Aileler ateşkes çağrısı yaparken Hamas iki yaşlı rehineyi özgür bıraktı

0
İsrail destekçileri, Yahudi cemaati üyeleri ve rehinelerin aileleri ve arkadaşları, 22 Ekim 2023'te Cenevre'deki Birleşmiş Milletler ofisi yakınında Hamas tarafından tutulan rehinelerin serbest bırakılması çağrısında bulunan mitinge katıldı. — AFP
İsrail destekçileri, Yahudi cemaati üyeleri ve rehinelerin aileleri ve arkadaşları, 22 Ekim 2023’te Cenevre’deki Birleşmiş Milletler ofisi yakınında Hamas tarafınca tutulan rehinelerin özgür bırakılması çağrısında bulunan mitinge katıldı. — AFP

Pazartesi gecesi Hamas, Salı günü erken saatlerde aileleriyle tekrardan bir araya gelmek suretiyle uçakla bir İsrail hastanesine götürülen iki yaşlı rehineyi özgür bıraktı. AFP bildirdi.

Salı günü erken saatlerde askeri bir helikopter, özgür bırakılan 79 yaşındaki Nurit Cooper ve 85 yaşındaki Yocheved Lifshitz’i Tel Aviv’deki bir tıp merkezine götürdü. Özgür bırakılmaları, öteki iki kadının (Amerikan vatandaşı) özgür bırakılmasından birkaç gün sonrasında gerçekleşti.

İsrail başbakanlığı, Cooper ve Lifshitz’in tıbbi tedavi göreceğini ve ailelerine tekrardan kavuşacaklarını söylemiş oldu. Akrabaları yakınlarda toplanırken bayanlar bir sedye ve tekerlekli sandalyeyle tesise götürüldü.

Hamas Pazartesi günü Cooper ve Lifshitz’i “zorlayıcı insani” nedenlerle özgür bırakırken, Katar ve Mısır’ın arabuluculuğu sonrasında İsrailliler Tel Aviv’de gösteriler düzenleyerek tüm rehinelerin özgür bırakılmasıyla ateşkes çağrısında bulunmuş oldu.

Lifshitz, bir motosikletin arkasına bindirilip Gazze’ye götürüldüğünü söyledi.

Mahalli medyaya konuşan hanım, “Düşmeyeyim diye beni bir motosiklete yanlamasına yüklediler; bir terörist beni önden, diğeri arkadan tutuyordu” dedi.

“Sınır tellerini geçerek Gazze Şeridi’ne girdiler ve ilk başta beni Be’eri civarlarındaki Abesan nahiyesinde tuttular. Sonrasında nereye götürüldüğümü bilmiyorum.”

IŞİD’e karşı savaşan ABD’li general IDF’ye danışmanlık yapmak suretiyle atandı

ABD’li bir yetkili, Deniz Kuvvetleri Hususi Harekat Komutanlığı (MARSOC) eski komutanı Deniz Piyadeleri Korgeneral James Glynn’in, Gazze’de ihtimaller içinde bir kara işgaline hazırlanırken İsrail Müdafa Kuvvetleri’ne (IDF) danışmanlık sağlayacağını deklare etti.

Korgeneral James Glynn, ABD Deniz Kuvvetleri Özel Harekat Komutanlığı eski komutanı.  — X/@Intel_Sky
Korgeneral James Glynn, ABD Deniz Kuvvetleri Hususi Harekat Komutanlığı eski komutanı. — X/@Intel_Sky

MARSOC komutanlığı ve Irak’taki harp deneyimi de dahil olmak suretiyle geniş deneyime haiz olan Glynn’in, Gazze ihtilafını çevreleyen “büyük fotoğraf” hakkında tavsiyelerde bulunması umut ediliyor. ABD’li yetkili, Glynn’in uzmanlığının IDF’nin yeni denizcileri işe alma ve elde tutma çabalarına öncülük edeceğine inanıyor.

Sadece Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Glynn’in İsraillilere danışmanlık görevi sorulduğunda tutumunu doğrulamadı, bunun yerine Biden yönetiminin İsrail’e ilgili birkaç subay gönderdiğini belirtti.

Kirby’ye bakılırsa bu subaylar, İsrail’in yürüttüğü ve gelecekte yürütebileceği operasyon türleri hakkında tavsiyelerde bulunabilecek kafi deneyime sahipti. Kirby ek olarak bu memurların başından beri İsrailli mevkidaşlarına sorulanlara benzer zor soruları soracaklarını da doğruladı.

ABD’li yetkili, bunların İsrail’in sivil kayıplarını iyi mi önlemeyi planladığıyla ilgili soruları da içerdiğini, bu sayının IDF’nin kıyı bölgesini bombalaması sebebiyle arttığını söylemiş oldu. CNN bildirdi.

Glynn’in görevi, Müdafa Bakanı Lloyd Austin’in İsrail’e haber alma ve rehine kurtarma çalışmalarında destek olmak suretiyle gönderilmiş olduğu hususi harekat kuvvetlerinden ayrı. Glynn’in ne süre geldiği yada ne kadar kalmasının beklendiği belli değil.

Gazze Şeridi’nde gerilim artmaya devam ederken ABD ve müttefikleri İsrail’i bölgedeki hedefleri mevzusunda saydam olmaya çağırıyor. Sadece ABD, Gazze’nin uzun soluklu işgaline karşı da uyarıda bulunmuş oldu ve sivil kayıpların önlenmesine büyük ehemmiyet verdi.

İsrail’in niyeti mevzusunda netlik olmamasına karşın ABD’li yetkililer Hamas’ı tamamen ortadan kaldırmanın zor bir iş olacağına inanıyor.

İsrailli yetkililer Hamas’ı ve onun altyapısını ortadan kaldırma niyetlerini kamuoyuna açıklasa da, hususi görüşmeler esnasında Gazze’de kara kuvvetlerinin kullanılmasından caydırmadılar.

Ateşkes çağrıları

İsrail, 75 senelik tarihinin en fena saldırısına cevap olarak, Gazze’yi kuşatım altına alan ve “Hamas’ı yok etmek” amacıyla bölgedeki hedeflere neredeyse devamlı bir hücum yağmuru düzenleyen “Demir Kılıçlar” operasyonunu başlattı.

İsrail ordusu “üst düzey komutanları ortadan kaldırma” ve Hamas’ın altyapısını yok etme mevzusunda başarıya ulaşmış bulunduğunu iddia ederken, insani yardım grupları, Filistinli sivillerin kampanya için oldukça ağır bir karşılık ödediği mevzusunda uyardı.

İsrail ile Filistin arasında devam eden çatışmaların ortasında, 23 Ekim 2023'te İsrail hava saldırısı sonucu toza bulanan Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'taki bir hastanenin arazisinde oturuyor.  — AFP
İsrail ile Filistin içinde devam eden çatışmaların ortasında, 23 Ekim 2023’te İsrail hava saldırısı sonucu toza bulanan Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’taki bir hastanenin arazisinde oturuyor. — AFP

İsrailli yetkililere bakılırsa Hamas savaşçıları 7 Ekim’de Gazze Şeridi’nden İsrail’e baskın düzenledi ve çoğunluğu sivil minimum 1.400 kişiyi öldürdü.

İsrail, ordusunun hücum altındaki bölgenin kontrolünü tekrardan ele geçirmesinden ilkin çatışmalarda ortalama 1.500 Hamas savaşçısının öldürüldüğünü söylüyor. İsrail yetkililerinin son sayımına bakılırsa Hamas, aralarında yaşlılar ve ufak evlatların da bulunmuş olduğu 222 kişiyi de rehin aldı. Rehineler içinde onlarca yabancı da bulunuyor.

Ayrıca, Gazze Sıhhat Bakanlığı’nın son verilerine bakılırsa, Hamas’ın saldırılarına misilleme olarak İsrail’in aralıksız bombardımanlarında Gazze Şeridi’nde çoğunluğu sivil ve 2.000’den fazla çocuk olmak suretiyle 5.000’den fazla Filistinli öldürüldü.

Kuşatma altındaki bölgede binlerce bina yerle bir edildi ve bir milyondan fazla insanoğlunun yerinden edildiğine inanılıyor.

Gazze Şehri sakini Ayman Abu Shamalah, İsrail’in cenup Gazze’ye kaçma uyarısına kulak veren on binlerce şahıs arasındaydı.

Harekete karşın söylemiş oldu AFP Hamile eşi, üç yaşındaki oğlu ve dokuz yaşındaki kızı, İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah’a düzenlemiş olduğu hava saldırısında öldürülmüştü.

Ağlayarak, “Oğlumun parçalanmış cesedini mavi bir torbaya koydular” dedi.

Gazze genelinde su, yiyecek ve öteki temel gereksinimler tükeniyor. Mısır’dan Gazze’ye bir tek oldukça azca oranda yardımın geçmesine izin veriliyor. ABD’nin aracılık etmiş olduğu bir anlaşmanın Cumartesi günü yürürlüğe girmesinden bu yana besin, ilaç ve su taşıyan birkaç düzine kamyon Gazze’ye girdi.

Birleşmiş Milletler her gün ortalama 100 kamyona gereksinim bulunduğunu tahmin ediyor.

BM insan hakları sorumlusu Volker Turk Pazartesi günü, acıları dindirmek ve yardımın ulaştırılmasına olanak sağlamak için “derhal insani ateşkes” çağrısında bulunmuş oldu. Sadece bu tavsiye, ateşkesle ilgili herhangi bir münakaşanın sadece Hamas’ın tüm rehineleri özgür bırakması durumunda gerçekleşebileceğini söyleyen ABD Başkanı Joe Biden tarafınca derhal reddedildi.

Biden, “ateşkes karşılığında rehinelerin alınması” anlaşmasını destekleyip desteklemediği sorulduğunda, “Rehineleri özgür bırakmalıyız, sonrasında konuşabiliriz” dedi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik bitmek bilmeyen bombardımanı

Artan kamuoyu baskısıyla karşı karşıya kalan İsrail, saldırısını yavaşlatma yönünde oldukça azca işaret gösterdi.

Pazartesi günü İsrail ordusu, bir gecede “320’den fazla askeri hedefi” vurduğunu deklare etti; bu, savaşın bugüne kadarki en yoğun bombalamalarından biri.

“Terör altyapısını ortadan kaldırmak… ve yitik şahıs ve cesetlerin yerini saptamak amacıyla” düzenlenen kara operasyonu esnasında 19 yaşlarında bir İsrail askeri öldürüldü ve üç asker de yaralandı.

Sadece vaat edilen tam ölçekli kara saldırısının zamanlaması belirsizliğini koruyor.

IDF genelkurmay başkanı Herzi Halevi askerlere “Güneydeki kara operasyonları için iyi hazırlandık” dedi. “Cenup Komutanlığının kaliteli operasyonel planları var. Ek süre elde eden taktik, operasyonel ve stratejik değerlendirmeler var” dedi.

‘Gidecek başka yer yok’

Bu hususların başlangıcında Hamas’ın herhangi bir İsrail işgalini engellemek için geliştirdiğine inanılan tünellerden oluşan bir labirent ve kuvvetli noktalar olabilir. Sadece Hamas’ın Orta Doğu’daki müttefiklerinin kara savaşına iyi mi tepki vereceğine dair korkular da var.

ABD merkezli Harp Araştırmaları Enstitüsü, Lübnan, Irak ve Yemen’deki İran destekli grupların İsrail ve ABD hedeflerine yönelik saldırılarında artış bulunduğunu bildirdi.

İsrail ile Lübnan’ın İran destekli Hizbullah militan grubu içinde her gün sınır ötesi çatışmalar yaşanıyor.

Lübnan’da minimum 41 şahıs öldürüldü AFP, Minimum dört sivil ve bir Reuters gazetecisi dahil.

İsrail’de 3’ü asker, 1’i sivil 4 şahıs yaşamını yitirdi.

BM, çatışmalar devam ederken ortalama 20.000 kişinin cenup Lübnan’daki köylerden kaçtığını söylerken sınırın her iki tarafında da tahliyelerin hızı arttı.

İsrail ek olarak şimal sınırı yakınındaki bir takım topluluktan binlerce insanoğlunun tahliye edilmesi emrini de verdi. Sadece 62 yaşındaki şeftali çiftçisi Moshe Dadoush benzer biçimde bazıları gitmeyi reddederken hepimiz ayrılmadı.

“Korkmuyorum dersem yalan söylemiş olurum. Fakat burada kalmam gerekiyor” dedi. AFP. “Rahat bir nedenden dolayı ayrılmayacağım: burası büyüdüğüm yer. Bu ülkeden başka gidecek yerim yok.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir