Hamileliğin ve Ebeveynliğin Açıklanamayan 4 Gizemi

0
Hastane penceresinin yanında tekerlekli beşikte bir bebek.
Sean Gallup/Getty Images

Dünyadaki en yaygın deneyimlerden kabul edilen hamilelik hakkında niçin bu kadar azca şey biliyoruz?

Teknik olarak hamilelik dünyadaki en düzgüsel şeylerden biridir. Ne de olsa, dünyadaki her insanoğlunun kendi deneyimi vardır (şu sebeple çoğumuz bir insanoğlunun rahminden gelmek zorundaydık).

Ve gene de, her gün olmasına karşın, hamilelik son aşama gizemli olmaya devam ediyor.

Kimi zaman etkisinde bırakan bir halde gizemlidir: Hamile insanların vücudunda gerçekleşen bir tür simya vardır, tek bir hücreyi tam teşekküllü bir insana dönüştürür.

Sadece kimi zaman, son aşama sinir bozucu bir halde gizemlidir. Bundan dolayı hamilelik prevalansına karşın, hamilelikle ilgili araştırmacıların cevaplayamadığı pek oldukça sual var. Hamile insanlardan kendi bedenleri ve beyinleri, fetüslerinin sağlığı ve hamileliğin kendilerini ve yaşamlarını iyi mi değiştirebileceği hakkında sorular.

Beklerken, üç bölümlük bir takım açıklanamaz – Vox podcast’i büyük, cevaplanmamış sorular hakkındadır. Ebeveynlerin hamilelik ve bakım vermeyle başa çıkmaya çalışırken karşılaştıkları bazı bilimsel bilmeceleri keşfediyoruz. Ek olarak, Vox haber odasındaki muhabirler hamilelikle ilgili kendi sorularını sordular (ve cevaplar aldılar).

Hamileliğin ve bakıcılığın bir ebeveynin beynini iyi mi etkileyebileceğinden hamileliğin bilinmeyenlerinin bir ebeveynin yaşamı üstündeki etkisine kadar her şeyi ele alacağız.

Sadece ilkin, anne karnından başlamış olalım ve bir ebeveyn bir cenini çocuk haline getirse bile, bu fetüsün ebeveynini derhal geri kalıba sokabileceğini anlamaya çalışalım.

Fetüsler, hamile ebeveynlerinin vücutlarında kendilerinden minik parçalar bırakırlar. Onlar ne yapıyor?

Rahimde kıvrılmış bir bebeğin ana hatları.
Getty Images/Science Fotoğraf Terazi

Rahimdeki fetüsler hamile ebeveynlerinden her türlü şeyi alırlar. Gıdaları, oksijeni ve hayatta kalmak ve gelişmek için gerekseme duydukları her şeyi alırlar.

Görünüşe bakılırsa fetüsler de hamile ebeveynlerine bir şeyler veriyorlar: hücreler.

Bu hücreler fetüsten plasenta yöntemiyle ebeveynlerin vücutlarına geçer. Bazıları bağışıklık sistemi tarafınca ortadan kaldırılabilir, sadece ötekiler kalpten akciğerlere, sezaryen yaralarına ve hatta beyne kadar vücudun herhangi bir yerine yayılabilir. Oradayken, çevreleyen doku ile iç içe geçerler ve kalbin, beynin yada akciğerlerin bir parçası olurlar. Çevrelerindeki hücrelerden genetik olarak değişik görünebilirler, sadece ebeveynin vücudunun bir parçası haline gelmişlerdir.

Bilim adamları bu hücrelerin varlığını mikrokimerizm olarak adlandırırlar. Küçük şeklinde mikro ve birkaç yaratığın karışımı olan efsanevi mahluk şeklinde kimera. Bu durumda, antik Yunan efsanesindeki bir aslan-keçi-yılan melezi değil, genetik olarak bir ebeveynden ve onun fetüsünden türetilen hücrelerin minyatür bir melezidir.

Bu hücreler, ebeveynin vücudunun oldukça minik bir bölümünü temsil eder; bir ebeveyndeki milyonlarca hücreden yalnızca biri fetüslerinden gelebilir. Sadece bu süreç, hamile kalan her ebeveynin, muhtemelen yaşam boyu bu evlatların minik hatıralarını taşımış olduğu anlamına gelir.

buradaki sır bu hücrelerin vücut üstündeki etkisidir. Kimi zaman etkisiz olmaları ve etkisiz olmaları mümkündür. Bununla beraber, araştırmacılar fareleri inceleyerek, bu hücrelerin ebeveynlerin kalbinin iyileşmesine destek olabileceğini ve ek olarak vücudun başka yerlerinde şifa eli uzatabileceğini öne devam eden kanıtlar buldular. Bununla beraber, öteki araştırmacılar, bu hücrelerin otoimmün hastalıklarda ve hatta kanserde rol oynayabileceğine dair ikna edici kanıtlar buldular.

Anne babalar ve evlatları arasındaki bir çok ilişki şeklinde, ebeveynin vücudu ile onu barındıran cenin hücreleri arasındaki ilişki de hem karmaşık hem de son aşama büyüleyici.


Ebeveyn olmak değişik bir buluğluk çağı şeklinde mi?

Bacağında hastane etiketi olan yeni doğmuş bir bebek, aşağıdan bakıldığında, çıplak ayak ve alt kısmı sarılı.
Getty Images vasıtasıyla Didier Köyleri/AFP

Dinleyicilerimizden hamileliğin hayatlarını iyi mi etkilediğine dair sesli notları bizlere e-posta ile göndermelerini istediğimizde, oldukça sayıda cevap aldık.

Bazı dinleyiciler bizlere ansızın oldukça daha duygusal hale geldiklerini söylediler. Birçoğu, daha ilkin nadiren ağlasalar bile, evlatlarının doğumundan sonrasında oldukça daha sık ağladıklarını bildirdi. Ötekiler, evlatları herhangi bir halde işin içine katarlarsa gerçek polisiye romanları izleyemeyeceklerini söylediler.

Liz LaPoint, “Ansızın her bebek senin bebeğin,” diye deklare etti.

Eduardo Alejandre şeklinde öteki dinleyiciler de bizlere evlatlarının iyiliği mevzusunda aşırı duyarlı olduklarını söylediler, “Sanki kulaklarımdan biri devamlı… onların ne yaptıkları mevzusunda net olmaya çalışıyor.” “Güvendesin.”

Dinleyiciler stres düzeylerindeki, yaratıcılıklarındaki ve hatta bitkinlik düzeylerindeki değişimleri anlattılar.

Bazı yönlerden, bu bilhassa şaşırtıcı değil. Bir çok ebeveyn, hamilelik ve ebeveynliğin onları iyi mi değiştirdiği hakkında bir öykü anlatabilir. Sadece şaşırtıcı olan, bu değişikliklerin ne kadar iyi anlaşıldığıdır.

Bilim ve sıhhat muhabiri Chelsea Conaboy kısa süre ilkin kitabında ebeveynlik ve yetiştirmenin ebeveyn beyninin yapısını ve işlevini iyi mi değiştirdiğini araştırdı. Anne Beyni: Nörobilim Ebeveynlik Öyküsünü Iyi mi Tekrardan Yazıyor?. Mevcut araştırmaları incelemeleri bazı cevaplar sağlarken, çoğunlukla birçok cevaplanmamış suali gün ışığına çıkardı.


Hamilelikte Esrar Kullanımı Güvenli midir? Ve niçin hamile insanoğlu için oldukça fazla soruna niçin olabilir?

Elinde yanan bir sigara tutan başsız hamile bir vücudun çizimi.
Getty Images/fStop

Bir ebeveyn hamilelik esnasında oldukça fazla alkol alırsa, bunun çocuğun kilosu ve boyundan bilişsel kabiliyetlerine, görme ve işitmesine kadar net neticeleri olabileceğini gösteren hakikaten iyi araştırmalar var. Sigara içmenin bir fetüse zarar verebileceğine dair iyi kanıtlar da var.

Bununla beraber, Vox muhabiri Keren Landman’ın yakın tarihindeki bir haberde belirttiği şeklinde, esrar kullanımının neticeleri daha azca belirgindir. Meydana getirilen araştırmalar karışık sonuçlar verdi. Araştırmacılar, esrar kullanımının doğum ağırlığını etkileyip etkilemediği mevzusunda tam olarak net değiller ve hamilelikte esrar kullanımı ile çocuklarda dikkat, hiperaktivite ve saldırganlık içinde bazı ilişkiler olsa da, bu sonuçlar da kati değil.

Landman, bu karışık sonuçlara karşın, hamilelik esnasında esrar kullanımının, uyuşturucunun yasal olduğu eyaletlerde bile ABD’deki eyaletlerde hala ağır bir halde cezalandırıldığını belirtti. Hamile anne babalar kimi zaman sabah bulantısı yada öteki hamilelik semptomlarıyla baş etmek için esrar kullanırlar, sadece birçok eyalette evlatları çocuk koruma kurumları tarafınca alınabilir ve hatta tutuklanıp hapse atılabilir.

Peki bilim ve politika içinde niçin bu kadar uyumsuzluk var? Ve sağlayıcılarıyla esrar kullanımını tartışırken her ikisini de iyi mi geliştirebilir ve ebeveynlerin içinin rahat olmasını iyi mi sağlayabiliriz?

açıklanamaz Bölüm 24 Mayıs’ta yayınlanacak. gösterildi


Son teslim tarihlerini niçin doğru bir halde tahmin edemiyoruz?

Elleri bebeğinin karnında ve ayaklarının arasında amniyotik sıvı birikintisi olan başsız hamile bir vücudun çizimi.
Getty Images/fStop

Görünüşe bakılırsa hamileliğin her aşamasında bilimsel bir gizem ya da belirsizlik var. Bu sonuna kadar doğrudur. Vox’tan Anna North’un yazdığı şeklinde, doğumun ne vakit başlayacağını kestirmek hala olanaksız.

Emory Üniversitesi’nde hanım doğum ve jinekoloji profesörü olan Martina Badell, North’a “Doğumun başlangıcı için kati tetikleyici bilinmiyor” dedi. Sadece North’un açıklamış olduğu şeklinde daha fazlası var:

Tam olarak ne vakit başlayacağını tahmin edemiyoruz. Araştırmacılar belirli risk faktörlerini saptamış olsalar da, kimin vücudunun süreci erken başlatacağından ve potansiyel olarak doğmamış evladı hastaneye kaldırma, hastalık yada ölüm riskine sokacağından güvenli olamayız. Bireylerin doğumun ne vakit başladığı üstünde oldukça azca kontrolü vardır yada asla yoktur. Bu, bir şeyler ters giderse, hastanın suçlanmayacağı ve süreci etkilemek için yapabileceği fazla bir şey olmadığı anlamına gelir.

Bir doktorun North’a söylediği şeklinde sinir bozucu olan şey, doğumun “gizem olması gerekmeyen bir gizem” olmasıdır. Cevabı bulmak için üreme sağlığına daha çok kaynak ayırabiliriz. North’un tüm öyküsünü buradan okuyun.


Ek okuma: Hamilelik – Malum ve Bilinmeyen

  • Hamilelik kaybı hakkında iyi mi konuşulur: Hamilelik kaybı kimi zaman tıbbi olarak açıklanamaz olabilir, sadece Vox muhabiri Allie Volpe’un açıklamış olduğu şeklinde, bununla beraber oldukça yaygındır. “Tanımlanan gebeliklerin ortalama yüzde 10’u düşükle sonuçlanıyor – gebeliğin 20. haftasından ilkin gebelik kaybı” diye yazıyor. Gene de, kaybın sıklığına karşın, hem kaybı yaşayan biri hem de sevilen biri olarak hakkında konuşmak hala zor. Bu yüzden Volpie uzmanlara şunu soruyor: Hamilelik beklenmedik bir halde sona erdiğinde ne söylemeliyiz?

  • Ozempic ve Wegovy’nin hamilelik riskleri daha çok dikkat gerektiriyor: Popüler zayıflama ilaçları, hayvan çalışmalarında doğum kusurlarıyla ilişkilendirilmiştir. Bu bilgiyi bulmak niçin bu kadar zor?

  • Hamilelik esnasında sigara içmenin çok önemli tehlikesi: Bir araştırma, hamilelik esnasında günde bir tek bir sigara içmenin yenidoğanın ölüm riskini iki katına çıkardığını buldu.

  • Anne ölümlerinin önde gelen sebeplerinden biri, oldukça azca annenin kaygı duyduğu bir şeydir: Uzmanlar, hamilelik esnasında yüksek gerilim mevzusunda daha çok farkındalık çağrısında bulunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir