Wagner’in isyanını sona erdiren diktatör Aleksandr Lukashenko, duyuru etti

Beyaz Rusya’nın ilk ve tek başkanının Putin ile karmaşık bir ittifakı var.
Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukashenko, Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile Wagner askeri grup lideri Yevgeny Prigozhin içinde Cumartesi günü Moskova yolunda silahlı bir isyan benzer biçimde görünen bir vakası önleyen bir anlaşmaya aracılık etme mevzusunda saygınlık sahibi.
Cuma günü Prigozhin, paralı askerlerinin Rus ordusu tarafınca Moskova’ya silahlı bir yürüyüş için bahane olarak kullanılarak saldırıya uğradığına dair doğrulanmamış iddialarda bulunmuş oldu. Sonunda, Lukashenko’nun açıklamış olduğu antak kalma hükümleri uyarınca “Rus kanının” dökülmesini önlemek için birliklerine kamplarına dönme emrini vermeden ilkin şehrin 200 kilometre yakınına geldiler.
Bu anlaşmanın ayrıntıları azca, sadece Rus devletinin Prigozhin hakkında cezai soruşturmasının düşmüş olduğu bildirildi (Pazartesi günü itibariyle bu daha azca net olsa da), askerleri “Hakkaniyet Yürüyüşü”nden çekildi ve Prigozhin şu anda Belarus’ta sürgünde benzer biçimde görünüyor. . Beyaz Rusya Devlet Başkanı, Rusya Devlet Başkanı’nı Wagner PMC liderliğindeki müzakerelerin neticeleri hakkında detaylı bir şekilde bilgilendirdi. [private military company]Lukashenko’nun ofisi bir açıklamada söylemiş oldu. “Rusya Devlet Başkanı, Belarus mevkidaşını meydana getirilen emek verme için destekledi ve teşekkür etti.”
Kremlin anlaşmayı onaylamış ve bunun Lukashenko’nun “kişisel inisiyatifinin” sonucu bulunduğunu söylese de, onun katılımının kati taslağı hala bağımsız olarak doğrulanmadı. Analistler, Lukashenko’nun aslen anlaşmanın kilit arabulucusu olduğundan kuşku ediyor, sadece muhtemelen Putin’inkiyle bağlantılı olarak kendi hayatta kalmasını sağlamak ve Kremlin’de nüfuz kazanmak için müdahale etmiş olabilir. Bununla beraber, Rus devlet medyasından gelen doğrulanmamış raporlar, Prigozhin hakkında soruşturmaların hala devam ediyor olabileceğini ve Prigozhin’in nerede bulunduğunun bilinmediğini öne sürüyor, bu da anlaşmanın kamuoyuna açıklanandan daha fazlası yada belirtilenden daha kırılgan olabileceğini düşündürüyor.
Gene de, internasyonal cemiyet tarafınca dışlanan bir diktatör ve Putin’in en yakın müttefiklerinden önde gelen Lukashenko için ilgi odağında bir an var.
İşte Lukashenko, Putin ile ilişkisi ve niçin bu anlaşmaya dahil olmuş olabileceği hakkında bildiklerimiz.
Alexander Lukashenko iyi mi Beyaz Rusya Devlet Başkanı oldu?
Lukashenko, ülkenin Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını duyuru etmesinin peşinden 1994 senesinde ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerini düzenlemesinden bu yana dümende bulunuyor. Ve bu, oyların yüzde 80’ini kazandığını iddia etmiş olduğu 2020 seçim hilesinin peşinden patlak veren kitlesel protestolara karşın.
ABD, seçimin ne özgür ne de adil bulunduğunun kanıtı olarak, “adayların sandığa erişimi üstündeki ciddi kısıtlamaları, seçim merkezlerinde sahadaki bağımsız gözlemcilere yönelik yasakları, karşıcılık adaylarına yönelik sindirme taktiklerini ve barışçıl protestocuların ve gazetecilerin hapsedilmesini” gösterdi. .
Bu protestolar şiddetle bastırıldı. Son yıllarda on binlerce Belaruslu siyasal görüşlerini ifade ettikleri için hapse atıldı. Birleşmiş Milletler’e gore minimum 100.000 şahıs kaçmak mecburiyetinde bırakıldı. Devlet, rejim hakkında haber yapmış olduğu için basına baskı hayata geçirmeye devam ediyor. Radio Free Europe/Radio Liberty muhabiri Ihar Losik ve Belsat muhabiri Katsiaryna Andreyeva ağır hapis cezalarıyla karşı karşıya. Ve olimpik atlet ve aktivist Roman Protasevich de dahil olmak suretiyle rejimi eleştiren yurtdışındaki Belaruslu tanınmış kişileri hedef aldı.
O zamandan beri Biden yönetimi, Belarus’a 2024’e kadar uzatılan birkaç tur ekonomik yaptırım uyguladı. Beyaz Saray, hükümetten yararlanan Belarus şirketlerini, seçim sonrası protestolara yönelik baskılara karışanları ve ondan sonra Belarus’ta öldürülen Protasevich’i taşıyan Ryanair uçağının inmesi benzer biçimde zorlayıcı önlemlere karışanları hedef aldı.
Lukashenko’nun Putin ile karmaşık ilişkisi
Lukashenko, ilk olarak Rusya ile daha yakın ilişkiler geliştirme sözü verdikten sonrasında seçildi ve Letonya ve Litvanya benzer biçimde komşu eski Sovyet devletlerinin aksine, Beyaz Rusya hiçbir süre NATO’ya katılmadı.
Sadece onun liderliği altında Beyaz Rusya ile Rusya arasındaki ilişkiler gerilmiş olmaktan çıkıp birbirine bağımlı hale geldi. Bazen tecim savaşlarına karıştılar ve Rusya’nın 2014’te Kırım’ı yasadışı bir halde ilhak etmesinden sonrasında, Putin’in ülke ile siyasal bir birlik fikrini açıkca düşündüğü için Lukashenko’nun Belarus’un sıradaki olabileceğinden korkmuş olduğu bildirildi.
Peşinden 2020’deki kitlesel protestolar esnasında Rusya devreye girdi ve Lukashenko’ya askeri ve ekonomik destekle yardım etti. Rusya’nın protestoculara baskı yapmak amacıyla Lukashenko hükümetine tabanca sağlamış olduğu bildirildi. Ek olarak Belarus’a 1,5 milyar dolarlık kredi verdi, düşük gaz fiyatlarını güvence etti ve ülkenin borç ödemelerini erteledi. Belarus’un pandemi kaynaklı durgunluğu, protestoların niçin olduğu ekonomik çalkantı ve ülkenin Batı fonu arayamaması göz önüne alındığında bu oldukça önemliydi. Buna karşılık Lukashenko, esasen ekonomik entegrasyon ve Putin rejimine siyasal ve askeri mevzularda destek amacıyla (şimdiye kadar Belarus birliklerini Ukrayna’da konuşlandırmaktan kaçınmış olsa da) “Rusya ile birlik devleti” kurulmasını kabul etti. .
Internasyonal yaptırımlara doğal olarak olan ülke, Rusya’nın ekonomik desteğine her zamankinden daha çok bağımlı olmaya devam ediyor. Bu, Lukashenko’yu Putin’in bir kuklası ve ülkenin Belarus ile 700 millik bir sınırı paylaşmış olduğu için Ukrayna’daki harbinde kilit bir ortak haline getirdi.
Belarus hem de Putin’in Şubat 2022’de Ukrayna’yı ilk işgali için fırlatma rampalarından biriydi. Belarus’tan Rus füzeleri ateşlendi. Yaralanan Rus askerleri tedavi için Beyaz Rusya’ya gönderildi. Lukashenko, Rus nükleer silahlarını ülkesinin topraklarında depolamayı kabul etti. Beyaz Rusya, Rusya’nın Ukraynalı evlatları Rusya’nın kontrolündeki topraklardan zorla tahliye etmesine yardım etmekle suçlanıyor.
Lukashenko’nun Prigozhin ile antak kalma müzakerelerine dahil olması (ya da en azından buna saygınlık etme çabaları), Putin üstünde nüfuz kazanma ve kendi başına bir devlet adamı olarak görülme girişimi olabilir.
“Lukashenko ile Kremlin arasındaki ilişkileri mühim seviyede değiştirdi şu sebeple 2020’den sonrasında Lukashenko, Rus yetkililerin bir tür kuklası haline geldi. Fikir kuruluşu Chatham House’un Belarus girişiminin direktörü Ryhor Astapenia, Guardian’a verdiği demeçte, ona eşit olmayan biri benzer biçimde davranıldı” dedi. “Artık onun bu başarısız darbenin kazananlarından biri olduğu ve en azından yakın gelecekte Rusya ile ilişkilerinde aracılığının bir kısmını geri getireceği söylenebilir.”
Sadece şimdilik, Lukashenko’nun kaderi ayrılmaz bir halde Putin’in kaderiyle bağlantılı olmaya devam ediyor. Ve Prigozhin’in kısa isyanının Putin’in iktidara yükselişine kalıcı bir darbe vurup vurmayacağını süre gösterecek.
