BM organı, dini nefrete karşı Pakistan destekli önergeyi onayladı
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi Çarşamba günü, büyük Batılı güçlerin karşı çıkmış olduğu İsveç’te Kur’an-ı Kerim’in yakılmasının peşinden dini nefretle ilgili Pakistan destekli bir önergeyi onayladı.
Başlıca Batılı güçler – ABD Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık – insan hakları ve ifade özgürlüğü mevzusundaki görüşlerine aykırı bulunduğunu iddia ederek karara karşı çıktı.
Pakistan, İsveç’te bir kişinin mukaddes kitabın sayfalarını yakarak Müslüman dünyasında diplomatik tepkiyi tetiklemesinin peşinden “ayrımcılığa, düşmanlığa yada şiddete tahrik teşkil eden dini nefretle savaşım” başlıklı sonucu gündeme getirmişti.
Çin, Hindistan, Cenup Afrika ve Ukrayna dahil olmak suretiyle 28 kadar ülke lehte oy kullandı, 12 aleyhte oy kullandı ve yedi ülke çekimser kaldı.
İngiltere ve ABD dışındaki ülkelerden Belçika, Kosta Rika, Çekya, Finlandiya, Fransa, Almanya, Litvanya, Lüksemburg, Kara Negro ve Romanya karara karşı oy kullandı.
Pakistan’ın sonucu, “Kur’an-ı Kerim’e yönelik açıkca ve kasıtlı olarak meydana getirilen saygısızlık eylemleri” de dahil olmak suretiyle, dini nefretin tüm tezahürlerini kınamakta ve sorumlulardan hesap sorulması icap ettiğinin altını çizmektedir.
Devletlere, “ayrımcılığa, düşmanlığa yada şiddete teşvik teşkil eden dini nefretin savunuculuğunu ve eylemlerini ele almak, önlemek ve kovuşturmak” için yasalar çıkarmaya çağırıyor.
Ek olarak BM insan hakları sorumlusu Volker Türk’ün Kur’an yakma tartışmaları ışığında ülkelerin yasalarındaki boşlukları tespit etmesini istiyor.
İslam dünyasında dini kitaplara saygısızlık ‘düşünülemez’
Dışişleri Bakanı Bilawal Butto-Zardari Salı günü kuruma video bağlantısı vesilesiyle yapmış olduğu konuşmada, dünyayı nefrete, ayrımcılığa, hoşgörüsüzlüğe karşı birlik olmaya ve karşılıklı saygı, anlayış ve hoşgörüyü geliştirmeye çağırdı.
Bilawal, ne yazık ki, Kur’an-ı Kerim’e kasıtlı saygısızlığın hükümetin yaptırımı ve cezasız kalması altında devam ettiğini söylemiş oldu.
“Bu nefreti körüklemeyi, ayrımcılığı ve sertliği kışkırtma girişimlerini görmeliyiz. El ele vererek kınamalıyız. Nefreti körükleyenleri soyutlama etmeliyiz” dedi.
“Kur’an’a meydana getirilen saygısızlığın açıkca ve kasıtlı olarak Müslümanlara yol açmış olduğu derin yarayı idrak etmek önemlidir” dedi.
Kur’an-ı Kerim’e meydana getirilen saygısızlığı Müslüman inancına bir hücum olarak nitelendiren Dışişleri Bakanı Bilawal, konseye sunulan taslak metindeki önleme ve hesap verebilirlik çağrısının makul ve lüzumlu bulunduğunu söylemiş oldu.
Bakan, ifade özgürlüğü nefret söylemi kadar olmazsa olmaz olduğundan, nefret söylemi ve ifade özgürlüğünün ayrılması icap ettiğini söylemiş oldu.
“Dünyada başka dinlerin mukaddes metinlerine saygısızlık yapılmasına müsaade eden tek bir Müslüman ülke yok.”
Endonezya Dışişleri Bakanı Retno Marsudi, “Bu provokasyonlar dünyadaki Müslümanlara derinden hakaret ediyor. İfade özgürlüğünün arkasına saklanamazsınız.”
28 Haziran’da Stockholm’de, birkaç yıl ilkin Irak’tan İsveç’e kaçan 37 yaşındaki Salwan Momika, Müslümanların mukaddes kitabını çiğnedi ve birkaç sayfasını ateşe verdi.
Eylemleri, dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanların Kurban Bayramı’nı kutlamaya başlamasıyla geldi.
İsveç hükümeti, Kuran’ın yakılmasını “İslamofobik” olmakla kınadı, sadece İsveç’in “anayasal olarak korunan toplanma, ifade ve gosteri özgürlüğü hakkına” haiz bulunduğunu ekledi.