Zulfi Buhari, İmran Khan’ın Usman Buzdar’ı CM olarak atamasından pişman bulunduğunu söylemiş oldu
LONDRA: Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) şefi Imran Khan’ın yakın yardımcısı Zulfi Buhari, eski başbakanın Usman Buzdar’ı Pencap başbakanı olarak seçmenin bir hata bulunduğunu anladığını ve sebebiyle onu değiştiremeyeceğini söylemiş oldu. seçeneklerin yokluğuna.
Buhari, Londra SOAS Üniversitesi’nde SOAS Pakistan Münakaşa Forumu tarafınca düzenlenen “Krizdeki Demokrasi” temalı bir konuşma yapıyordu. Eski bakan, PTI’nın ortalama dört senelik hükümet görevi esnasında yapmış olduğu hatalar hakkında iki saatten fazla açık bir halde konuştu ve öğrencilerden eleştiri sorular aldı.
İmran Han’ın iktidarda olduğu dönem üstüne düşündüğünde Usman Buzdar’ın Pencap başbakanı olarak doğru seçim olmadığını fark ettiğini sadece Pencap’ta partinin birçok grubunun Buzdar’ın yerini almak istemesi sebebiyle işlerin siyasal olarak karmaşık hale geldiğini söylemiş oldu.
“Aleem Khan grubu ve öteki güç grupları vardı. Şu anda Londra’da yaşayan ve internasyonal medyada İmran Khan’ın davası için kampanya yürüten Buhari, “Buzdar görevden alınsaydı ve İmran Han içerideki savaşı önlemek için ona bağlı kalmış olarak doğru olanı yapsaydı, PTI içinde bir cenk olurdu” dedi. .
Dedi ki: “Onun iyi bir başbakan bulunduğunu ve performans sergileyebildiğini ve yerine getirebildiğini düşünmüyorum. İki yıl sonrasında Buzdar’a yönelik çağrılar arttığında artık fazlaca geçti ve onu bir yada iki yıl sonrasında değişiklik yapmak, görevi döner bir kapı haline getirecekti. Kimse Usman Buzdar’ın iyi bir karar bulunduğunu söylemesi imkansız fakat biz onun kararlarını destekledik.”
Buhari ek olarak kendisini ve PTI’yi, eski First Lady Bushra Bibi’nin en iyi arkadaşı ve sırdaşı olan Farah Gogi’den uzaklaştırdı. Kendisi, Gogi’nin yolsuzluk iddialarıyla ilgili son olarak ortaya çıkanların doğru olması ve yalnızca bir medya davası olmaması durumunda, Gogi’nin kesinlikle yasalara bakılırsa ele alınması icap ettiğini de sözlerine ekledi.
Imran Khan’ın medyada kendisini niçin savunduğu sorulduğunda Buhari, Khan’ın Gogi’nin işinden haberi olmadığını ve onu soruşturmanın kendisine düşmediğini söylemiş oldu.
Başbakanın eski hususi asistanı da 9 Mayıs’ta askeri tesislere yönelik saldırıları kınadı.
“Başta mukaddes bir değere haiz olan Cinnah Evi’ne meydana getirilen hücum olmak suretiyle şiddetin her türlüsünü kınadık. Biz daima şiddete karşı durduk. Bayağı insanoğlu bir şeyleri duygularıyla söylerler. Gerçek bir değişiklik yaratmak için duygularını demokratik bir sürece doğru pozitif bir halde yönlendirmek liderliğin görevidir. En büyük siyasal parti olarak en büyük paydaş biziz ve bu şekilde bir senaryoda ötekilerden daha çok yitik alacağız” dedi Buhari.
Sadece PTI lideri, yönettikleri dört yıl içinde pek fazlaca hata yaptıklarını ve bir talih daha verilirse bu hataları tekrarlamayacaklarını, bundan dolayı partiyi terk etmeyi seçenlerinki şeklinde değil, değişik türde bir liderliğin ortalıkta olacağını söylemiş oldu. zor zamanlarda.
Bir suali yanıtlayan Buhari, PTI hükümeti döneminde İmran Han’a en yakın iki kişinin ona karşı düzmece dava açmanın arkasında bulunduğunu söylemiş oldu.
“Bana karşı Çevre Yolu davası, o zamanlar İmran Han’a en yakın olan iki şahıs tarafınca çerçevelendi: bunlardan biri (Azam Khan) artık Khan’a karşı onay veren taraf haline geldi ve diğeri (Şehzad Ekber) Pakistan’ı terk etti. Amaç bana karşı kampanya yapmaktı. Görevimden çekilme ettim ve bundan sonrasında hükümete dönmedim.”
Buhari, PTI’nin ileriye yönelik bir yol bulmak için PML-N ve PPP dahil tüm siyasal partilerle konuşmaya hazır bulunduğunu söylemiş oldu. Sadece PML-N’nin PTI’yi Pencap’ta rakip olarak görmesi sebebiyle ilgilenmediğini ve PPP’nin Pencap’ta bu şekilde bir problemi olmadığını söylemiş oldu.
PTI lideri, “Bizimle oturup seçimler ve demokrasi hakkında konuşmalarını istiyoruz” dedi.
Buhari, bunun PTI UK’in siyasal faaliyetlerine katılmama mevzusundaki kasıtlı sonucu bulunduğunu, bundan dolayı katılımının ülke içindeki işçiler ve liderler için neticeleri olabileceğini söylemiş oldu.
Başlangıçta PTI ile ordu içinde her şeyin yolunda bulunduğunu sadece ondan sonra sorunların başladığını söylemiş oldu.
Şu şekilde dedi: “General Bajwa söz mevzusu olduğunda, Başbakan’a bir şeyler önerebilirdi ve dikte edemezdi.”
İmran Han’ın eski hususi asistanı, 9 Mayıs’tan sonrasında 13.000’den fazla aktivistin tutuklandığını ve zor şartlara maruz bırakıldığını, sadece geri kalanların özgür bırakıldığını ve ortalama 7.000 aktivistin hapishanelerde kaldığını iddia etti.