İsrail kara kuvvetleri ve jetleri, kara işgaline hazırlanırken Gazze’nin merkezine baskın düzenledi

0
İsrail tanklarının gece baskını sırasında Gazze Şeridi'ne girdiği görülüyor.  — Ekran yakalama/X/@IDF
İsrail tanklarının gece baskını esnasında Gazze Şeridi’ne girmiş olduğu görülüyor. — Ekran soruşturma/X/@IDF

İsrail ordusu Cuma günü yapmış olduğu açıklamada, İsrail’in kara saldırısına hazırlanırken cenk uçakları ve insansız hava araçlarıyla desteklenen İsrail kara kuvvetlerinin Gazze Şeridi’nin merkezine gece vakti hedefli bir hücum düzenlediğini belirtti.

Ordudan meydana getirilen açıklamada, “Son gün İsrail Müdafa Kuvvetleri kara kuvvetleri, İsrail cenk uçakları ve İHA’lar eşliğinde Gazze Şeridi’nin merkezine ek bir hedefli baskın düzenledi.” ifadesine yer verildi.

“IDF, aralarında tanksavar roket fırlatma sahaları, askeri komuta ve denetim merkezlerinin yanı sıra Hamas teröristleri de bulunan oldukca sayıda terör hedefini belirledi ve vurdu” dedi ve birliklerin “faaliyetin sonunda bölgeden çıktığını” söylemiş oldu.

Ordu tarafınca gösterilen siyah beyaz görüntülerde, saldırıların arkasından kalınca bir toz bulutunun gökyüzüne yükseldiği zırhlı vasıta sütunu görülüyordu.

Ordu, önceki gece Filistin topraklarının şimal kesiminde tanklar ve piyadelerin kullanıldığı benzer bir kara operasyonu gerçekleştirmişti.

Son saldırılar, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun bu hafta başlarında İsrail’in “kara saldırısına hazırlandığını” tekrarlamasının arkasından geldi.

Ayrıca Avrupa Birliği (AB) liderleri, İsrail’in Hamas’a karşı harbinde “insani koridorlar ve duraklamalar” talep ederek, Birleşmiş Milletler’in (BM) “hiçbir yer güvenli değil” söylediği kuşatma altındaki Gazze’de mahsur kalan sivillere yardım erişimi çağrısında bulunmuş oldu.

‘İnsani koridorlar ve duraklamalar’

Perşembe günü geç saatlerde AB liderleri, “insani koridorlar ve insani gereksinimler için duraklamalar da dahil olmak suretiyle lüzumlu tüm önlemler kanalıyla gereksinim sahiplerine ulaşmak için devamlı, süratli, güvenli ve engelsiz insani erişim ve yardım” çağrısında bulunmuş oldu.

İsrailli yetkililere gore, 7 Ekim’de Hamas’tan oluşan silahlı gruplar Gazze’den İsrail’e akın ederek bir çok sivil olmak suretiyle 1.400 kişiyi öldürdü ve 224 kişiyi daha kaçırdı.

Gazze sıhhat bakanlığına gore İsrail’in misilleme amaçlı hava ve topçu saldırılarında Gazze Şeridi’nde 3.000’den fazlası çocuk olmak suretiyle 7.000’den fazla Filistinli şehit oldu.

Gazze’deki ölümler, İsrail’in 2005 senesinde tek taraflı olarak Filistin topraklarından çekilmesinden bu yana en yüksek seviyeye ulaştı ve bu, çatışmada yakalanan masumların korunması ve bölgede etkilenenlere insani yardım sağlanması yönündeki çağrıların artmasına niçin oldu.

Çatışmaların başlangıcından bu yana 2,4 milyon kişiye ev sahipliği meydana getiren Gazze’ye yalnızca 74 kamyon besin, su ve ilacın girmesine izin verildi; bu sayı, yardım grupları tarafınca son aşama yetersiz olarak tanımlanıyor.

BM’ye gore çatışmadan ilkin günde ortalama 500 kamyon giriş yapıyordu.

İsrail Gazze’ye yiyecek, su ve elektrik tedarikini kesti ve Hamas tarafınca kullanılabilecek yakıtın ithal edilemeyeceği mevzusunda ısrar etti.

Ortaya çıkan kıtlıklar, bölgedeki 35 hastaneden 12’sinin kapanmasına niçin oldu ve Filistinli mültecilere yönelik BM Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), “faaliyetlerini mühim seviyede azaltmaya” başladığını söylüyor.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, “Yakıt eğer olmazsa insani müdahale olmaz, gereksinim sahibi insanlara yardım olmaz, hastaneler için elektrik olmaz, temiz suya erişim olmaz ve ekmek bulunamaz.” dedi.

‘İmkansız seçimler’

İsrail, Washington dahil müttefiklerinin kuvvetli desteğiyle operasyonlarını savundu ve Hamas’tan 7 Ekim’de ele geçirdiği 224 yabancı ve İsrailli rehinenin özgür bırakılmasını talep etti.

Protestocular, 26 Ekim 2023'te Tel Aviv'de serbest bırakılmaları çağrısında bulunan bir gösteri sırasında, 7 Ekim saldırısından bu yana Filistinli militanlar tarafından tutulan İsrailli rehineleri tanımlayan posterlerle bir araya geldi. — AFP
Protestocular, 26 Ekim 2023’te Tel Aviv’de özgür bırakılmaları çağrısında bulunan bir gosteri esnasında, 7 Ekim saldırısından bu yana Filistinli militanlar tarafınca tutulan İsrailli rehineleri tanımlayan posterlerle bir araya geldi. — AFP

Rehinelerin akıbeti İsrail’in organize ettiği kara operasyonu için karmaşık bir unsur olmaya devam ediyor ve rehinelerin sıhhat durumları hakkında oldukca azca data var.

Hamas’ın askeri kolu El Kassam Tugayları’nın Telegram hesabına gore, grubun sözcüsü Ebu Ubeida Perşembe günü yapmış olduğu açıklamada, İsrail saldırıları sonucu Gazze’de öldürülen Hamas’ın elindeki tutukluların tahmini sayısının ortalama bulunduğunu söylemiş oldu. 50.

Sözcü öteki detayları gizledi.

Dört rehine özgür bırakıldı, sadece geride kalanların yakınları için acı devam ediyor.

Yeğeni ve eşinin kaçırmış olduğu gün Moran Betzer Tayar, “Hayatlarımız durdu” dedi.

Fransa’da düzenlemiş olduğu basın toplantısında “oldukca endişeli” bulunduğunu ve rehinelerin akıbetini kamuoyunun gözü önünde tutmak mevzusunda çaresiz bulunduğunu söylemiş oldu. İnsan hakları grupları ve internasyonal örgütler, aralarında hanım ve evlatların da bulunmuş olduğu rehinelerin derhal özgür bırakılmasını talep etti.

BM’nin işgal altındaki Filistin topraklarından görevli insani yardım koordinatörü Perşembe günü yapmış olduğu açıklamada, Gazze’deki ceza verici saldırıların insanlara “olanaksız seçeneklerden başka hiçbir şey bırakmadığını” söylemiş oldu. Lynne Hastings yapmış olduğu açıklamada “Gazze’de hiçbir yer güvenli değil” dedi.

‘Nereye gidersek gidelim öleceğiz’

Hastings, İsrail’in onlarca defa Gazze’nin kuzeyindeki sivilleri güvenlikleri için güneye doğru hareket etmeye çağırdığını sadece saldırıların bununla birlikte cenup bölgelerini ve tahliye yollarını da vurduğunu söylemiş oldu.

Mahalli yetkililere ve geniş yıkım alanlarını gösteren uydu görüntülerine dayandırılan BM’ye gore, Gazze’deki tüm evlerin ortalama yüzde 45’i hasar görmüş oldu yada yıkıldı.

Rahma Saqallah, İsrail’in ikazlarına kulak vererek ailece güneye firar etti. Sadece grevde kocası ve üç evladı öldükten sonrasında evine geri dönüyordu.

“Nereye gidersek gidelim öleceğiz” dedi AFPHayatta kalan çocuğuyla beraber Gazze Şehrine dönmek için güneydeki Han Yunus şehrinden ayrılmaya hazırlanırken. “Bizlere güneye gitmemizi söylediler ve sonrasında bizi (burada) öldürdüler.”

Filistin sıhhat bakanlığı Perşembe günü, Başkan Biden’ın bölgedeki ölü sayısı mevzusunda kuşku yaratmasının arkasından İsrail saldırılarında öldürüldüğünü söylediği ortalama 7.000 kişinin isminin yer almış olduğu bir sıralama yayınladı.

6 bin 747 ismin yer almış olduğu listede her kurbanın yaşı, cinsiyeti ve kimlik numarası yer alırken, 281 cesedin kimliğinin hemen hemen belirlenemediği açıklandı. BM’nin mahalli yetkililere dayandırdığı bilgiye gore, 900’ü çocuk olmak suretiyle 1.600 şahıs daha yitik ve yıkıntı altında olabilir.

Harpte artan ölü sayısı, İsrail’in 2005’te kıyı bölgelerinden tek taraflı olarak çekilmesinden bu yana açık ara en yüksek sayı; bu dönem daha önceki dört Gazze savaşına şahit oldu.

Durum, ciddi tıbbi eksiklikler sebebiyle daha da kötüleşti; operasyonlar artık anestezi olmadan yürütülüyor ve dondurma kamyonları geçici morglara dönüştürülüyor.

İsrail’in Başbakan Binyamin Netanyahu’nun hazırlandığını söylediği bir kara operasyonu başlatması halinde ölü sayısının katlanarak artacağına dair korkular var. Ordu, İsrail birliklerinin “savaşın bir sonraki aşamalarına hazırlık” amacıyla “hedefli bir baskın” için Çarşamba günü şimal Gazze’ye girdiğini söylemiş oldu.

ABD İran’ı gerilime karşı uyardı

İsrail, tepkisinin sivil kayıpların artmasına niçin olmamasını sağlama yönünde giderek artan çağrılarla karşı karşıya.

Biden bu hafta yapmış olduğu açıklamada, “İsrail, masum sivilleri korumak için ne kadar zor olursa olsun, elinden gelen her şeyi yapmak zorundadır.” dedi.

İran dışişleri bakanının ABD’li yetkilileri ve orduyu uyarmasıyla, sahadaki çatışmaların genişlemesi bununla birlikte daha geniş bir bölgesel çatışma riskini de taşıyor.

Hüseyin Amir-Abdollah BM’de yapmış olduğu konuşmada, “Bölgedeki savaşın genişlemesini ve kapsamını hoş karşılamıyoruz.” dedi. “Fakat uyarıyorum, Gazze’deki soykırım devam ederse bu yangından kurtulamayacaklar.”

İran destekli grupları suçlayan Pentagon’a gore, Irak ve Suriye’deki Amerikan ve bağlaşık güçler bu ay minimum 16 kez saldırıya uğradı.

Müdafa Bakanı Lloyd Austin Perşembe günü yapmış olduğu açıklamada, ABD ordusunun doğu Suriye’de İran güçleri ve ona bağlı gruplar tarafınca kullanılan iki tesisi vurduğunu belirterek, bu tesislerin İsrail-Gazze çatışmasından “ayrı ve değişik” olduklarını altını çizdi.

Beyaz Saray, Biden’ın ek olarak İran’ın dini liderine gerilimin daha da artması mevzusunda uyarıda bulunan ender bir “direkt ileti” gönderdiğini söylemiş oldu.

Biden, “Ayetullah’a uyarım şuydu: Eğer bu birliklere karşı hareket etmeye devam ederlerse karşılık vereceğiz ve kendisi hazırlıklı olmalıdır. Bunun İsrail’le hiçbir ilgisi yok.”

İsrail-Lübnan sınırındaki karşılıklı ateş, her iki taraftan da onbinlerce insanoğlunun tahliyesine yol açtı. Mısır basınında çıkan haberlere gore, Perşembe günü Mısır’ın sınır kasabası Taba’da çıkan çatışmada atılan roket sonrasında altı şahıs de yaralandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir