İslamabad, Aralık ayına kadar Riyad ile Reko Diq anlaşmasına varmayı umuyor: Başbakan
Bekçi Başbakan Anwaar-ul-Haq Kakar, Pakistan’ın anlaşmayı bu yıl Aralık ayına kadar imzalamayı beklediğini söyleyerek, Reko Diq bakır-altın madenindeki hisselerin satışı için Suudi Arabistan ile müzakerelerin sürdüğünü doğruladı.
Röportajda sorulan bir soruya cevap Arap Haberleri Başbakan Pazartesi günü Aralık ayına kadar bir anlaşmaya varılacağından “ümitli” bulunduğunu söylemiş oldu.
Başbakan Kakar, Pakistan hükümetinin özsermayesini Suudi Arabistan’a satmasının kabul edilebilir olup olmadığı sorulduğunda, “Suudi teklifinden oldukça heyecanlıyız ve onların bir tek bu projeye değil öteki mevzularda da katılımlarını fazlaca teşvik ederiz” dedi. .
“Bu, üç taraf içinde gerçekleşen görüşme kısmı ve bakalım bundan iyi mi bir netice çıkacak… Biz bir tek Suudileri bu anlaşmanın ve geri kalan işin bir parçası olmaya teşvik edecek bir hükümetiz. -Yürekli detaylar, belli bir karara vardıklarında haberi paylaşacağız.”
Kanadalı şirket Barrick Gold Corporation, revize edilen antak kalma kapsamında projenin hisselerinin %50’sine sahipken, Şili şirketi Antofagasta, aralarında Petrol ve Gaz Geliştirme Şirketi Limited (OGDCL), Pakistan Petroleum’un da bulunmuş olduğu üç devlet kurumu tarafınca yatırılan 900 milyon dolar karşılığında projeden çekildi. Limited (PPL) ve Government Holdings Private Limited (GHPL).
Adı geçen kuruluşlar, Reko Diq’teki işlenmemiş bakır-altın yataklarının çıkarılmasını amaçlayan projede %25’lik paya sahipken, %15’i tam fonlu bazda ve %10’u özgür taşıma esasına nazaran olmak suretiyle geri kalan %25’i Belucistan’a aittir. .
Barrick, yarım yüzyıldan fazla bir süre süresince yılda 200.000 ton bakır ve 250.000 ons altın üretme kapasitesine haiz 7 milyar doları aşan projeyle madeni dünyanın en büyük azca gelişmiş bakır-altın alanlarından biri olarak görüyor.
Barrick CEO’su Mark Bristow onlarca defa firmanın hisselerinin satışa sunulmadığını söylemiş oldu sadece Suudi Arabistan’ın Pakistan hükümetinin hisselerini satın almak istemesi halinde buna bir itirazı olmadı. Kanadalı madencilik şirketi olarak hisseleri.
Başbakan Kakar, hükümetinin 25 Aralık’a kadar olan süreyi karşılamayı başarıp başaramayacağı sorulduğunda, “Hâlâ o güne yaklaşıyoruz” dedi. “Umutla [we can expect a deal by December].”
Ağustos ayında Pakistan, Barrick yetkililerinin de hazır bulunmuş olduğu İslamabad’daki açılış madencilik konferansında Suudi Arabistanlı yetkilileri ağırladı. Barrick ve Suudi devletine ilişkin madencilik şirketi Ma’aden, Cidde’de ortaklaşa bir bakır projesi yürütüyor.
Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu (PIF), enerji geçiş projelerini finanse etme çabasının bir parçası olarak dünya genelinde bakır projelerine yatırım yapmayı planlıyor. Bu senenin başlarında PIF, Brezilyalı madencilik şirketi Vale’nin ana metal işinde %10 hisse almayı kabul etti.
SIFC 60 milyar dolarlık yatırım getirecek
Başbakan Kakar, gelecekte Temmuz ayında kurulacak yeni Hususi Yatırım Kolaylaştırma Konseyi’nin (SIFC) yabancı yatırımcıların endişelerini gidermek için “tek pencere operasyonu” olarak hizmet edeceğini söylemiş oldu.
“Herhangi bir direkt yabancı yatırımın talebi olan doların ülkesine geri gönderilmesi şeklinde iki yada üç alan hâlihazırda ele alındı. [foreign direct investment] varlık, [that] Sigortalı, yasal olarak korunuyor” dedi Başbakan.
“İkincisi, bürokratik kırmızı tapizm de ele alındı; SIFC platformundaki tek pencere fırsatı ilk olarak bu amaç için tasarlanıyor; tüm bu bürokratik engelleri ortadan kaldırmamız ve tüm izin verme ve izin verme sürecini rasyonelleştirmemiz gerekiyor. Dışarıdan yapılacak herhangi bir yatırımı 15 gün içinde kabul edebilirsiniz.”
SIFC platformu kapsamında bir ihtilaf çözüm mekanizması üstünde anlaşmaya varıldığını söylemiş oldu.
“Oldukça teşvik edici ve pozitif yönde bir durum, bu da dışarıdaki tüm taraflarca kabul edilebilir… Uyuşmazlık çözüm mekanizması ele alındı.”
Başbakan, SIFC’nin önümüzdeki beş yıl içinde Pakistan’a 60 milyar dolara kadar yatırım getireceği yönündeki raporların gerçekçi olup olmadığı sorusuna cevap vererek şunları söylemiş oldu: “Hakkaten öyleki. Muhtemelen bundan daha fazlası da olabilir.”