Avustralyalı yerli liderler referandum başarısızlığının peşinden düşünmeye çağrıda bulunmuş oldu
Avustralya Yerli liderleri, Avustralya anayasasında İlk Halkları tanımayı amaçlayan referandumun yankı uyandıran şekilde reddedilmesinin peşinden yedi gün düşünme ve sessizlik çağrısında bulunmuş oldu.
“Parlamentonun Sesi” olarak malum Yerli danışma organının kurulması amacıyla anayasada değişim yapılmasını amaçlayan referandum, Avustralyalı seçmenlerin %60’ından fazlası tarafınca reddedildi.
Teklifin kabul edilmesi için yalnızca ulusal çoğunluğun değil, bununla beraber altı Avustralya eyaletinden minimum dördünün çoğunluğunun da geçmesi gerekiyordu, sadece altı eyaletin tümü bunu reddetti.
Hayal kırıklıklarını dile getiren Yerli liderler, kıtada yalnız 235 senedir yaşayan insanların iyi mi olup da burayı 60.000 yıldan fazla bir süredir evi olarak görenleri tanımayı reddedebildiklerini sorguladıkları bir bildiri yayınladılar.
Hayal kırıklıklarının ve hayal kırıklıklarının simgesel bir jesti olarak, Aborijin ve Torres Boğazı Adası bayrağını yedi gün süresince yarıya indireceklerini duyurdular ve diğerlerini de aynı şeyi hayata geçirmeye teşvik ettiler.
Bu reddedilme, Avustralya’nın Yerli toplumuyla uzlaşma çabalarında mühim bir gerilemeyi temsil ediyor ve Avustralya’nın İlk Milletler halkına yönelik muamelesine ilişkin endişeleri artırıyor. Kanada ve Yeni Zelanda şeklinde benzer geçmişe haiz öteki ülkelerin aksine Avustralya, Yerli halkını resmi olarak tanımamış yada onlarla bir antak kalma yapmamıştır.
Yerli Avustralyalılar, Avustralya nüfusunun %3,8’ini oluşturuyor ve ortalama 60.000 senedir kıtada yaşıyorlar. Bu uzun geçmişe karşın anayasada adı geçmiyor ve çeşitli sosyoekonomik önlemlerde mühim dezavantajlarla karşı karşıya kalıyorlar.
Bir Yerli örgütü olan Reconciliation Australia, referandum tartışması esnasında Yerli toplumunun “çirkin ırkçılık ve dezenformasyon eylemleriyle” boğuşmak zorunda kaldığını açıkladı. Uzlaşmaya giden yol sıkıntılı görünse de Yerli liderler tanınma ve hakkaniyet mücadelesini sürdürmenin önemini vurguluyor.
Başbakan Anthony Albanese, Voice referandumuna mühim oranda siyasal ana para yatırdı, sadece eleştirmenler bunun onun liderliğinde büyük bir yanlış adım bulunduğunu öne sürüyor. Karşıcılık lideri Peter Dutton, referandumun ülkeyi böldüğünü ve gereksiz bulunduğunu savundu.
Büyük tutucu partilerin liderleri buna karşı kampanya yürüttüğünden, iki partiden desteğin olmayışı yenilgiye katkıda bulunan oldukça mühim bir faktördü. Avustralya’da iki partinin desteği olmadan hiçbir referandum geçmedi.
Yerli liderler açıklamalarını, referandumda oy kullanan tüm Avustralyalıları, kolektif düşünme ve gelişme ihtiyacını vurgulayarak, sonuçta Yerli halka karşı ırkçılık ve önyargının görevi üstünde düşünmeye çağırarak tamamladılar.