İslamabad’da ‘yıkım’i önlemek için Beluc protestocularına karşı güç kullanıldı
İslamabad’daki Beluc protestocularına karşı polis gücünün “aşırı” kullanılması üstüne tepki aldıktan sonrasında, bekçi federal hükümet Perşembe günü kolluk kuvvetlerinin uyguladığı baskının başkentte bir “yıkım”i önlemeyi amaçladığını deklare etti.
Bekçi bakanlar Fawad Hasan Fawad ve Jamal Shah’ın da eşlik etmiş olduğu ortak basın toplantısında konuşan Enformasyon Bakanı Murtaza Solangi, geçici Başbakan Anwaar-ul-Haq Kakar’ın talimatları doğrultusunda Beluc protestocularıyla görüşmelerde bulunmak suretiyle bir komite kurulduğunu söylemiş oldu. .
“Hükümet tarafınca Fawad Hasan Fawad protestocularla konuştu” diye ekledi.
Özelleştirme bakanının başkanlığını yapmış olduğu görüşme komitesi protestoculara tüm şikayetlerinin ele alınacağına dair güvence verdi.
Gelişmenin arkasından hükümet, dün gece polis müdahalesi esnasında gözaltına alınan protestocu bayanların tamamının özgür bırakılması yönünde yönerge verdi.
Burada, halkın bu ayın başlarında Turbat’ta bir Beluc gencinin Terörle Savaşım Dairesi yetkilileri tarafınca “yargısız öldürülmesini” protesto ettiğini belirtmekte yarar var.
Beluc kadınlarının öncülüğünde 6 Aralık’ta süregelen uzun yürüyüş, Çarşamba günü (dün) İslamabad’a ulaştı.
Bakan, Belucistan’dan İslamabad’a ulaşan protestocuların şiddete karışmadığını söylemiş oldu.
Başkente vardıklarında polisler protestoculara karşı baskı başlattı ve Ulusal Basın Kulübü haricinde kurulan kampları dağıttı. Protestocuların çoğunun polis tarafınca tutuklanması ülke çapında acıya yol açtı.
Özelleştirme bakanı ise hükümetin bir “yıkım”ten kaçınmak için tedbir alması icap ettiğini söyleyerek, bu mevzuda ellerinde haber alma raporları bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Fawad, bazı “mahalli halkın” protestoculara iştirak etmesi ve kanun ve düzeni bozmaya çalışmasının arkasından polisin baskıyı başlattığını ekledi.
Bakan, “Yüzleri kapalı bazı kişiler oraya gelip taş atmaya başladı” dedi.
Sadece kendisi, Belucistan’dan İslamabad’a ulaşan protestocuların şiddete karışmadığını itiraf etti.
Bakan ek olarak, protestoculardan gösterilerini daha ilkin kendilerine koruma ve güvenlik sağlanabilecek bir yerde (F-9 Park) yapmalarının istendiğini söylemiş oldu.
Bir suali yanıtlayan bakan, İslamabad polisine tüm hanım ve evlatları özgür bırakma talimatı verildiğini söylemiş oldu. “Bazıları hemen hemen tanımlanmadı” dedi ve baskı esnasında tutuklanan adamların% 90’ının özgür bırakıldığını da sözlerine ekledi.
“FIR’da aday gösterilenlerin meselesi mahkemede.” Kendisi ek olarak hükümetin mahkemenin sonucuna lafzı ve ruhuyla uyacağını söylemiş oldu.
Başka bir soruya bakan, görüşme komitesinin tavsiyelerini Başbakan ve geçici kabine önünde sunacağını söylemiş oldu.
IHC sonucu; kınamalar
Günün erken saatlerinde, İslamabad Yüksek Mahkemesi (IHC) Baş Yargıcı Aamer Farooq, Beluci yürüyüşçülerinin anayasal gosteri yapma hakkına haiz olduklarını söyleyerek, başkentin üst düzey polisini protestoda herhangi bir engele karşı uyardı.
CJ Farooq, “Protesto etmeye gelenleri protesto etsinler, bu onların anayasal hakkıdır” dedi.
Ayrıca Pakistan İnsan Hakları Komisyonu, Internasyonal Af Örgütü Cenup Asya ve öteki kuruluşlar, polisin Beluc protestocularına yönelik baskısını kınadı.
Eski adı Twitter olarak malum X’i ele alan Internasyonal Af Örgütü, hükümete tüm protestocuları derhal özgür bırakması ve yalnızca ifade özgürlüğü ve protesto haklarını kullanmaları sebebiyle onlara karşı yöneltilen her türlü suçlamanın düşürülmesi çağrısında bulunmuş oldu.
Ek olarak, başta Belucistan’da olmak suretiyle tüm yargısız infazlar ve zorla kaybetmelere ilişkin internasyonal standartlara uygun olarak yansız bir soruşturma yürütülmesini talep etti.
HRCP, polisin İslamabad’daki Beluc protestocularına yönelik “şiddetli” baskısını, bayanların, evlatların ve yaşlıların tazyikli su ve cop kullanımı yöntemiyle “haksız güç”e maruz kalmasını şiddetle kınıyor.
HRCP, hükümete protestocularla görüşmek ve onların meşru taleplerinin adil bir halde yargılanması için bir kurul düzenlemesi çağrısında bulunmuş oldu.

