IHC, gizyazı davasında PTI şefinin tutuklama sonrası kefalet başvurusu hakkında FIA’nın yanıtını istiyor

0
Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) Başkanı Imran Khan, 24 Temmuz 2023'te İslamabad'daki Yüksek Mahkemeye çıktıktan sonra ayrıldı. — AFP
Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) Başkanı Imran Khan, 24 Temmuz 2023’te İslamabad’daki Yüksek Mahkemeye çıktıktan sonrasında ayrıldı. — AFP

İSLAMABAD: İslamabad Yüksek Mahkemesi (IHC) Pazartesi günü Federal Soruşturma Ajansı’na (FIA) Pakistan Tehreek-e-Insaf (PTI) Başkanı İmran Khan’ın gizyazı davasındaki kefalet başvurusuna cevap isteyen bir bildirim yayınladı.

Bu gelişme, PTI başkanı ve partisinin Başkan Yardımcısı Shah Mahmood Kureyşi’nin tutuklama sonrası sunmuş olduğu kefalet dilekçelerini reddeden – Resmi Sırlar Yasası kapsamında kurulan – hususi mahkemenin sonucuna itiraz eden Khan’ın kefalet dilekçesinin duruşması esnasında geldi. gizyazı vakası.

PTI başkanı savunmayı Cumartesi günü sundu ve IHC, bugünkü duruşma için duruşmayı planladı.

IHC Baş Yargıcı Aamer Farooq, PTI şefi adına avukat Salman Safdar’ın sunmuş olduğu savunmaya cevap olarak bildirimler yayınladı.

PTI şefinin hukuk ekibi onlarca kere davanın erken duruşması için çağrıda bulunmuş oldu, peşinden IHC baş yargıcı uygun bir prosedürün mevcut bulunduğunu ve davaya buna bakılırsa karar verileceğini altını çizdi.

FIA’ya, PTI başkanının dilekçesine cevap vermesi talimatı verildi.

Khan ve Kureyşi gizyazı davasında 26 Eylül’e kadar adli tutuklulukta duracak.

Geçtiğimiz ay FIA, PTI şefi ve partisinin başkan yardımcısını, gizli saklı belgeyi siyasal çıkarlar için yanlış yere koyduğu ve kötüye kullandığı iddiasıyla Resmi Sırlar Yasası kapsamında tutukladı.

Ondan sonra, davaya ilişkin soruşturma kapsamında her iki önder de tutuklandı ve sanıkları yargılamak için Resmi Sırlar Yasası uyarınca hususi bir mahkeme kuruldu.

Şifreli geçit nedir?

Münakaşa ilk olarak 27 Mart 2022’de, Khan’ın Nisan 2022’de devrilmesinden bir tek birkaç gün ilkin, bunun yabancı bir ülkeden gelen bir gizyazı bulunduğunu iddia eden ve hükümetinin iktidardan uzaklaştırılması icap ettiğini belirten bir mektubu savurmasıyla ortaya çıktı.

Mektubun içeriğini açıklamadı ve onu gönderen ülkenin adını söylemedi. Sadece birkaç gün sonrasında ABD’yi aradı ve Cenup ve Orta Asya İşlerinden Görevli Dışişleri Bakan Yardımcısı Donald Lu’nun görevden alınmasını istediğini söylemiş oldu.

Gizyazı, Pakistan’ın eski ABD büyükelçisi Asad Majeed’in Lu ile görüşmesiyle ilgiliydi.

Eski başbakan, şifrenin içeriğini okuduğunu iddia ederek, “İmran Han’ın iktidardan uzaklaştırılması halinde Pakistan için her şey affedilecek” dedi.

Ondan sonra 31 Mart’ta Ulusal Güvenlik Komitesi (NSC) mevzuyu ele aldı ve “Pakistan’ın iç işlerine belirgin müdahalesi” sebebiyle ülkeye “kuvvetli bir yaptırım” sonucu vermeye karar verdi.

Ondan sonra, Han’ın görevden alınmasının peşinden, Han’ın halefi Şehbaz Şerif, MGK’yı başka bir toplantıya çağırdı ve bu görüşmede, şifrede yabancı bir komploya dair hiçbir kanıt bulunmadığı sonucuna varıldı.

Eski başbakana karşı oluşturulan gizyazı davası, baş sekreteri Azam Khan’ın bir barış yargıcı ve Federal Soruşturma Ajansı (FIA) önünde eski Başbakanın ABD şifresini “siyasal kazanımları” için kullandığını ve bir oylamayı engellemek için kullandığını açıklamasının peşinden ciddileşti. ona karşı itimat yok.

Eski siyasetçi, itirafında, şifreyi eski başbakana verdiğinde “coşkulu” bulunduğunu ve dili “ABD’nin gaflarından biri” olarak nitelendirdiğini söylemiş oldu. Azam’a bakılırsa eski başbakan, sonrasında telgrafın “seviye ve muhalefete karşı bir anlatı oluşturmak” için kullanılabileceğini söylemiş oldu.

Azam, bu tür eylemlerden kaçınma tavsiyesine karşın ABD şifresinin PTI başkanı tarafınca siyasal toplantılarda kullanıldığını söylemiş oldu. Kendisi ek olarak eski başbakanın kendisine, şifrenin kamuoyunun dikkatini muhalefetin gensoru önergesine “dış müdahaleye” yöneltmek için kullanılabileceğini söylediğini belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir