İsrail Gazze sınırında ‘tam denetim’ iddiasında bulunurken Hamas rehineleri tehdit ediyor
Filistinli grup Hamas Salı günü, İsrail’in Gazze’ye yönelik ölümcül bombardımanına herhangi bir uyarıda bulunmadan devam etmesi halinde ortalama 150 rehineden bazılarını infaz etmekle tehdit etti.
Hamas’ın uyarısı, İsrail ordusunun Cumartesi günü cenup İsrail’e sızan Hamas silahlı adamları tarafınca ihlal edilen Gazze çitinin “tam kontrolünü” tekrardan ele geçirdiğini iddia etmesi üstüne geldi. El Cezire.
İsrail ordusunun sözcüsü Daniel Hagari, son 24 saat içinde hiçbir Hamas savaşçısının çitleri geçmediğini söylemiş oldu sadece silahlı adamlardan bazılarının hâlâ İsrail kontrolündeki bölgelerde olma olasılığını da göz ardı etmedi.
Sözcü, ordunun daha çok sızmayı önlemek için bariyerin yıkıldığı bölgelere mayın yerleştirdiğini de sözlerine ekledi.
İsrail, Pazartesi günü Gazze Şeridi’ni tam bir kuşatma altına alarak besin, su ve elektrik kaynaklarını kesti ve aslına bakarsanız vahim olan insani durumun hızla kötüleşeceği yönündeki korkuları artırdı.
İsrail, Hamas’ın benzeri görülmemiş kara, hava ve deniz saldırılarıyla sarsıldı; bu hücum, bunu 11 Eylül 2001’de ABD’ye meydana getirilen saldırılara benzetiyor.
Gazze’ye yönelik şiddetli saldırılara misilleme meydana getiren İsrail’de ölü sayısı 900’ün üstüne çıktı ve buradaki ölü sayısı 687’ye terfi etti.
Hamas uyarıda bulunmuş oldu
Hamas Pazartesi günü yapmış olduğu açıklamada, İsrail’in hava saldırılarında rehinelerden dördünün öldürüldüğünü söylemiş oldu.
Hemen sonra onları kendisinin öldürmeye başlayabileceğini söylemiş oldu.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, yapmış olduğu açıklamada, “Halkımızın herhangi bir uyarı yapılmadan hedef alınması, sivil rehinelerden birinin infaz edilmesiyle karşılanacaktır.” dedi.
Pazartesi günü geç saatlerde televizyonda gösterilen bir konuşmada İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ı IŞİD’e benzetti ve İsrail’in “benzeri görülmemiş bir güç” konuşlandırmayı planladığını söylemiş oldu.
Ek olarak savaşçıların ve İsrail güçlerinin ikinci gün de ateş açmış olduğu “kuzeydeki Hizbullah’a karşı öteki cepheleri güçlendirme” sözü verdi.
Hamas, roket müdafa sistemlerinin ateşlendiği ve hava saldırısı sirenlerinin çaldırmış olduğu Tel Aviv ve Kudüs’e kadar daha çok roket fırlattı.
İsrail, “Demir Kılıçlar” kampanyası için 300.000 yedek askeri çağırdığını söylemiş oldu.
Müdafa Bakanı Yoav Gallant, İsrail’in uzun süredir kuşatım altında olan 2,3 milyon sözü geçen bölgeye “tam kuşatma” uygulayacağını söylemiş oldu: “Elektrik yok, yiyecek yok, su yok, gaz yok; hepsi kapalı.”
Birleşmiş Milletler şefi Antonio Guterres, kuşatma duyurusundan “derin üzüntü duyduğunu” söylemiş oldu ve Gazze’nin aslına bakarsanız vahim olan insani durumunun artık “katlanarak kötüleşeceği” mevzusunda uyardı.
Kıyı bölgesindeki Filistinliler, birçok kişinin korkmuş olduğu, İsrail’in Hamas’ı yenilgiye uğratmayı ve rehineleri özgür bırakmayı amaçlayan büyük bir kara saldırısına hazırlanıyor.
İsrail iyice sarsıldı
İsrail’in baş düşmanı İran’ın Hamas saldırısını övmesiyle Ortadoğu’da gerginlikler arttı, sadece Tahran askeri operasyonda herhangi bir direkt görevi bulunduğunu reddetti.
Hamas, Batı Şeria’daki ve Arap ve İslam ülkelerindeki “direniş savaşçılarına” “El Aksa Tufanı Operasyonu” adını verdiği operasyona katılma çağrısında bulunmuş oldu.
Hamas yetkilisi Hossam Badran, Doha’dan AFP’ye yapmış olduğu açıklamada, “Askeri operasyon hala devam ediyor” dedi ve “mahkumlar yada başka herhangi bir mevzuda şu anda görüşme şansının bulunmadığını” ekledi.
Uzun süredir yüksek teknolojili askeri ve haber alma üstünlüğüyle övünen İsrail, Hamas’ın sürpriz saldırısıyla temelden sarsıldı ve şimdi fazlaca cepheli bir harp tehdidiyle karşı karşıya.
Pazartesi günü İsrail ordusu, askerlerinin Lübnan sınırını geçen “bir takım silahlı şüpheliyi öldürdüğünü” ve İsrail helikopterlerinin bölgedeki hedefleri vurduğunu söylemiş oldu.
Filistinli İslami Cihad grubu hemen sonra Lübnan’dan İsrail’e engellenen sızmanın sorumluluğunu üstlendi.
İran destekli Hizbullah, İsrail’in cenup Lübnan’a düzenlemiş olduğu saldırılarda üyelerinden üçünün öldürüldüğünü, bunun da hareketin “onları direkt vuran güdümlü füzeler ve havan topları kullanarak” iki İsrail kışlasına misilleme yapmasına yol açtığını söylemiş oldu.
Pazar günü saldırılarının Hamas saldırılarıyla “dayanışma amaçlı” bulunduğunu söyleyen İsrail ile Hizbullah arasındaki karşılıklı ateşkesin ikinci günüydü.
Üst düzey bir ABD müdafa yetkilisi, “Hizbullah’ın yanlış karar vermesi ve bu çatışmaya ikinci bir cephe açmayı seçmesinden derin kaygı duyuyoruz” dedi.
Destek göstergesi olarak en büyük tayyare gemisini ve öteki harp gemilerini İsrail’e yaklaştıran Washington, ABD botlarını yere indirmeyi planlamadığını sadece rehine kurtarma çabaları mevzusunda müttefikiyle beraber çalıştığını söylemiş oldu.
‘Dayanılmaz’
Hamas’ın saldırısı, uzun süredir zaptedilemez olduğu kabul edilen ve gözetleme kameraları, dronlar, devriyeler ve gözetleme kuleleri tarafınca korunan Gazze sınır çitini deldi.
Negev çölünde düzenlenen bir kibutzda düzenlenen müzik festivali alanına bir çok gençlerden oluşan 270’den fazla ceset saçılırken, öteki eğlence düşkünlerinin Gazze’ye götürülen esirler içinde olmasından korkuluyor.
Gazetecileri Koruma Komitesi Pazartesi günü yapmış olduğu açıklamada, çatışmalarda üç Filistinli gazetecinin şehit bulunduğunu, iki fotoğrafçının da Cumartesi gününden bu yana yitik bulunduğunu bildirdi.
İsrail, Hamas’ın 2007’de kontrolü ele geçirmesinden bu yana Gazze’yi ablukaya aldı ve bu, İsrail ile daha ilkin dört harbe yol açmıştı.
İsrail saldırıları konutların bulunmuş olduğu gökdelenleri, büyük bir camiyi ve bölgenin ana banka binasını yerle bir etti.
BM Filistinli Mültecilere Yardım ve Emek harcama Ajansı, Gazze’deki okullarda 137.000’den fazla insanı barındırdığını söylemiş oldu.
37 yaşındaki Amal al-Sarsawi, dehşete düşmüş öğrencilerinin bulunmuş olduğu sınıfta “Durum dayanılmaz” dedi.
Batı Şeria’da protestocu Filistinliler İsrail güçleriyle çatıştı ve Cumartesi gününden bu yana 15 Filistinli yaşamını yitirdi.
‘Krallık çatışmayı önlemek için çalışıyor’
Petrol fiyatlarının arzın kısıtlanacağı korkusuyla yükselmesiyle beraber sarmallaşan çatışma küresel olarak hissedildi.
ABD’li enerji şirketi Chevron, yetkililerin talebi üstüne İsrail kıyılarındaki naturel gaz platformunun faaliyetlerini askıya aldığını söylemiş oldu.
Devlet medyası Salı günü erken saatlerde yapmış olduğu açıklamada, Suudi Arabistan’ın fiili hükümdarı Veliaht Prens Muhammed bin Salman’ın Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a telefon görüşmesinde Körfez krallığının çatışmanın bölgeye yayılmasını önlemek için çalıştığını söylediğini söylemiş oldu.
Avrupa Komisyonu, Filistinlilere yönelik kalkınma yardımını gözden geçirdiğini söylemiş oldu sadece hemen hemen hiçbir desteğin askıya alınmadığını deklare etti. İngiltere de benzer bir araştırma yaptığını söylemiş oldu.
Analistler, Hamas saldırısının benzeri görülmemiş doğasının şimdilik her türlü diplomatik çabayı sonuçsuz bırakabileceğini söylemiş oldu.
Gene de çabalayanlar içinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da var. Pazartesi günü acil bir telefon diplomasisi turu düzenledi.
Erdoğan, İsrail’i “fark gözetmeksizin” sivillere saldırmaması mevzusunda uyardı ve ek olarak Hamas’a ölçülü eleştirilerde bulunarak her iki tarafı da harp “ahlakına” saygı göstermeye çağırdı.

