Anayasaya dayanılması icap ettiğini söylemiş oldu.
“Yasalara güveneceğim” [enacted] diktatörün yaptığıyla değil, seçilmiş temsilcilerle.” gözleminde bulunmuş oldu.
Bugünkü duruşmayı erteleyen CJP Isa, Yüksek Mahkeme’nin yaşam boyu diskalifiye davasına ilişkin dava işlemlerini 4 Ocak (Perşembe) günü sonuçlandırmaya çalışacağını söylemiş oldu.
62. ve 63. maddeler arasındaki fark nedir?
Davanın duruşması esnasında CJP Isa, Pakistan Başsavcısı (AGP) Mansoor Usman Awan’dan 62. ve 63. Maddeler arasındaki farkı açıklamasını istedi.
AGP, 62. Maddenin milletvekillerinin uygunluğuyla, 63. Maddenin ise diskalifiyeyle ilgili bulunduğunu söylemiş oldu.
HSK, 62. maddenin kamu görevlisinin karakteriyle ilgili alt hükümlerinin güçlük yarattığını gözlemlemiştir.
“Bir insanoğlunun karakteri iyi mi belirlenebilir? Başsavcı iyi karakterli bir insan mı?” HSK, AGP ile ilgili suali örnek olarak sorduğunu beyan etti.
CJP, taraftarların söz mevzusu kişinin yüksek karakterli bulunduğunu söylerken, rakiplerinin bu kişinin karakterini en fena olarak tanımlayacağını söylemiş oldu.
CJP İsa İslami standartlara gore gözlemlendiğinde asla kimse yüksek karakterli bir şahıs olarak duyuru edilemez.