Zahir Jaffer, Noor Mukadam katliam davasında IHC sonucuna karşı SC’ye başvurdu

0
Noor Muqaddam cinayeti davasının baş mahkumu Pakistan asıllı Amerikalı Zahir Jaffer, İslamabad'daki mahkemeye çıktı.  — AFP/Dosya
Noor Muqaddam cinayeti davasının baş mahkumu Pakistan asıllı Amerikalı Zahir Jaffer, İslamabad’daki mahkemeye çıktı. — AFP/Dosya

Zahir Jaffer Sunday, İslamabad Yüksek Mahkemesi’nin (IHC) Noor Mukadam davasında bir ilk aşama mahkemesi tarafınca kendisine verilen ölüm cezasını onayan sonucuna karşı Pakistan Yüksek Mahkemesi’ne itirazda bulunmuş oldu.

27 yaşındaki hanımı öldürmekten yargı giyen ana hükümlü olan Jaffer, ülkenin en yüksek mahkemesinden idam cezasını hükümsüz duyuru etmesini ve davadan beraatini istedi.

13 Mart’ta ESK, sanığa verilen idam cezasını onadı ve müebbet hapis cezasını idam cezasına çevirdi. Federal üst mahkeme, hükümlülere verilen cezaya ve Noor’un vahşice öldürülmesinden görevli sanıkların beraatine meydana getirilen itirazların peşinden 21 Aralık’ta davayla ilgili kararını saklı tuttu.

Mahkemenin çifte ölüm cezası sonucu, Jaffer’ın Noor’a saldırı etmek ve öldürmekle suçlanmasının peşinden geldi. Saldırı kanıtlandıktan sonrasında daha ilkin ağır emek harcama ve 0,2 milyon Rs para cezası ile 25 yıl hapis cezası aldı.

Jaffer dilekçesinde, ilk aşama mahkemesinin ve yüksek mahkemenin delilleri gerektiği şeklinde değerlendirmediğini belirtti. Savunmada ek olarak, kusurlu bir ilk informasyon raporuna dayanarak ceza verilmesinin hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğu açıklandı.

“Tamamen, ‘kuşku’ temelinde, Dilekçe Sahibi, bilginin temeli yada deposu açıklanmadan Birinci Bilgilendirme Raporunda adlandırılmıştır. FIR’deki tüm anlatımlar, tüm ergonomik amaçlar için açıkça ‘Söylenti’ kanıt ve detayları olarak adlandırılabilir. açıklanmayan kaynaklardan geliyor” dilekçesinde açıklandı.

Dilekçede, kabul edilen delillerin kanıt kanunu uyarınca kabul edilemez olduğu ve “belirsiz, yarım yamalak ve yetersiz” olduğu açıklandı.

Jaffer savunmasında, müşteki ve Noor’un babası Shaukat Ali Mukadam’ın yetersiz kanıt sunduğundan ve eski bir büyükelçi olarak nüfuzunu medyada dava çevresinde yutturmaca yaratmak için kullandığından bahsetti.

Dilekçede, “Güvenilirliği ve güvenilirliği, davadaki büyük ölçekli Beraat Kararından mühim seviyede etkilenmiştir. Şikayetçi, FIR vesilesiyle en iyi ihtimalle yalnızca ‘şüphesini’ dile getirdi ve bu hemen sonra hiçbir vakit somut ve somut kanıtlarla değiştirilmedi.”

Müdafa, Noor’un otopsisinin infazıyla ilgili soruları da gündeme getirdi.

Jaffer’ın savunmasında, “Özetlemek gerekirse, Tıbbi Kanıtlar şüphelidir ve Savcılığın Davasını hiçbir şekilde desteklememektedir. Bu çok önemli kuşku ve otopsi yapma mevzusundaki sahipsizlik de oldukça haksız bir halde savcılık lehine çözüldü.”

Dilekçede ek olarak “otopsi raporunun görünürde cinsel istismar emaresi göstermediği” açıklandı.

Ek olarak, ilk aşama mahkemesinin, birkaç duruşmada, başvuranın ruhsal bozukluğunun yarattığı hastalık sebebiyle, başvuranın yokluğunda delillerin kaydedilmesine devam ettiğini belirtmiştir.

Jaffer, 0,5 milyon Rs para cezası ile toplam 11 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir