8 üyeli SC bankası, sıkıntılı SC tasarısını memnuniyetle karşılıyor

0
(Saat yönünün tersine) Yargıç Ijaz ul Ahsan, Yargıç Munib Akhtar, Yargıç Muhammed Ali Mazhar, Yargıç Ayesha Malik, Yargıç Syed Hasan Azhar Rizvi, Yargıç Shahid Waheed ve CJP Umar Ata Bandial'ın tarihsiz görüntüleri.  - Yargıtay web sitesi
(Saat yönünün tersine) Yargıç Ijaz ul Ahsan, Yargıç Munib Akhtar, Yargıç Muhammed Ali Mazhar, Yargıç Ayesha Malik, Yargıç Syed Hasan Azhar Rizvi, Yargıç Shahid Waheed ve CJP Umar Ata Bandial’ın tarihsiz görüntüleri. – Yargıtay internet sayfası

Yüksek Mahkeme, en yüksek yargıcın suo motu davası açma yada mahkeme heyeti oluşturma yetkilerini kısıtlayan bir yasa tasarısına karşı meydana getirilen bir takım itirazın duruşmasına bugün (Pazartesi) devam ediyor.

Sekiz yargıçtan oluşan bir kürsü, onları daha ilkin duyan savunmaları ele alıyor. Pakistan Başyargıcı (CJP) Umar Ata Bandial, Yargıç Ijazul Ahsan, Yargıç Munib Akhtar, Yargıç Sayyad Mazahar Ali Ekber Naqvi, Yargıç Muhammed Ali Mazhar, Yargıç Ayesha Malik, Yargıç Syed Hasan Azhar Rizvi ve Yargıç Shahid Waheed’den oluşur.

Son duruşmada HSK Bandial, üst mahkemenin 13 Nisan’da kabul etmiş olduğu 2023 sayılı Yargıtay (Uygulama ve Usul) Yasa Tasarısı’nın uygulanmasını kısıtlayan yürütmeyi durdurma kararının geri çekilmesine yönelik başsavcı talebini geri çevirmişti.

“Son duruşmadaki tutuklama kararımız yerinde. Yargıtay kurallarıyla ilgili yasa fazlaca açık” dedi.

bugünkü duruşma

Duruşmanın başlangıcında, Pakistan Başsavcısı (AGP) Mansoor Usman, heyetten tam bir mahkeme oluşturmasını istedi.

Yargılamalar esnasında, PML-N’nin avukatı Salahuddin Ahmed, kendilerinin de benzer bir savunmada bulunduklarını mahkemeye bildirdi.

Bunun üstüne Yargıç Ahsan, PML-N’nin dilekçesine hemen hemen bir kayıt numarası verilmediğini belirtti.

CJP Bandial, AGP Usman’dan mahkemenin son duruşmada talep etmiş olduğu Ulusal Meclis işlemlerinin kaydını sunup sunmadığını sordu.

AGP, sorguyla ilgili olarak, kayıtların yarın (Salı) alınmasını beklediklerini söylemiş oldu. Bu mevzuda Meclis Başkanlığı ile temasa geçtiklerini mahkemeye bildirdi.

AGP Awan, mahkemenin Anayasa’nın temel yapısının mevcut bulunduğunu beyan ettiğini savundu. Yargı reformu kanununun kürsü ve temyiz teşkilatının oluşturulması meselesini içerdiğini söylemiş oldu.

Tasarının avukat değişiklik yapma hakkı da verdiğini sözlerine ekledi.

Ek olarak, tasarıda kararlaştırılan konuların yönetimsel özellikte bulunduğunu ve 2023 tarihindeki Yargıtay (Uygulama ve Usuller) Yasası’nın tam bir mahkeme tarafınca değiştirilebileceğini belirtti.

Yargının bağımsızlığı ve kurallarıyla ilgili davaların da tam mahkeme tarafınca görülmesi icap ettiğini söylemiş oldu.

Ek olarak kanun, davaya bakmayan hakimler hakkında da direkt uygulanacaktır.

Bunun üstüne Yargıç Ahsan, probleminin değişimlerle ilgili olmadığını, bu tür yasama yetkilerinin olup olmadığıyla ilgili olduğuna dikkat çekti.

Ayrıca Yargıç Naqvi, geçmişte söz mevzusu yasa tasarısı şeklinde herhangi bir yasa olup olmadığını sordu.

Bunun üstüne AGP, kuralları 1973’e kadar yapmak için başkanın izninin lüzumlu bulunduğunu ileri sürdü.

Buna cevap veren Yargıç Naqvi, Anayasa’nın 191. maddesi varken bu şekilde bir yasama iyi mi yapılır diye itiraz etti.

Ayrıca Yargıç Mazhar, hükümetin savunmasında bu davanın “türünün ilk davası” bulunduğunun belirtildiğine dikkat çekti.

olayların kronolojisi

28 Mart’ta parlamento, başyargıcın dizginlenemeyen yetkilerini kısıtlamayı amaçlayan yasa tasarısını kabul etti. Tasarı, baş yargıcın suo motu bildirimleri alma ve kendi başına kürsü oluşturma yetkilerini kısıtlıyor.

Bunun yerine, bu yetkilerin baş yargıç ve iki kıdemli yargıçtan oluşan üç üyeli bir komiteye verilmesini koşul koşuyor.

Sadece Cumhurbaşkanı Arif Alvi, onay vermeden yasa tasarısını 8 Nisan’da meclise geri gönderdi. Peşinden milletvekilleri yasa tasarısını 10 Nisan’da ortak bir oturumda tekrardan geçirdiler ve cumhurbaşkanına kızdılar.

Ülke yasalarına bakılırsa, cumhurbaşkanının Senato ve Ulusal Meclis’in ortak oturumunda kabul edilen bir yasa tasarısını onaylaması için 10 günü var. Sadece, cumhurbaşkanı onay vermese bile, yasa tasarısı otomatikman yasalaşıyor ve bu durumda 20 Nisan olan bu süreden sonrasında yürürlüğe giriyor.

Tasarının yürürlüğe girmemesi için bugün üçüncü kez görüşülecek olan üst mahkemeye üç dilekçe verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir