Bilim adamı domuzlarda insana benzer böbrekler yetiştirdi ve organ nakli hastaları için büyük umutlar uyandırdı
Çinli bilim adamları, domuz embriyosunda insan hücresi içeren böbrekler yarattı; bu, küresel çapta bir ilk olup, bigün dünya genelinde organ bağışçısı kıtlığının hafifletilmesine destek olabilir.
Sadece uzmanlar, perşembe günü Cell Stem Cell dergisinde gösterilen bir çalışmada gösterilen bulgunun, bilhassa bazı insan hücrelerinin domuzların beyinlerinde de bulunması sebebiyle etik sorunları gündeme getirdiğini söylemiş oldu.
Guangzhou Biyotıp ve Sıhhat Enstitüleri’nden araştırmacılar böbreklere odaklandı şu sebeple böbrekler ilk gelişen ve insan tıbbında en sık nakledilen organlar içinde yer ediniyor.
Kıdemli yazar Liangxue Lai yapmış olduğu açıklamada, “Farelerde fare organları üretildi ve sıçanlarda fare organları üretildi, sadece domuzlarda insan organlarını büyütmeye yönelik daha önceki girişimler başarı göstermiş olmadı.” dedi.
“Yaklaşımımız, insan hücrelerinin alıcı dokulara entegrasyonunu geliştiriyor ve domuzlarda insan organları yetiştirmemize olanak tanıyor.”
Bu, genetiği değiştirilmiş domuz böbreklerinin ve hatta bir kalbin insanların içine yerleştirildiği ABD Birleşik Devletleri’ndeki son zamanlardaki yüksek profilli atılımlara karşı değişik bir yaklaşımdır.
Araştırmada yer almayan King’s College London’dan kök hücre bilimleri profesörü Dusko Ilic, yeni yazının “domuzları insan organlarını büyütmek ve yetiştirmek için kuluçka makinesi olarak kullanan organ biyomühendisliğine yeni bir yaklaşımdaki öncü adımları tanımladığını” söylemiş oldu.
Ilic, deneyi uygulanabilir bir çözüme dönüştürmenin birçok zorlukla karşılaşacağı mevzusunda uyardı, sadece “gene de bu büyüleyici strateji, daha çok araştırmayı güvence ediyor.”
Gen düzenleme
Bu tür melezlerin yaratılmasındaki en büyük güçlük, domuz hücrelerinin insan hücrelerine üstünlük sağlaması olmuştur.
Ekip, engellerin üstesinden gelmek için, domuz embriyosunda böbreklerin oluşması için lüzumlu olan iki geni silmek için CRISPR gen düzenlemesini kullandı ve “niş” olarak adlandırılan şeyi yarattı.
Ondan sonra, boşluğu dolduran, hususi olarak hazırlanmış insan pluripotent kök hücrelerini (herhangi bir hücre tipine dönüşme potansiyeline haiz hücreler) eklediler.
Embriyoları dişi domuzlara yerleştirmeden ilkin, onları hem insan hem de domuz hücrelerini besleyen maddeler içeren kontrol tüplerinde yetiştirdiler.
Toplamda 1.820 embriyoyu 13 taşıyıcı anneye aktardılar. Deneyin iyi mi çalıştığını değerlendirmek için gebelikler 25 ve 28. günlerde sonlandırıldı.
Çözümleme için seçilen beş embriyonun, gelişim aşamalarına gore fonksiyonel olarak düzgüsel böbreklere haiz olduğu bulunmuş oldu. Yüzde 50 ila 60 içinde insan hücresi içeriyordu.
Ortak yazar Zhen Dai, “Domuz embriyosunda bir niş yaratırsanız, insan hücrelerinin organik olarak bu alanlara girdiğini bulduk” dedi.
“Beyinde ve omurilikte yalnızca fazlaca azca sayıda insan sinir hücresi gördük ve genital bölgede asla insan hücresi görmedik.”
Sadece Reading Üniversitesi’nden kök hücre biyolojisi profesörü Darius Widera, domuz beyinlerinde herhangi bir insan hücresinin varlığının endişelere yol açtığını söylemiş oldu.
“Bu yaklaşım açık bir kilometre taşı ve domuzlarda insan hücreleri içeren organların tamamını büyütmeye yönelik ilk başarı göstermiş girişim olmasına karşın, üretilen böbreklerdeki insan hücrelerinin oranı hala yeterince yüksek değil” diye ekledi.
Ekip, uzun solukta teknolojilerini insan naklinde kullanılmak suretiyle optimize etmek istiyor sadece bunun hemen hemen hazır olmadığını kabul ediyor.
Mühim bir sınırlama, böbreklerin domuzdan türetilmiş damar hücrelerine haiz olmasıydı; bu hücreler, eğer insana nakledilirse reddedilmeye niçin olabilirdi.
Bununla beraber ekip halihazırda domuzlarda kalp ve pankreas şeklinde öteki insan organlarının yetiştirilmesi üstünde çalışıyor.