ABD, ilaca dirençli bir mantar olan Candida auris’in yayılmasını iyi mi durdurabilir?

0
İstilacı Mantar Enfeksiyonları Ulusal Referans Merkezi müdürü Oliver Kurzai, Almanya, Würzburg’daki Würzburg Üniversitesi laboratuvarında maya mantarı Candida auris içeren bir Petri kabını elinde tutuyor, 23 Ocak 2018. | Getty Images vasıtasıyla Nicolas Armer/Picture Alliance

Hala geliştirilmekte olan potansiyel aşılarla, önleme oldukça önemlidir.

Hastalık Denetim ve Önleme Merkezleri (CDC), bu hafta başlarında, sıhhat tesislerinde bağışıklığı baskılanmış kişilerde ölümcül enfeksiyonlara niçin olabilen ilaca dirençli bir mantarın hızla yayılması üstüne alarm verdi.

İlk olarak 2009’da keşfedilen Candida auris yada C. auris, şu anda ABD eyaletlerinin yarısından fazlasında bulunmuş oldu. Pazartesi günü gösterilen bir gazeteye bakılırsa, enfeksiyon sayısı 2019 ile 2020 içinde yüzde 59 – ve 2021’de gene yüzde 95 – toplam 1.471 kayıtlı vakaya terfi etti.

Mantar çoğu zaman sıhhatli insanoğlu için bir risk oluşturmazken, bilhassa bakım evlerinde, vücutlarına solunum tüpleri, beslenme tüpleri, kateterler yada öteki tıbbi cihazlar yerleştirilmiş olan eleştiri derecede hasta olan hastalar için risk oluşturur. Mantar bulaşmış insanların yüzde 30 ila 60’ı öldü, sadece bu sınırı olan sayıda hastaya dayanıyor ve ölümlerine mantarın mı yoksa başka bir koşulun mu niçin olduğu açık değil.

Candida auris, ekinokandinler isminde olan tipik antifungal tedavilere karşı giderek daha dirençli görünmektedir. Araştırmacılar, Candida auris ve öteki yaygın mantar enfeksiyonlarını hedef alan bir aşı geliştirmeye çalışırken, bunun potansiyel olarak gerçeğe dönüşmesinden seneler uzağız. Şu anda sıhhat yetkilileri, mantarın ne kadar inatçı olabileceği düşünüldüğünde zorluk derecesi yüksek yayılmayı durdurmaya odaklanmış durumda: ciltte ve vücutta yaşayarak insandan insana bulaşabileceği şeklinde hasta odasındaki Mobilyalar şeklinde kolonize yüzeyler yöntemiyle da yayılabilir. birçok yaygın dezenfektana karşı dirençlidir.

“Oldukca yapışkan. Yale Tıp Fakültesi’nde enfeksiyon önleme için tıbbi direktör yardımcısı Scott Roberts, “Çevrede dayanıklıdır” dedi.

Candida auris’in yayılmasını iyi mi önleyebilirim?

Roberts, halk sağlığı politikasının laboratuvar altyapısını ve tarama protokollerini iyileştirmeye odaklanması icap ettiğini, böylece vakaların süratli bir halde tanımlanıp rapor edilebileceğini söylemiş oldu.

“Anahtar, vakaları hakikaten uygun şekilde tanımlayabilmektir. Ve sonrasında, onları yalıtmak yada bu hastaları bir araya getirmek için onları tanımladığınızda, böylece başkalarına bulaştırmazlar” dedi.

Bir engel, birçok laboratuvarın Candida auris’i tanımlayacak donanıma haiz olmamasıdır zira bu hususi yeni türü tanıyamayan daha eski mantar kitaplıklarına sahiptirler. Laboratuvarların mantarı yanlış bir halde değişik bir tür olarak tanımladığı birçok olay da olmuştur.

Tıp uzmanları bir hastada candida auris olabileceğinden şüphelendiklerinde, çoğu zaman bir sonucu almak için günler ila yedi gün sürebilen devlet halk sağlığı laboratuvarına bir örnek göndermek zorunda bırakılırlar. Hastayı izole etmeli ve bu süre zarfında CDC tarafınca önermiş olduğu şeklinde uygun koruyucu ekipman ve dezenfektanları kullanmalıdırlar. Sadece bunu yapmazlarsa, daha çok bulaşmayı durdurma olasılığı zorlaşır.

Vakaları belirlemek için laboratuvar kapasitesi yapmaya ek olarak, sıhhat hizmeti sağlayıcıları, yüksek enfeksiyon riski taşıyanlara maruz kalmayı kontrol etmek ve sınırlamak için daha katı protokoller benimsemelidir. Roberts, daha ilkin solunum aletine bağlı, bakımevlerinden gelen yada kısa sürede internasyonal seyahate çıkmış hastaları proaktif olarak tarayan ve aksi takdirde asla tespit edilemeyecek vakaları gören bir tesiste çalıştığını söylemiş oldu. Şu anda ülkenin bir çok yerinde bu hakikaten yapılmıyor, dedi.

“Yüksek prevalanslı bir bölgeyse, hastaneye yada bulundukları öteki tesise geldiklerinde yüksek risk altında olanları tanımlayabileceğiniz bir tür etken nezaret mekanizmasına haiz olmanız gerekir. Bence bu, şu anda yayılmayı durdurmak için haiz olduğumuz en iyi strateji” dedi.

Candida auris enfeksiyonunu tedavi etmek olanaksız değilse bile oldukça zor olabileceğinden yayılmayı durdurmak oldukça önemlidir. Antifungal ilaçlar etkili olsa bile, bu ilaçlar karaciğere oldukça fazla yük bindirebilir. Ve eğer ilaçlar işe yaramazsa, mantar vücutta senelerce, hatta müddetsiz olarak yaşayabilir.

Candida auris aşısı bulunacak mı?

Şu anda mantar enfeksiyonları için aşılarımız yok ve meslektaşım Keren Landman’ın yazdığı şeklinde, “bu, tecrübe etme eksikliğinden kaynaklanmıyor.” Sadece önleyici tedbirler üstünde çalışan araştırmacılar, Candida auris’in hızla yayılmasının ilaca dirençli bir mantar aşısı olan Moonshot misyonunu daha da acil hale getirdiğini söylüyor.

“Bir aşı olması gerekiyor. Potansiyel bir mantar aşısı geliştiren bir ekibe liderlik eden Georgia Üniversitesi Baytar Okulu’nda immünolog olan Karen Norris, “Ve şimdi desteklenmesi gerekiyor” dedi.

Ulusal Sıhhat Enstitülerinin desteğiyle ekibi, muhtemelen Candida auris de dahil olmak suretiyle birkaç değişik mantar patojenine karşı çapraz koruma sağlayacak bir mantar aşısı geliştiriyor. Geçen yıl gösterilen bir makalede, aşının hayvanlarda, bilhassa bağışıklığı baskılanmış yada bağışıklığı baskılanmış hayvanlarda bir bağışıklık tepkisini tetiklediğini gösterdiler.

Hemen hemen insanoğlu üstünde kontrol etmediler. 1. aşama klinik deneye bir yıldan fazla süre var ve bunu meydana getirecek fonları olduğu varsayılıyor.

Norris, “Geliştirme ve hemen sonra insan güvenliği emekleri için bu aşının üretimini büyütme sürecini gözden geçiriyoruz.” Dedi. “Ortaklık umarız [with the private sector] bunu şu anda yaptığımızdan daha süratli ilerletmek için.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir