Kışa ne oldu? – Vox

0

New York’ta karlı bir kış, bununla beraber bir tür sihir getiriyor. Hava ilkin serinliyor, sonrasında acılaşıyor ve narin kar taneleri erken karanlıkta aşağıya iniyor, ağaçları gümüşleştiriyor ve parklardaki kızakla kayılan tepeleri kaplıyor. İlk büyük karın peşinden, hem çocuklar hem de yetişkinler, kar nihayet eriyene kadar, önümüzdeki iki soğuk ay süresince yoldan geçenleri memnun edecek kardan adamlar yapmak için acil ediyorlar. O zamanlar ufak bir çocuk olan büyük oğlumu ilk kızak seansı için dışarı çıkardığımda, önündeki kristal dünyaya hayranlıkla bağırdı ve şu şekilde bağırdı: “Görünüşe bakılırsa Dondurulmuş!”

Bugün 5 yaşlarında ve kızakla kaymanın iyi mi bir his bulunduğunu hatırladığından şüpheliyim. Kar miktarının günlük olarak ölçüldüğü Central Park’ta tek seferde 1 inçten fazla kar yağışının üstünden 650 günden fazla süre geçti; Geçen kış park toplamda yalnız 5,3 inç (düzgüsel miktarın onda birinden azca) aldı. Aralık ayı başlarında Brooklyn’de birkaç kansız fırtına görüldü ve oğlum heyecanla bana arkadaşlarının solunum esnasında kardan adam halletmeye çalıştıklarını söylemiş oldu. Sadece üstünde çalışılacak kafi malzemeye yakın hiçbir yer yoktu. “Bir yığın kar tanesine” razı oldular.

Kışın gözlerimizin önünde erimesi hissi yalnız New York’a özgü değil: Yakıcı sıcak yazlar ve fırtınalı sonbaharlar kendi tehlikelerini de bununla beraber getirirken, bilim adamları kış mevsiminin aslına bakarsak en süratli ısınan mevsim bulunduğunu söylüyor. Kar yağışı Kuzeydoğu’da azalıyor, kar tanelerinin yerini yavaş yavaş yağmur damlaları alıyor. Büyük Göller, 1973’ten bu yana maksimum buz örtüsünde yüzde 22’lik bir düşüş yaşadı ve senenin daha kısa bir yüzdesinde dondu. Aralık 2022’de Alaska’nın en kuzeyindeki kent olan Utqiagvik, şimdiye kadarki en sıcak kış sıcaklığını 40 Fahrenheit aşama olarak bildirdi; bu, senenin o zamanı için soğuk ortalamanın tam 36 aşama üzerindeydi.

Tesirleri Cenup Koni’den Şimal Kutup Dairesi’ne kadar dünyanın her yerinde hissediliyor. Bazıları için soğuğun kaybolması aslına bakarsan acil bir durum; bu sebeple kışın ısınma, çevreye ve insana yıkıcı zararlar veriyor. Sadece bir çok şahıs için bu, günlük yaşamın ufak detaylarında fark ettikleri yavaş bir damlamadır.

Bu artan değişimler, tatilleri kutlama şeklimizi, dışarı çıkarken giyinme şeklimizi ve hatta derin bir düzeyde hissetme şeklimizi değiştiriyor. Felsefeci Glenn Albrecht, bazılarımızın bir zamanlar çevremizde büyük seviyede değiştiğini bildiğimiz gezegen olarak deneyimlediği yönelim bozukluğunu tanımlamak için “solastalji” yada “hâlâ evdeyken hissettiğimiz vatan hasreti” terimini buluş etti.

Kitabın yazarı ve Colorado merkezli kayak muhabiri Heather Hansman, “Bu tür bir varoluşsal sapkınlık var” dedi. Barut Günleri: Kayak Serserileri, Kayak Kasabaları ve Kar Kovalamanın Geleceği. “Vücudum bunun doğru olmadığını biliyor.”

Kış insan yaşamının dokusuna dokunmuştur

Yazları kötüleşen sıcak hava dalgaları şeklinde, kışın ısınma da firmalar ve hükümetlerin fosil yakıt yakmasından kaynaklanıyor. Ortaya çıkan emisyonlar, dünya atmosferinin güneşten gelen ısıyı hapsederek yerdeki sıcaklıkları arttırdığı sera tesirini yoğunlaştırıyor. Minnesota Eyaleti Klimatoloji Ofisi’nden kıdemli klimatolog Kenneth Blumenfeld, sera tesirinin kutuplarda en kuvvetli bulunduğunu ve hem de en fazlaca kış aylarında belirgin bulunduğunu söylemiş oldu.

Netice olarak, birçok insanoğlunun hatırlamış olduğu soğuk kışlar yavaş yavaş yerini daha sıcak ve daha garip bir şeye bırakıyor. Blumenfeld, Minnesota’da “Asla soğuğundan değil, bu sebeple kesinlikle o şekilde” dedi. Sadece “eskisi kadar güvenilir, sık yada şiddetli soğumuyor.”

Arjantin Kar Araştırmaları, Buzul Bilimi ve Çevre Bilimleri Enstitüsü’nden araştırmacı Juan Antonio Rivera, bir e-postada “İki senedir dolapta bekleyen ve asla kullanılmadan bekleyen bazı kışlık ceketlerim var” dedi. “Kış sabahlarında don görülmesi artık ender görülen bir şey.” (Bu senenin başlarında yaşanmış olan kış sıcak hava dalgası, kışın en yüksek değerlerin çoğu zaman 60’larda olduğu Buenos Aires’te sıcaklığı 86 dereceye kadar çıkardı.)

Dünya genelinde artan sıcaklıklar daha çok yağmur ve daha azca kar getiriyor. Mesela, ben bunu yazarken, sokağın aşağısındaki satılık Noel ağaçları, Noel’e {hiç de} benzemeyen bir sağanak yağmurda sırılsıklam oluyor. Sadece genel kar yağışı azalsa bile, bazı yerlerde aşırı kar fırtınaları artıyor ve iklim değişikliğinin, altyapının kar ve buz için inşa edilmediği Teksas ve Kaliforniya şeklinde yerlerde daha yoğun soğuk dönemlerine yol açtığına dair bazı kanıtlar var.

Kış, kasvetli ve affetmeyen bir mevsim olabilir, fakat hem de dünya çapındaki değişik kültürlerin benzersiz başa çıkma mekanizmaları geliştirdiği ve hatta birçok insanoğlunun sevilmiş olduğu bir mevsimdir. Blumenfeld, sezonun altı uzun, karanlık ay süresince uzayabildiği şimal Minnesota’da, “bu bir bakıma iyi mi yaşadığımızın bir parçası” dedi. Bölge sakinleri buzda balık tutma, paten yapma ve kar ayakkabısıyla yürüyüş şeklinde kış eğlencelerini hususi ekipmanlar ve hususi dinlence bölgeleri ile gelişen sektörlere dönüştürdü. “Dışarıdan bakıldığında bu bir kış kutlaması şeklinde görünüyor, fakat aslına bakarsak bu tam da insanların yapmış olduğu bir şey.”

Toplumsal psikolog Kari Leibowitz, Şimal Kutup Dairesi’nin yüzlerce kilometre kuzeyindeki Norveç’in Tromso ve Svalbard kentinde araştırma yaptığında, sakinlerin kendi deyimiyle “pozitif yönde kış zihniyetine” haiz olduklarını buldu: Kışa korkuyla yaklaşmak yerine, kışa korkuyla yaklaşmak yerine, ateşin önünde oturmaktan kayak halletmeye, kutup gecesinin dört saatlik güzel gün batımını izlemeye kadar sabırsızlıkla bekledikleri şey. Yakında çıkacak kitabın yazarı Leibowitz, “Kış Tromso’da hakikaten hususi bir zamandır” dedi. Kış Iyi mi Yapılır: Zihniyetinizi Yaşamın Her Mevsimini Kucaklayacak Şekilde Kullanmak.

Sadece kışlar ısındıkça, insanların soğuk aylarda hayatta kalmak ve gelişmek için geliştirdiği etkinliklerin bir çok yavaş yavaş yok oluyor. Mesela Norveç’te ve dünya genelinde kayak yapmak, karın yerini yağmurun almasıyla daha da zorlaşıyor. Leibowitz, iklim değişikliğinin Norveç’i kutup kışının karanlığıyla baş başa bırakacağından korktuğunu sadece bunun neşesinden yapıt kalmadığını söylemiş oldu. “Işığı yansıtacak karımız olmayacak. Güzel desenler yapmak için buzumuz olmayacak. Ek olarak kar ve buzun getirmiş olduğu tüm eğlence faaliyetlerine de haiz olmayacağız.” Bir emek verme, en fena senaryoda, ABD’deki kayak merkezlerinin çoğunluğunun bu yüzyılın sonundan ilkin hizmet dışı kalacağını tahmin ediyor.

Uzmanlar, kayak şeklinde sporların azalmasının gerçek ekonomik ve toplumsal tesirleri bulunduğunu söylüyor. Hansman, hava soğuk olmadığında “insanoğlu dinlence rezervasyonu yapmıyor, ekipman satın almıyor, kışı düşünmüyor” dedi. Kayak ve öteki açık hava turizmine dayalı kasabalarda tüm iktisat zarar görebilir.

ABD’deki dağ kasabalarında bir bağlantı kaynağının, anlamın ve işin kaybının ruhsal tesirleri de olabiliyor. Hansman, “Batı Dağı’ndaki birçok soğuk yerde oldukça yüksek intihar oranları ve fena zihinsel sıhhat neticeleri var” dedi. “Eğer bu amaç duygusuna haiz değilseniz, eğer bu topluluk duygusuna haiz değilseniz, eğer arkadaşlarınızla dışarıda görüşemiyorsanız, bunun negatif bir tesiri olabilir.”

Kışa geçiş hem de insanların kim olduklarına dair algılarını da etkileyebilir. Leibowitz, “Kışın Svalbard’da kar motosikletiyle fiyort süresince kampa gidebilir, buz tırmanışına gidebilirsiniz” dedi. “Tromso’da işe kayakla gidebilirsiniz.”

“Bu faaliyetler bu ülkelerin dokusunun ve kültürünün bir parçası” dedi. Bu tarz şeyleri yitirmek “insanların yaşadıkları yerlerle ilişkilerini hakikaten değiştirecek.”

Uzmanlar kimi zaman mevcut çevresel krizin duygusal tesirini anlatmak için iklim kederi ve iklim kaygısı terimlerini kullanıyor. Albrecht, 2005 tarihindeki bir makalesinde, Avustralya’nın Avcı Bölgesi sakinlerinin mahalli manzaralarının açık ocak kömür madenciliği sebebiyle yaralandığını gördüklerinde ifade ettikleri acıyı ifade etmek için solastalji terimini geliştirdiğini deklare etti. Başlangıçta kişinin evinden ayrılmasının niçin olduğu gerçek bir hastalığa atıfta bulunan nostalji kelimesini teselli ve yalnızlık kavramlarıyla birleştirdi.

Bazı uzmanlar, kış nostaljisinin onu kurtarmaya destek olabileceğini söylüyor

Kışın ısınması dünyanın bazı yerlerinde hâlâ bir şeylerin ters gittiğinin kurnaz bir hissi olarak kendini gösterse de, Şimal Kutbu ve yarı arktik bölgelerin çoğunda halihazırda kriz boyutlarına ulaştı. Mesela Alaska’da deniz buzunun kaybolması, habitat tahribatı ve ısınan suların niçin olduğu hastalıklar, yerli avcıların binlerce senedir geçim deposu olan deniz memelilerini yakalamasını zorlaştırdı yada olanaksız hale getirdi. Alaska’da büyüyen Inupiaq şairi ve tecrübe etme yazarı Joan Naviyuk Kane, “Deniz buzundaki ve ek olarak Arktik ve yarı arktik bölgedeki deniz sıcaklıklarındaki nispeten ufak bir değişim, ekosistemin tamamen çökmesine niçin oluyor” dedi. Arkadaşlarının ve topluluk üyelerinin bir çok için “geçimlik bir yaşam seçimi artık ulaşılamaz.”

Soğuk iklimlerde yaşayan ve çalışan insanoğlu yeni gerçekliklerine uyum sağlamanın yollarını buluyor. Kane, Alaska’da bazı yerli toplulukların ren geyiği gütmeyi Sami uygulayıcılardan öğrendiğini söylemiş oldu. Avcılar artık denize güvenemez hale vardığında, “karadaki bazı uygulamalar aslına bakarsak gelecekte hayatta kalmamıza destek olabilir” dedi.

Kane’e bakılırsa üzüntü, insanların yaşam tarzlarının kaybı hakkında düşünmek için anlamlı bir çerçeve değil. “Yerli olmayanların istediği buysa, yerli insanoğlu sonsuz bir halde acı çekebilir ve travmamızı gerçekleştirebilir” dedi. Sadece “bunu yaparak öfkemizi harekete geçirmek ve Şimal Kutbu’ndaki siyaset değişikliğini anlamlı bir halde hayata geçirmek için süre, enerji ve kaynakları çalıyoruz.”

Bazı uzmanlar, yok olan kışa duyulan nostaljinin, iklim değişikliğiyle mücadelede kullanılabileceğine ve krizden kişisel olarak hemen hemen etkilenmemiş insanlara daha süratli bir halde ulaşılabileceğine inanıyor. Hansman, “Birçok insan için rekreasyon, aile tatili yada çevreye açık bölgeler”, küresel ısı değişimiyle ilgili istatistiklerden fazlaca, gelişen felakete dair fazlaca daha ilişkilendirilebilir, somut bir örnek sağlayabilir dedi. Mesela, ustalaşmış snowboardcu Jeremy Jones tarafınca kurulan Kışlarımızı Koruyun grubu, iklim sorunları mevzusunda seçmenlere ulaşmak ve milletvekillerine lobi yapmak için kış sporları meraklılarını bir araya getiriyor. Yenilenebilir enerji altyapısı ve daha fazlasına ilişkin mevzuatı etkileme mevzusunda halihazırda ilerleme kaydediyor.

Ayrıca, geçmişin uzun ve soğuk kışları ve insanların bunlara tepkileri bizlere hala öğretecek bir şeyler içerebilir. Leibowitz, pozitif yönde kış zamanı zihniyetinin hem gerçekçi hem de iyimser bir halde koşullarınıza uyum sağlamakla ilgili bulunduğunu söylemiş oldu. Kendisi, aynı “yapabilirim” ruhunun, iklim değişikliğiyle savaşım söz mevzusu olduğunda “neyin mümkün bulunduğunu düşünmemize” destek olabileceğini söylemiş oldu.

Leibowitz, “Zihniyetimiz, zor şeylerdeki fırsatları görmemize destek olabilir” ve “kışın korunmasına yönelik emek verme mevzusunda esin almamıza destek olabilir” dedi. “Karanlıkla olan ilişkimizi değişiklik yapmak bizlere şu suali sorma ilhamı verebilir: Başka ne hayal edebilirim?”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir