İmran Khan, ‘kuvvetli insanların’ korunduğunu söylemiş oldu
RAWALPINDI: Eski başbakan ve eski Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) başkanı Imran Khan Cumartesi günü, gizyazı davasına karışan “kuvvetli kişilere” “koruma” verildiğini iddia etti.
Adiala Hapishanesindeki gizyazı davası duruşmasında konuşan Khan, başbakanlığı esnasında gizyazı tartışmasıyla ilgili soruşturma başlatılması emrini verdiğini söylemiş oldu.
Eski başbakan, sadık siyasal rakiplerinden önde gelen Navaz Şerif’e alay ederek, kendisi ve parti liderleri parmaklıklar ardına atılırken, Pakistan Müslüman Birliği-Navaz (PML-N) liderliğinin ülkeye “geri getirildiğini” altını çizdi. keçiler şeklinde.”
2023 Resmi Sırlar Yasası uyarınca kurulan hususi bir mahkeme, Khan ve partinin Başkan Yardımcısı Şah Mehmood Kureyşi’nin gizyazı davasında hapsedildiği Adiala hapishanesinde açık duruşma düzenledi.
Yargıç Abual Hasnat Zulqarnain, PTI liderlerine karşı davanın Resmi Sırlar Yasası uyarınca kaydedilmesinden bu yana gizyazı davasını yürütüyor.
Khan ve Kureyşi, 23 Ekim’de hususi mahkeme tarafınca gizli saklı bir belgeyi kötüye kullanma suçlamasıyla suçlandı.
Perşembe günü federal kabine, Hukuk ve Hakkaniyet Bakanlığı tarafınca taşındıktan sonrasında gizyazı davasında Khan ve Kureyşi’nin hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin özeti onayladı.
Karar, hususi mahkeme hakimi Zulqarnain’in, Adiala cezaevi müdürü tarafınca gün ışığına çıkarılan “ciddi güvenlik riskleri” sebebiyle duruşmanın cezaevinde yapılması yönündeki emirinin ışığında alındı.
Mahkeme ek olarak duruşmalara gazeteciler de dahil olmak suretiyle isteyen her insanın katılabileceğini belirtti. Duruşmada Khan’ın eşi Bushra Bibi, Kureyşi’nin kızı Mehr Bano ve oğlu Zain Kureyşi de hazır bulunmuş oldu.
Sadece açık duruşmayı izlemek suretiyle cezaevi haricinde bulunan yerli ve yabancı gazetecilerin bugün içeriye alınmasına izin verilmedi.
Khan ve Kureshi’nin iştirakı işaretlendi ve arkasından duruşma 4 Aralık’a (Pazartesi) ertelendi.
Kureyşi mahkemeden Başkan Alvi’nin çağrılmasını istedi
Duruşma esnasında Kureyşi, duruşmalarının 1923 Resmi Gizli saklı Yasası uyarınca mı yoksa 2023 Resmi Gizli saklı Yasası uyarınca mı yürütüldüğünü sordu ve hiçbir güvenlik endişesinin olmadığını ve otomobilinde yalnız gezi ettiğini ekledi.
Hapishane yönetiminin kendisini ve Khan’ı mahkemeye çıkarma yönündeki talimatı ihlal ettiğini ve kayıtlarını sunmadığını söylemiş oldu.
“Düzmece bir davadan yargılanıyoruz. Cumhurbaşkanı hem de Resmi Sırlar Yasası değişim yasasına da karşı çıkıyor” diye altını çizdi. Kureyşi ek olarak cumhurbaşkanının çağrılmasını ve kendisine bu yasayı kabul edip etmediğini söylemesini talep etti.
Mahkeme, Kureyşi’ye medya temsilcilerinin duruşma için cezaevinde bulunduğunu söylemiş oldu.
Mahkeme, “Güvenlik endişeleri sebebiyle mahkemeye çıkarılmadınız” diyerek, Kureyşi ve Khan’ın duruşmasının ayrı olarak yapılamayacağını ekledi.
Mahkeme, Kureyşi’ye, duruşmasının Resmi Sırlar Yasası’nın 9. ve 5. Maddeleri uyarınca yapılacağını söyleyerek, yargılamanın esasa gore yürütüleceğini söylemiş oldu.
‘Bugünkü duruşma açık duruşmaya gore değil’
Adiala hapishanesi haricinde basın mensuplarına konuşan Khan’ın avukatı Intazar Hussain Panjutha, bugünkü duruşmanın açık duruşmaya uygun olmadığını söylemiş oldu.
Panjutha, “Hapishanede bulunan medya temsilcileri, tüm medyayı temsil etmediklerini söylemiş oldu. Bugünkü duruşma, İmran Khan’ın avukatlarının kurum içi erişimi olmadığı için yüksek mahkemenin emirlerini ihlal etti” dedi.
Belirli kişilerin, medya kişilerine izin verildiğinde duruşmanın tamamlandığını ilave ederek, halkın adına hapishanenin içine getirildiğini iddia etti.
Güvenlik ‘bahane’ ile ilgilidir
Ayrıca, Kureyşi’nin oğlu Zain, güvenlik endişelerinin babasını mahkemeye çıkarmamak için yalnız bir bahane bulunduğunu söylemiş oldu.
“Tüm mahalli ve internasyonal medya temsilcileri hazır bulunmuş oldu sadece cezaevine girmelerine izin verilmedi” diyen Zain, gizyazı davasıyla ilgili tüm gerçeklerin kamuoyunun önüne çıkması icap ettiğini de sözlerine ekledi.
Şifreli geçit
Münakaşa, 27 Mart 2022’de Khan’ın – Nisan 2022’de görevden alınmasına bir aydan azca bir süre kala – halka açık bir mitingde konuşma yaparken kalabalığın önünde bir mektup sallaması ve bunun kendisiyle komplo kuran yabancı bir ülkeden gelen bir gizyazı bulunduğunu iddia etmesiyle ortaya çıktı. Siyasal rakipler PTI hükümetini devirmeye çalışıyor.
Mektubun içeriğini açıklamadı ve mektubun geldiği milletin adını da söylemedi. Sadece birkaç gün sonrasında ABD’yi kendisine karşı komplo kurmakla suçladı ve Cenup ve Orta Asya İşlerinden Görevli Dışişleri Bakan Yardımcısı Donald Lu’nun görevden alınmasını istediğini iddia etti.
Gizyazı, Pakistan’ın eski ABD büyükelçisi Majeed’in Lu ile görüşmesiyle ilgiliydi.
Eski başbakan, şifrenin içeriğini okuduğunu iddia ederek, “İmran Han’ın iktidardan uzaklaştırılması halinde Pakistan için her şey affedilecek” dedi.
Hemen sonra 31 Mart’ta Ulusal Güvenlik Komitesi (NSC) mevzuyu ele aldı ve “Pakistan’ın iç işlerine belirgin müdahalesi” sebebiyle ABD’ye “kuvvetli bir yaptırım” sonucu vermeye karar verdi.
Hemen sonra, görevden alınmasının arkasından devrin başbakanı Şehbaz Şerif, MGK’yı bir toplantıya çağırdı ve bu görüşmede, yazışmalarda yabancı bir komploya dair hiçbir kanıt bulunmadığı sonucuna vardı.
Bu olayların arkasından interneti kasıp kavuran ve halkı şok eden iki ses sızıntısında, eski başbakan, devrin federal bakanı Asad Umar ve devrin ilke sekreteri Azam Khan’ın ABD şifresini ve iyi mi kullanılacağını tartıştıkları iddia ediliyordu. onların yararınadır.
30 Eylül’de federal kabine mevzuyu dikkate aldı ve ses sızıntılarının içeriğini araştırmak için bir komite oluşturdu.
Ekim ayında kabine, eski başbakana karşı dava başlatılması yönünde yeşil sinyal verdi ve davayı FIA’ya devretti.