İsrail, iki rehinenin özgür bırakılmasına karşın Gazze’yi vurmaya devam ediyor
Grubun 7 Ekim’de İsrail kasabalarına düzenlemiş olduğu saldırıda 200’den fazla kişiyi rehin alması ve çoğunluğu sivil minimum 1.400 kişiyi öldürmesinin peşinden İsrail, kuşatım altındaki Gazze’ye saldırırken, Hamas Gazze’de iki Amerikalı rehineyi özgür bırakarak çaresiz ailelere ümit verdi.
Sadece Gazze’deki rehinelerin özgür bırakılmasına karşın İsrail, Cumartesi günü vaat edilen yardım teslimatlarını bekleyen milyonlarca kişinin Mısır’ın Refah sınırında günlerdir sıkışıp kalmış olduğu bölgeyi yağmalamaya devam etti.
Internasyonal Kızıl Haç Komitesi başkanı Mirjana Spoljaric’e bakılırsa, anne ve kız Judith ve Natalie Raanan’ın özgür bırakılması, rehinelerin akıbeti mevzusundaki belirsizlik ortamında İsraillilere ümit veriyor. Ayrıca ABD Başkanı Joe Biden, Gazze’de milyonlarca kişinin evsiz kalmış olduğu bir dönemde yaşanmış olan son gelişmeye sevindi.
Rehinelerin özgür bırakılması, Biden’ın dayanışmayı ifade etmek ve Gazze için insani yardım talebinde bulunmak suretiyle İsrail’e yapmış olduğu ziyaretin peşinden geldi.
Birleşmiş Milletler’e bakılırsa “can simidi” olan yardım taşıyan kamyonlar, Gazze’ye giden Refah sınır kapısının Mısır tarafında mahsur kaldı. Biden hareketin önümüzdeki “24 ila 48 saat” içinde başlayabileceğini öngörüyor.
Rehinelerin özgür bırakılmasından kısa bir süre sonrasında İsrail, Hamas’ın son şiddetli çatışmalarda ortalama 1.500 İsrailli savaşçıyı öldürmesinin peşinden yok etme sözü verdi.
Ek olarak Biden Cuma günü yapmış olduğu açıklamada, saldırının kısmen Suudi Arabistan’ın İsrail’i tanıma planıyla motive edildiğine inandığını söylemiş oldu. AFP bildirdi.
Gazze Sıhhat Bakanlığı’na bakılırsa, İsrail’in askeri harekâtı Gazze’deki tüm kent bloklarını yerle bir etti ve bir çok sivil ve çocuk olmak suretiyle 4.000’den fazla Filistinlinin şehit olmasıyla sonuçlandı.
İsrail birlikleri, İsrail güçleri tarafınca amansızca bombalanan bölgede Hamas’ın elinde tuttuğu İsrail’den ve dünyanın dört bir yanından gelen rehineler de dahil olmak suretiyle potansiyel risklere karşın, Gazze’ye planlı bir kara saldırısına hazırlanıyor.
Hamas, İsrail’in aralıksız hava saldırıları esnasında rehineleri özgür bıraktı
Biden, özgür bırakılan rehinelere ABD desteği sözü verdi ve özgür bırakılmalarının sağlanmasında arabuluculuk yapmış olduğu için Katar’a teşekkür etti. Sıhhat durumları hakkında hemen hemen bir detay olmamasına karşın, öteki Amerikalı rehinelerin geri getirilmesi için yorulmak bilmeyen çabalarının sözünü verdi.
Natalie Raanan’ın üvey kardeşi Ben söylemiş oldu BBC “en korkulu çilelerden” sonrasında özgür bırakıldığında “ezici bir luk duygusu” hissetti.
Hamas, Mısır ve Katar’ın özgür bırakma mevzusunda pazarlık yaptığını ve “uygun güvenlik koşulları izin verirse hareketin sivil (rehine) dosyasını kapatma kararını uygulamak için tüm arabulucularla beraber çalıştığını” söylemiş oldu.
Rehineler hakkında oldukça azca informasyon olmasına karşın İsrail ordusu Cuma günü “çoğunluğun” hala hayatta bulunduğunu söylemiş oldu ve acı çeken aileler daha çok fiil talep etti.
İsrail jetleri Gazze’de amansız bir bombalama kampanyasına devam etti ve ordu, bir gecede 100’den fazla Hamas hedefini vurduğunu söylemiş oldu.
Görgü tanıkları, İsrail’in Filistinli sivillerin kendi güvenlikleri için ayrılmalarını talep etmiş olduğu şimal Gazze Şeridi’nden yüksek patlamalar duydu ve duman bulutlarının yükseldiğini görmüş oldu.
İsrail ‘zafere kadar savaşacak’ sözü verdi
Hamas’ın iki ABD’li rehineyi özgür bırakmasından kısa bir süre sonrasında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze’de “zafere kadar savaşacağını” deklare etti ve ordusunun bombardımanında herhangi bir kesinti olamayacağını ve bölgenin işgal edilmesini öngördüğünü belirtti.
Hamas’ın silahlı adamları İsrail’e baskın yapmış olup bir çok sivil olmak suretiyle 1.400 kişiyi öldürdüğünden ve neredeyse 200 kişiyi kaçırdığından beri, onlar çatışmanın her iki tarafı tarafınca da özgür bırakılan ilk rehineler oldu.
Netanyahu Cuma gecesi geç saatlerde yapmış olduğu açıklamada, “Kaçırılanlardan ikisi evde. Kaçırılan ve kaybolan kişilerin tamamını geri getirme çabasından vazgeçmiyoruz.” dedi.
“Hem de zafere kadar savaşmaya devam edeceğiz” diye ekledi.
Parlamento komitesi önünde konuşan İsrail Müdafa Bakanı Yoav Gallant, İsrail’in hedeflerine ulaşmanın süratli yada kolay olamayacağını söylemiş oldu.
Gallant, “Hamas örgütünü devireceğiz. Askeri ve yönetimsel altyapısını yok edeceğiz. Bu kolay olmayacak bir aşama. Bunun bir bedeli olacak” dedi.
Sonraki aşamanın daha uzun süreceğini sadece İsrail’e Gazze’den herhangi bir tehdit olmaksızın “tamamen değişik bir güvenlik durumuna” ulaşmayı amaçladığını ekledi. “Bu bigün değil, yedi gün değil ve ne yazık ki bir ay da değil” dedi.
İsrail-Suudi Arabistan normalleşmesi
Başkan Biden Cuma günü Hamas’ın beklenmedik saldırısının amacının Riyad’ın İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkileri normalleştirme olasılığını sabote etmek bulunduğunu ima etti.
Biden, bir kampanya bağış toplama etkinliğinde Suudi Arabistan’ın İsrail’i tanımak istediğini belirtti.
Riyad, Filistin devletinin hedeflerinin ilkin gelmesi icap ettiğini savunarak davayı takip etmeyi reddetti.
Biden, “Hamas’ın İsrail’e karşı harekete geçmesinin sebeplerinden biri de Suudilerle masaya oturmak suretiyle olduğumu biliyorlardı” dedi. “Bil bakalım ne oldu? Suudiler İsrail’i tanımak istiyordu.”
Suudi Arabistan ve öteki Arap ülkeleriyle ilişkilerin potansiyel olarak normalleşmesi, Dışişleri Bakanı Antony Blinken için Haziran ayında Riyad’a yapmış olduğu ziyarette en mühim öncelikti, sadece kısa sürede herhangi bir ilerleme beklenmemesi icap ettiğini de kabul etti.
Blinken söyledi CNN 8 Ekim’de “(saldırının) motivasyonunun bir kısmının Suudi Arabistan ile İsrail’i bir araya getirme çabalarını aksatmak olması sürpriz olmazdı.”
Biden söyledi CBS’nin 60 Dakikası Geçtiğimiz Pazar günü gösterilen bir röportajda normalleşme ihtimalinin “hala canlı bulunduğunu, bunun süre alacağını” beyan etti.
‘Yaşam ve ölüm’
BM’ye bakılırsa yoğun sözü geçen bölgede ortalama 2,4 milyon Filistinli yaşıyor ve neredeyse yarısı yerinden edilmiş durumda. İsrail, uzun süredir kuşatım altında olan bölgeye su, elektrik, yakıt ve yiyecek tedarikini kesti.
BM şefi Antonio Guterres Cuma günü Mısır’da sıkışıp kalan insani yardımın “Gazze’deki pek oldukça insan için yaşamla ölüm arasındaki fark” olduğu mevzusunda uyardı.
Ayrıca Dünya Sıhhat Örgütü acil durumlar direktörü Michael Ryan, Biden’ın ilk 20 kamyonluk teslimat anlaşmasının “gereksinim okyanusunda bir damla” bulunduğunu ve 2.000 kamyona gereksinim duyulduğunu söylemiş oldu.
BM, mahalli yetkililere dayanarak Gazze’deki tüm evlerin minimum %30’unun yıkıldığını yada hasar gördüğünü ve binlerce kişinin Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta kurulan bir çadır kente sığındığını söylüyor.
Fadwa al-Najjar, kendisinin ve yedi çocuğunun kampa ulaşmak için 10 saat yürüdüğünü, bazı noktalarda etraflarına hava saldırıları yağarken koşmaya başladıklarını söylemiş oldu.
“Parçalanmış cesetler ve uzuvlar gördük ve öleceğimizi düşünerek yakarma etmeye başladık” diye hatırladı. Kızı Malak, “Gitmemeyi, evde kalıp orada ölmeyi tercih ederdim” diye ekledi.
İsrail’in müdafa bakanı Yoav Gallant Cuma günü yapmış olduğu açıklamada, İsrail’in operasyonunun “bigün, yedi gün yada bir ay” sürmeyeceği ve “İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki sorumluluklarının sona ermesiyle” sonuçlanacağı mevzusunda uyardı.
İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan İsrail dışişleri bakanlığından bir kaynak, İsrail’in, Gazze sakinlerini kendi sorumluluğu altına alma girişimlerini şiddetle reddeden komşu Mısır’a “anahtarları teslim etmeyi” planladığını söylemiş oldu. AFP bildirdi.