Yedi senelik aradan sonrasında, üst mahkeme JI’nin Panama Belgeleri hakkında savunmasını ele alacak

0
Cemaat-i İslami (JI) Ameer Sirajul Haq bu tarihsiz fotoğrafta medyaya konuşuyor.  — ÜFE/Dosya
Cemaat-i İslami (JI) Ameer Sirajul Haq bu tarihsiz fotoğrafta medyaya konuşuyor. — ÜFE/Dosya

İSLAMABAD: Yüksek Mahkeme, Cemaat-e-İslami (JI) Başkanı Sirajul Haq’ın meşhur Panama Belgelerinde adı geçen tüm Pakistanlılar hakkında soruşturma açılması talebini gelecek hafta ele alacak.

Yargıç Sardar Tariq Masood ve Yargıç Amin-Ud-Din Khan’dan oluşan bir kurul, Ağustos 2016’da oluşturulan davayı 9 Haziran’da görecek.

JI emiri, mahkemeden Panama Belgelerinde adları geçen 436 Pakistanlının tamamının soruşturulmasını istemişti.

Nisan 2016’da Panama Belgeleri’nde ortalama 200 ve sonrasında 400 şahıs daha yer aldı. Bunlar içinde eski başbakan Navaz Şerif’in vergi cennetlerinde offshore firmalar kurmakla suçlanan ailesinin üyeleri de dahil olmak suretiyle Pakistan’dan işadamları ve politikacılar içeriyor.

Başsavcı Mansoor Usman Awan’a tebligatlar yapılmış oldu ve ötekiler dilekçede taraf oldu.

JI dilekçesinde, üst mahkemeden, federasyonun, offshore kurulmasına karıştığı iddia edilen herhangi bir politikacı yada iş adamının adını anmadan, Anayasa’nın 184(3) Maddesi uyarınca Panama Sızıntıları hakkında bir soruşturma başlatması için yönerge vermesi için yakarış etti. firmalar.

Haq’ın sunmuş olduğu savunmaya nazaran, “Bir çok kamu görevlisi olan oldukca sayıda kişinin de söz mevzusu suçların işlenmesine karıştığı ve offshore firmalar vesilesiyle yaptıkları yatırımlarla ilgili malvarlıklarının ayrıntılarına değinmediği iddia edildi. bu yüzden, tüm bu tür kamu görevlerine haiz olanlar, görevlerinden diskalifiye edilebilir ve buna nazaran cezalandırılabilir.”

Dilekçe sahibi, herhangi bir politikacı yada iş adamını davalı yapmak yerine, başkanı vesilesiyle Pakistan Federasyonu, Hukuk Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Kabine Kısmı ve Ulusal Hesap Verebilirlik Bürosu’nu (NAB) davalı olarak yapmayı seçti.

Dilekçe sahibi, üst mahkemenin 16 Mayıs 2016’da söz mevzusu offshore şirketlerinin sahiplerinin listesini ve “Soruşturma Komisyonu” tarafınca talep edilen şahıs, aile, grup, şirket vb. ayrıntılarını talep etmesine karşın hatırlattı. , sadece davalı (hükümet) kasıtlı olarak listeyi sağlamadı.

Savunmada ek olarak, “Davalıların yolsuzluk iddialarına ilişkin herhangi bir soruşturmayı kasıtlı olarak geciktirmeleri ve bunlardan kaçınmaları… bunun sonucunda kamu parasının yurt dışından eğitim edilememesi ve dolayısıyla ülkenin ciddi mali zorluklarla karşı karşıya kalması üzücü” ifadeleri yer aldı.

“Yolsuzluğun ortadan kaldırılmasının NAB’nin tek amacı olmasına karşın, davalı NAB’nin NAO, 1999 hükümleri uyarınca herhangi bir işlem yada soruşturma/soruşturma başlatmadığı görülüyor.”

Nisan 2016’dan bu yana NAB mevzuyu dikkate almamıştır, oysa NAO’nun u/s 18’i, 1999, 5 numaralı davalı, dilekçeye nazaran işlenen tüm yolsuzluk ve yolsuzluk uygulamalarına karşı suo moto eylemde bulunma yetkisine haizdir.

“Trilyonlarca Temiz rupi kamu parası büyüklüğünde yolsuzluk ve yolsuzluk sorunları olduğu iddia edildi, sadece NAB, medyada anlatıldığı şeklinde tek bir vakada bile dava açmadı/soruşturma başlatmadı.”

Dilekçede, yolsuzluk ve rüşvet uygulamalarının söz mevzusu “off-shore şirketlerin” Pakistan’da kamu görevlileri olan ve karşıcılık partilerinde yer edinen sahipleri tarafınca işlendiği iddia ediliyor.

Ek olarak, offshore şirketlerinin sahiplerinin, yasadışı ve yolsuz para temelinde “Offshore Şirketlerini” oluşturmak için Pakistan’dan yurtdışındaki kamu parasını devletin bilgisi olmadan yasadışı bir halde aktardıklarını ve yatırdıklarını ileri sürmüştür.

Kamu parasının yolsuzluk, yolsuz uygulamalar ve rüşvet yöntemiyle gasp edilmiş olduğu iddia edilen dilekçe, bu yüzden, Siarj-ul Haq’ın sunmuş olduğu söz mevzusu mevzunun bu ağustos mahkemesinin acil müsamahasını gerektirdiğini ileri sürüyor ve ekliyor.

Ek olarak, suçluların derhal tutuklanmasının ve parayı geri almak ve ülkeye geri getirmek için sert önlemlerin alınmasının, Pakistan halkının kamu refahı ve ilerlemesinin genel yararına olacağını iddia ediyor.

Savunmadaki dilekçe sahibi, üst mahkemeye, bu beyanlar ışığında, davalıların Pakistan yasalarına nazaran soruşturma/soruşturma başlatmaya ve arkasından yargılama işlemlerini başlatmaya yönlendirilmesi ve netice olarak kendilerine suçluları tutuklamaları ve yargılanmaları için yönerge verilmesi için yakarış etmiştir. Pakistan’dan başka bir ülkeye yasadışı bir halde aktarılan kamu parasını geri alın ve Pakistan’a geri getirin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir