Informasyon bakanı Solangi’nin sesli not göndermenin ‘sinir bozucu’ ve ‘nezaketsiz’ bulunduğunu düşünmesinin sebebi budur
Yoğun yaşam ve rutin, bir çok insanoğlunun minik basit şeylere süre ayırmasını zorlaştırıyor ve ileti kanalıyla yazışma kurmaya ulaşınca, bunu yapmanın en kolay ve süratli yolunu tercih ediyorlar.
Teknoloji şirketlerinin değişik yazışma yolları sunmaya devam etmesinin sebebi de budur; bunlardan biri de sesli mesajlardır.
Sadece geçici Enformasyon Bakanı Murtaza Solangi, sesli not göndermenin “yazışma kurmanın en sinir bozucu ve kaba” yolu bulunduğunu düşünüyor.
Bakan, eski adıyla Twitter olarak malum mikroblog sitesi X’teki bir gönderide, bilhassa kendisine yakın olmayan kişilerden gelen bu tür mesajlara duyduğu nefreti dile getirdi.
Solangi, “En sinir bozucu ve nezaketsiz davranış, yakınınız ve sevdikleriniz olmayan kişilere uzun sesli not bırakmaktır” diye yazdı.
Bakış açısını açıklamak için, “uzun soluklu kişisel hikayeler” içeren sesli notlarını etraflarındaki öteki insanların duymasının asla kimsenin hoş olamayacağını düşünmeyeceğini söylemiş oldu.
Ek olarak her insanın “oldukca tembel yada oldukca aptal” bir göndericiden sesli not alabilecekleri için kulaklık taşımadığını belirtti.
“Bu aptalca sesli notları bilmeyenler yada kısa bir metin yazmak istemeyenler en tembel insanlardır. Sırf oldukca tembel yada oldukca aptalsın diye birisi niçin bu saçma sesli notları dinlesin ki?” sinir bozucu bir halde sordu.
Gönderi birçok cevap aldı ve kullanıcılardan biri, bakanın “erişim yaratmayı amaçlayan bir bilhassa (bilhassa engelliler için) alay etmemesi” gerektiği mevzusunda itiraz etti.
Bunun üstüne Solangi ilk olarak “Engelli diye bir şey YOKTUR” diyerek kullanıcıyı düzeltti.
“Teknolojik yenilik yardımıyla, değişik engelli insanoğlu ileti yazabiliyor. Mesajımın hedef kitlesi değişik engelli değil, tembelliklerini ve aptallıklarını sesli notların arkasına gizleyen tembel ve aptal insanlardı” diye devam etti.
Bazı kullanıcılar, Solangi’nin bilmemesi ihtimaline karşı, telefonu kulaklara yaklaştırarak başkalarının duymasına izin vermeden sesli notları duymanın ve sesi otomatikman telefonun kulaklarına kaydırmanın bir yolu bulunduğunu da Solangi’nin bilgilerine eklemeye çalıştı. kulaklık.
Sadece Solangi’nin bu öneriye hazır bir yanıtı vardı ve “zorluklarla uğraşmak istemediğini” söylemiş oldu.
“Bildiri atmaya vaktiniz yoksa, benim de sesi kısmaya, telefonu kulağıma koyup nalet sesli notları dinlemeye zamanım yok” diye ekledi.