Suni Zeka, savaşı ölümcül hale getirebilir ve dünya barışını daha da mahvedebilir: uzmanlar
Suni zeka (AI), tıpkı barut ve atom bombasının yapmış olduğu şeklinde, savaşı tamamen dönüştürme potansiyeline haiz ve uzmanlara gore, insanoğlu arasındaki çatışmaları düşünülemeyecek kadar değişik ve oldukça ölümcül hale getirebilir.
ABD Başkanı Joe Biden ve Çinli Xi Jinping’in bir sonraki konferanstan ilkin ölümcül otonom silahları yasa dışı duyuru etme mevzusunda anlaşacağına dair söylentiler vardı.
Zirvede herhangi bir anlaşmaya varılmamış şeklinde görünse de uzmanlar, bunun esasen silahlı çatışmayı değiştiren ve küresel egemenlik yarışını yoğunlaştıran mühim bir mevzu olduğuna inanıyor.
Analistler, Pekin’in suni zekaya mühim yatırımlar yaptığını, o şekilde ki yakında Asya-Pasifik bölgesinin güç dinamiklerini değiştirebileceğini iddia ediyor.
Ve bunun ABD Birleşik Devletleri’nin uzun süredir yönettiği küresel sistem açısından mühim neticeleri var.
Liderliğindeki uzmanlardan oluşan bir kurul tarafınca hazırlanan bir raporda, “Bu, artık dünyada hakim güç olamama kaygısıyla ilgili değil; Çin Komünist Partisinin hakim güç haline geldiği bir dünyada yaşamı sürdürmenin riskleriyle ilgili” dedi. Google’ın eski başkanı Eric Schmidt.
Suni zeka (AI) algoritmaları tarafınca denetim edilen gelişmiş sensörlerin kullanılmasıyla bir bilgisayar, robotlar, dronlar ve torpidolar da dahil olmak suretiyle çeşitli silahları “görebilir” ve denetim edebilir.
Berkeley’deki California Üniversitesi’nden bilgisayar bilimi profesörü Stuart Russell’a gore otonom bir tabanca “sabah uyanıp harp başlatmaya karar vermez”.
“İnsan hedeflerini yada insan içeren hedefleri insan müdahalesi olmadan bulma, seçme ve bunlara saldırma kabiliyetine sahipler.”
Muhtemelen fazlaca gerçekçi olmasa da belirgin bir örnek, birçok bilim kurgu distopyasında bulunan katil robotlardır.
Russell, “İnsanlar da bunu araştırıyor (fakat) bana gore minimum kullanışlı olanı bu,” diye ekledi.
Silahların bir çok hâlâ konsept yada prototip aşamasında olmasına karşın, Rusya’nın Ukrayna’daki çatışması onların neler yapabileceğine dair bir düşünce verdi.
Uzaktan kumandalı dronlar yeni olmasa da, her iki taraf da onları daha otonom hale geldikçe insanları yer altına iterek güvenlik arayışına sokmak için kullanıyor.
Russell bunun derhal gerçekleşebilecek en mühim değişikliklerden biri olabileceğini düşünüyor.
“Otonom silahlara haiz olmanın ihtimaller içinde bir sonucu, temelde harp alanının herhangi bir yerinde görünür olmanın ölüm cezası olmasıdır.”
Saldırgan bir kuvvet, otonom silahlardan, artan verimlilik, muhtemelen daha düşük üretim maliyetleri ve harp senaryolarından korku ve hiddet şeklinde rahatsız edici insan duygularının ortadan kaldırılması da dahil olmak suretiyle çeşitli şekillerde yararlanabilir.
Sadece bu faydalar etik sorunları da bununla beraber getirir.
Mesela Russell’a gore saldırganın tabanca kullanma kabiliyeti, eğer silahlar bu kadar ucuzsa ve yaratılması basitse neredeyse sınırsızdır.
“Eğer bir şehri yada bir etnik grubu bütünüyle yok etmek istersem, aynı anda bir milyon tanesini fırlatabilirim” diye ekledi.

