İsrail, Filistinlilerin ölü sayısının 5.000’i aşması sebebiyle Gazze’yi aralıksız bombalama sözü verdi

0
Kurtarma ekipleri, İsrail ile Filistinli Hamas grubu arasında devam eden çatışmaların ortasında, 24 Ekim 2023'te güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'ta İsrail saldırılarının ardından bir binanın enkazından bir kişiyi çıkarıyor.  — AFP
Kurtarma ekipleri, İsrail ile Filistinli Hamas grubu içinde devam eden çatışmaların ortasında, 24 Ekim 2023’te cenup Gazze Şeridi’ndeki Han Yunus’ta İsrail saldırılarının peşinden bir binanın enkazından bir kişiyi çıkarıyor. — AFP

İsrail Salı günü, amansız hava saldırılarında son 24 saatte Gazze’de minimum 200 kişinin şehit olmasına niçin olduğundan, kuşatma altındaki Filistin yerleşim bölgesine yönelik bombardımanını azaltmayacağını duyurdu.

İki hafta devam eden yoğun İsrail saldırılarının peşinden Gazze, ABD’nin İsrail’e bölgeye daha çok yardım sağlaması için baskı yapmasıyla insani bir krizle karşı karşıya kaldı.

Sadece İsrail-Filistin ihtilafının on senelerdir yaşanmış olan en ölümcül periyodunun ortasında, kısa sürede ateşkes sağlanması pek mümkün görünmüyor.

Ayrıca, İsrail saldırıları Refah ve Han Yunus’u yerle bir ederken, bir gecede 50’den fazla kişinin ölümüne niçin olurken, Filistinli sivillerin ölü sayısı ciddi halde artmaya devam etti.

Gazze Sıhhat Bakanlığı yetkililerine nazaran İsrail’in son 24 saatte Gazze’ye düzenlemiş olduğu saldırılarda minimum 200 şahıs şehit oldu.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne iki haftadan fazla devam eden yoğun bombardımanı, bir çok sivil ve 2.000’den fazlası çocuk olmak suretiyle 5.000’den fazla Filistinliyi şehit etti.

Ölümden kurtulanlar ise açlıkla karşı karşıya ve temiz su, ilaç benzer biçimde temel ihtiyaçlara ulaşmakta zorlanıyor.

Hamas’ın İsrail içindeki ölümcül saldırılarının peşinden 7 Ekim’de İsrail’in son bombalama kampanyası başlamadan ilkin bile Gazze sakinlerinin %60’ından fazlası besin yardımına gereksinim duyuyordu.

Gazze Sıhhat Bakanlığı ek olarak 18.000’den fazla kişinin yaralandığını ve hastanelerin çökmenin eşiğine geldiğini söylemiş oldu. El Cezire bildirdi.

Hamas iki rehineyi daha özgür bıraktı

Pazartesi gecesi Hamas, Salı günü erken saatlerde aileleriyle tekrardan bir araya gelmek suretiyle uçakla bir İsrail hastanesine götürülen iki yaşlı rehineyi özgür bıraktı. AFP bildirdi.

Salı günü erken saatlerde askeri bir helikopter, özgür bırakılan 79 yaşındaki Nurit Cooper ve 85 yaşındaki Yocheved Lifshitz’i Tel Aviv’deki bir tıp merkezine götürdü. Özgür bırakılmaları, öteki iki kadının (Amerikan vatandaşı) özgür bırakılmasından birkaç gün sonrasında gerçekleşti.

İsrail başbakanlığı, Cooper ve Lifshitz’in tıbbi tedavi göreceğini ve ailelerine tekrardan kavuşacaklarını söylemiş oldu. Akrabaları yakınlarda toplanırken hanımefendiler bir sedye ve tekerlekli sandalyeyle tesise götürüldü.

Hamas Pazartesi günü Cooper ve Lifshitz’i “zorlayıcı insani” nedenlerle özgür bırakırken, Katar ve Mısır’ın arabuluculuğu sonrasında İsrailliler Tel Aviv’de gösteriler düzenleyerek tüm rehinelerin özgür bırakılmasıyla ateşkes çağrısında bulunmuş oldu.

Lifshitz, bir motosikletin arkasına bindirilip Gazze’ye götürüldüğünü söyledi.

Mahalli medyaya konuşan hanım, “Düşmeyeyim diye beni bir motosiklete yanlamasına yüklediler; bir terörist beni önden, diğeri arkadan tutuyordu” dedi.

“Sınır tellerini geçerek Gazze Şeridi’ne girdiler ve ilk başta beni Be’eri civarlarındaki Abesan nahiyesinde tuttular. Ondan sonra nereye götürüldüğümü bilmiyorum.”

IŞİD’e karşı savaşan ABD’li general IDF’ye danışmanlık yapmak suretiyle atandı

ABD’li bir yetkili, Deniz Kuvvetleri Hususi Harekat Komutanlığı (MARSOC) eski komutanı Deniz Piyadeleri Korgeneral James Glynn’in, Gazze’de ihtimaller içinde bir kara işgaline hazırlanırken İsrail Müdafa Kuvvetleri’ne (IDF) danışmanlık sağlayacağını deklare etti.

MARSOC komutanlığı ve Irak’taki harp deneyimi de dahil olmak suretiyle geniş deneyime haiz olan Glynn’in, Gazze ihtilafını çevreleyen “büyük fotoğraf” hakkında tavsiyelerde bulunması umut ediliyor. ABD’li yetkili, Glynn’in uzmanlığının IDF’nin yeni denizcileri işe alma ve elde tutma çabalarına öncülük edeceğine inanıyor.

Sadece Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Glynn’in İsraillilere danışmanlık görevi sorulduğunda tutumunu doğrulamadı, bunun yerine Biden yönetiminin İsrail’e ilgili birkaç subay gönderdiğini belirtti.

Kirby’ye nazaran bu subaylar, İsrail’in yürüttüğü ve gelecekte yürütebileceği operasyon türleri hakkında tavsiyelerde bulunabilecek kafi deneyime sahipti. Kirby ek olarak bu memurların başından beri İsrailli mevkidaşlarına sorulanlara benzer zor soruları soracaklarını da doğruladı.

ABD’li yetkili, bunların İsrail’in sivil kayıplarını iyi mi önlemeyi planladığıyla ilgili soruları da içerdiğini söylemiş oldu; CNN’in haberine nazaran bu sayı, IDF’nin kıyı bölgesini bombalaması sebebiyle arttı.

Glynn’in görevi, Müdafa Bakanı Lloyd Austin’in İsrail’e danışma ve rehine kurtarma çalışmalarında destek olmak suretiyle gönderilmiş olduğu hususi harekat kuvvetlerinden ayrı. Glynn’in ne süre geldiği yada ne kadar kalmasının beklendiği belli değil.

Gazze Şeridi’nde gerilim artmaya devam ederken ABD ve müttefikleri İsrail’i bölgedeki hedefleri mevzusunda saydam olmaya çağırıyor. Sadece ABD, Gazze’nin uzun soluklu işgaline karşı da uyarıda bulunmuş oldu ve sivil kayıpların önlenmesine büyük ehemmiyet verdi.

İsrail’in niyeti mevzusunda netlik olmamasına karşın ABD’li yetkililer Hamas’ı tamamen ortadan kaldırmanın zor bir iş olacağına inanıyor.

İsrailli yetkililer Hamas’ı ve onun altyapısını ortadan kaldırma niyetlerini kamuoyuna açıklasa da, hususi görüşmeler esnasında Gazze’de kara kuvvetlerinin kullanılmasından caydırmadılar.

Küresel ekonomik kalkınmaya darbe

Sınırlara yığılan İsrail birlikleri Gazze’ye karadan müdahale emrini beklerken, Dünya Bankası başkanı İsrail ile Hamas arasındaki savaşın küresel ekonomik kalkınmaya “ciddi” bir darbe indirebileceğine inanıyor.

Dünya Bankası Başkanı Ajay Banga, Salı günü Suudi Arabistan’da düzenlenen bir yatırımcı konferansında, “İsrail ve Gazze’de kısa sürede yaşananların, günün sonunda tüm bu tarz şeyleri bir araya getirdiğinizde, ekonomik kalkınma üstündeki tesirinin daha da ciddi bulunduğunu düşünüyorum” dedi. .

Şunu ekledi: “Oldukça tehlikeli bir noktada olduğumuzu düşünüyorum.”

Banga, çoğu zaman “Çöldeki Davos” olarak anılan senelik Geleceğe Yatırım Girişimi’nde konuşuyordu.

Organizatörler, küresel bankacılık şefleri ile Cenup Kore, Kenya ve Ruanda başkanlarının katılacağı üç günlük etkinlik için 6.000’den fazla delegenin kayıtlı bulunduğunu söylüyor.

Bölgesel çatışmanın tırmanması

İsrail ve Gazze’deki şok edici sertlik, bu yıl İran’la bağlarını tekrardan kuran ve çatışmalar başlamadan ilkin İsrail’i tanıma yönünde görüşmelerde bulunan Suudi Arabistan’ın savunduğu daha istikrarlı ve müreffeh bir Orta Doğu vizyonuyla tam bir karşıtlık oluşturuyor.

Suudi Arabistan son haftalarda Gazze’de sivillere yönelik sertliği kınadı ve Filistin davasına desteğini teyit etti.

İsrail ile ihtimaller içinde normalleşmeye ilişkin tartışmalara aşina olan bir kaynak, bu ay AFP’ye sürecin duraklatıldığını söylemiş oldu.

Cenk, krallığın fiili hükümdarı Veliaht Prens Muhammed bin Salman’ın desteklediği ve dünyanın en büyük ham petrol ihracatçısını fosil yakıtlardan uzaklaştırmayı amaçlayan Vizyon 2030 düzeltim gündeminin yarısına ulaştı.

Suudi yetkililer, daha geniş bölgesel kargaşalık korkusuna karşın düzeltim planlarını ilerletme niyetinde olduklarının sinyalini verdi.

Varlıklı Suudi Kamu Yatırım Fonu’nun yöneticisi Yasir el-Rumayyan, Salı günkü yorumlarında İsrail-Hamas savaşına dolaylı olarak değindi, sadece yüksek faiz oranlarının getirmiş olduğu zorluklar mevzusunda uyarıda bulunmuş oldu.

“Merkez bankaları enflasyonu yavaşlatmak amacıyla para politikasını sıkılaştırdıkça, dünya çapındaki işletmeler ve hükümetler bu yeni gerçekliğe uyum sağlıyor. Bu, 1980’lerin başından bu yana en süratli faiz artışı oldu ve mühim ve öngörülemeyen aksaklıklara niçin oldu.” söz mevzusu.

Gene de “yüksek faizli bir ortamda bile gelişme ve üretkenliğin hızlandığını görebiliriz” şeklindeki iyimserliğini dile getirdi.

‘Gidecek başka yer yok’

Bu hususların başlangıcında Hamas’ın herhangi bir İsrail işgalini engellemek için geliştirdiğine inanılan tünellerden oluşan bir labirent ve kuvvetli noktalar olabilir. Sadece Hamas’ın Orta Doğu’daki müttefiklerinin kara savaşına iyi mi tepki vereceğine dair korkular da var.

ABD merkezli Cenk Araştırmaları Enstitüsü, Lübnan, Irak ve Yemen’deki İran destekli grupların İsrail ve ABD hedeflerine yönelik saldırılarında artış bulunduğunu bildirdi.

İsrail ile Lübnan’ın İran destekli Hizbullah militan grubu içinde her gün sınır ötesi çatışmalar yaşanıyor.

AFP’ye nazaran Lübnan’da minimum dört sivil ve bir Reuters muhabiri dahil minimum 41 şahıs öldürüldü.

İsrail’de 3’ü asker, 1’i sivil 4 şahıs yaşamını yitirdi.

BM, çatışmalar devam ederken ortalama 20.000 kişinin cenup Lübnan’daki köylerden kaçtığını söylerken sınırın her iki tarafında da tahliyelerin hızı arttı.

İsrail ek olarak şimal sınırı yakınındaki bir takım topluluktan binlerce insanoğlunun tahliye edilmesi emrini de verdi. Sadece 62 yaşındaki şeftali çiftçisi Moshe Dadoush benzer biçimde bazıları gitmeyi reddederken hepimiz ayrılmadı.

AFP’ye verdiği demeçte, “Korkmuyorum dersem yalan söylemiş olurum. Fakat burada kalmam gerekiyor.” “Kolay bir nedenden dolayı ayrılmayacağım: burası büyüdüğüm yer. Bu ülkeden başka gidecek yerim yok.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir