Laboratuvarda üretilen bileşik insan embriyoları için acil düzenleme talepleri

0
Bu temsili görüntü, bir laboratuvarda testler yapan bir bilim adamını göstermektedir.  Sıçramayı kaldır / dosya
Bu temsili görüntü, bir laboratuvarda testler icra eden bir bilim adamını göstermektedir. Sıçramayı kaldır / dosya

Bilim adamlarının laboratuvarda kök hücreleri kullanarak insan embriyosu benzeri yapılar yaratmaya yönelik ilk girişimleri, hızla gelişen kök hücre araştırmaları alanında daha katı düzenlemeler yapılmasına yol açtı.

Geçtiğimiz yedi gün içinde, dünyanın dört bir yanından birçok laboratuvar, çalışmalarını özetleyen ön baskı emek harcamaları yayınladı. Araştırma hemen hemen yargıcı denetiminden geçmediği için uzmanlar bu çalışmalara dikkatle yaklaşılmasını tavsiye ediyor.

Embriyo benzeri yapı, herhangi bir hücre türüne farklılaşabilen insan embriyonik kök hücreleri kullanılarak sperm yada yumurta kullanılmadan yada döllenme olmaksızın laboratuvarlarda oluşturuldu.

Amaç, bilim adamlarına, doğum kusurlarının sebepleri, genetik bozukluklar, kısırlık ve hamilelik sırasındaki öteki problemler hakkında yeni bilgiler öğrenme umuduyla etik kaygılar sebebiyle daha ilkin ergonomik olmayan şekillerde insan fetüslerini incelemek için bir model sağlamaktır. El Cezire adı geçen.

İlk duyuru geçen Çarşamba Internasyonal Kök Hücre Araştırmaları Derneği’nin Boston’daki senelik toplantısında Cambridge Üniversitesi’nden Magdalena Zernica-Goetz ve Caltech tarafınca yapılmış oldu.

İsrail’deki Weizmann Bilim Enstitüsü’nde Jacob Hanna’nın ekibinin insan embriyolarının kök hücre tabanlı modelleri üstündeki çalışmalarını özetleyen bir ön emek verme Perşembe günü gösterildi.

Zernicka-Goetz’in ekibi, ek ayrıntılar elde eden kendi ön sürümünü hızla yayınladı. Çin ve ABD Birleşik Devletleri’nde üsleri bulunan öteki laboratuvarlar da geçen hafta ileri yayınlar yayınladı.

Araştırmacılar, hücre kümelerinin “suni embriyolar” olduğu yönündeki basında çıkan haberleri sorguladılar ve kök hücrelerden yaratıldıkları için kesinlikle singeneik olmadıklarını ve bu şekilde sınıflandırılmamaları icap ettiğini savundular.

Zernicka-Goetz ve Hanna’nın ekibi tarafınca geçen yıl Ağustos ayında gösterilen araştırma yazıları, embriyo benzeri yapılara yönelik araştırmaların son aşama rekabetçi doğasını altını çizdi.

Her iki ekip de çalışmalarını kabul ettiğini ve çalışmalarını konferanslarda sunduğunu iddia etti. Sadece Hanna, modellerinin daha gelişmiş özelliklere haiz bulunduğunu iddia ederek ilk olma fikrini reddetti.

Almanya’daki Max Planck Moleküler Hücre Biyolojisi ve Genetik Enstitüsü’nden bir araştırmacı olan Jesse Feinfleet, “Hanna’nın modeli ile düzgüsel bir fetüs arasındaki benzerlik dikkat çekici, neredeyse tekinsiz” dedi.

Uzman Darius Widera, yeni yönergelere gereksinim duyulduğu için kök hücre biyolojisi araştırmasını karşılaştırmadan ilkin, büyük etkiyi belirterek ve sağlıksız abartılı konuşmalardan kaçınarak akran değerlendirmesinin beklenmesini tavsiye ediyor.

buna bakılırsa El CezireHer iki laboratuvar da birçok ülkede insan embriyo gelişimi için yasal sınır olan 14 günlük embriyo modelleri geliştirdi. 14 gün sonrasında embriyolar, “kara kutu” periyodu olan beyin de dahil olmak suretiyle organları oluşturur.

Araştırma düzenlemelerinin bir çok döllenmiş embriyolar için geçerlidir ve yeni embriyo benzeri modellere izin verir.

Cambridge Üniversitesi, insan embriyolarının kök hücre tabanlı modelleri için ilk yönetişim çerçevesini geliştirmek suretiyle Birleşik Krallık’ta bir proje başlattı. Bilim adamları, dişi makaklarla ilgili önceki araştırmalar başarısız olduğundan modelleri bir insan rahmine yerleştirmeyi düşünmediklerini vurguladılar.

İngiltere’deki Francis Crick Enstitüsü’nden James Briscoe, araştırmacıları ihtiyatlı, ihtiyatlı ve saydam bir halde ilerlemeye çağırdı ve şunları söylemiş oldu: “Yanlış adımlar yada haksız iddiaların halk ve siyaset yapıcılar üstünde caydırıcı bir etkiye haiz olma riski var ve bu, ABD için büyük bir gerileme olacak. alan.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir